- Mesajlar
- 3,489
Su, ateş ve ahlâk ormanda geziyorlarmış. Ancak orman çok büyük ve çok karmaşıkmış. Bu nedenle birbirlerini kaybetme ihtimaline karşı alabilecekleri önlemleri düşünmeye başlamışlar. Önce ateş ve ahlak, suya sormuşlar:
“Kaybolursan seni nasıl bulacağız!”
Su cevap vermiş:
“Nerede bir şırıltı duyarsanız, bilin ki ben oradayım!”
Sıra ateşe gelince su, “Seni yitirirsek ne yapalım?” diye sormuş.
Ateş “duman gördüğünüz her yerde ben varım!” demiş.
Ahlak ise, şunları söylemiş:
“Beni sakın kaybetmeyin. Eğer kaybederseniz bir daha asla bulamazsınız!”
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek‘in, Türk Hava Yolları’yla (THY) ilgili bir soru önergesine verdiği cevabı okurken, bu anlamlı hikayeyi hatırladım. Takip edemeyen okurlarımız için olayı kısaca özetleyeyim:
TEKEL bünyesindeki iki önemli şirketin Yönetim Kurulu Başkanı olan Kazım Çalışkan ve beraberindeki TEKEL yöneticileri, Konya’daki beş yıldızlı bir otele ait, 3 bin 368 TL tutarındaki konaklama ücretlerini, bir TEKEL bayisine ödetirler. Bu durum, 6 Kasım 2008’de, Başbakanlık Kamu Görevlileri Etik Kurulu’na şikayet edilir.
İş gezisinin ilginç yanı, Şeb-i Aruz etkinliklerine denk gelmesidir!
Yazıyı hazırlarken THY tarafından hazırlanan Etik Kurallar Kitabı’na bir göz attım. Kitabın son satırı dikkatimi çekti. Şöyle yazıyor:
“Eşimi, bir akrabamı veya yakın bir arkadaşımı işe alabilecek veya amiri olabilecek bir konumda mıyım?”
Doğrusu yerinde ve güzel bir soru.
Kanımca bu anlamlı soruyu THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, aynanın karşısına geçip, kendine sormalı. Yanıtlarken de THY’ye alıp, THY Londra Müdürü, İkram Müdürü ve Akaryakıt Müdürü yaptığı yeğenlerini ve akrabalarını gözünün önüne getirmeli.
Durun, daha bitmedi!
THY’nin alt kuruluşu olan ve yaklaşık 2 yıl önce faaliyete geçen (Turkish Ground Services-Yer Hizmetleri Servisi) TGS adlı şirketin yönetim kademelerine hangi akraba, eş, dost, ve hemşehrisini yerleştirdiğini tek tek hatırlamalı!
http://www.ilk-kursun.com/haber/122532
“Kaybolursan seni nasıl bulacağız!”
Su cevap vermiş:
“Nerede bir şırıltı duyarsanız, bilin ki ben oradayım!”
Sıra ateşe gelince su, “Seni yitirirsek ne yapalım?” diye sormuş.
Ateş “duman gördüğünüz her yerde ben varım!” demiş.
Ahlak ise, şunları söylemiş:
“Beni sakın kaybetmeyin. Eğer kaybederseniz bir daha asla bulamazsınız!”
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek‘in, Türk Hava Yolları’yla (THY) ilgili bir soru önergesine verdiği cevabı okurken, bu anlamlı hikayeyi hatırladım. Takip edemeyen okurlarımız için olayı kısaca özetleyeyim:
TEKEL bünyesindeki iki önemli şirketin Yönetim Kurulu Başkanı olan Kazım Çalışkan ve beraberindeki TEKEL yöneticileri, Konya’daki beş yıldızlı bir otele ait, 3 bin 368 TL tutarındaki konaklama ücretlerini, bir TEKEL bayisine ödetirler. Bu durum, 6 Kasım 2008’de, Başbakanlık Kamu Görevlileri Etik Kurulu’na şikayet edilir.
İş gezisinin ilginç yanı, Şeb-i Aruz etkinliklerine denk gelmesidir!
Yazıyı hazırlarken THY tarafından hazırlanan Etik Kurallar Kitabı’na bir göz attım. Kitabın son satırı dikkatimi çekti. Şöyle yazıyor:
“Eşimi, bir akrabamı veya yakın bir arkadaşımı işe alabilecek veya amiri olabilecek bir konumda mıyım?”
Doğrusu yerinde ve güzel bir soru.
Kanımca bu anlamlı soruyu THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, aynanın karşısına geçip, kendine sormalı. Yanıtlarken de THY’ye alıp, THY Londra Müdürü, İkram Müdürü ve Akaryakıt Müdürü yaptığı yeğenlerini ve akrabalarını gözünün önüne getirmeli.
Durun, daha bitmedi!
THY’nin alt kuruluşu olan ve yaklaşık 2 yıl önce faaliyete geçen (Turkish Ground Services-Yer Hizmetleri Servisi) TGS adlı şirketin yönetim kademelerine hangi akraba, eş, dost, ve hemşehrisini yerleştirdiğini tek tek hatırlamalı!
http://www.ilk-kursun.com/haber/122532