Meb'in ve Bilgisayar Öğretmenlerinin Bilişim Anlayışı

Kodla Büyü
Kahoot mu gerekli hocam? Bilgi işlemsel düşünme, analitik düşünme, problem çözme, yazılım geliştirme gibi, temel bilgisayar bilimleri ekseninde tam olarak nerede konumlanıyor kahoot?

Hindistan'ın elektriği olmayan köylerinden dünyanın en iyi yazılımcıları, matematikçileri, bilgisayar bilimcileri çıkıyor. MIT gibi, Harvard gibi en iyi üniversitelerde halen kara tahta üzerinde ders anlatılıyor. Teknolojik araçlara boğulmayan katolik okullar halen en iyi okullar olarak gösteriliyor. Temel bilgisayar bilimleri ve başta low level programlamaya büyük önem veriliyor. Çünkü teknolojik araçları üretmenin yolu buradan geçiyor. Aksi takdirde kahoot gibi, canva gibi teknolojik araçları üretmek tamamen hayal. Bunları ancak kullanmayı anlatırız işte. Teknoloji üreten değil, tüketen ülke olmamız bu kafanın sonucu.

Bu yüzden katılmıyorum size. Afişteki konular bal gibi de gereksiz, fatih projesi de "bana göre" ucube ve kaynak israfı olan bir proje. Bu parayı öğretmen eğitimine harcasalar çok daha isabetli olurdu. Yaşar Özden'in de dediği gibi "teknolojinin aklı onu kullanan kişinin aklıyla sınırlı".

Tabii ki tekerleği yeniden icat etmeye gerek yok, projelerde hazır kütüphaneler de kullanılabilir ancak, algoritmasına ve mantıksal-matematiksel yapısına hakim olunmayan araçlarla, öğrencinin nasıl yapıldığı hakkında hiçbir fikrinin olmadığı "robotik kodlama" adı altında reklam kokan projeler yapılmasındansa, doğru düzgün bilgisayar bilimleri eğitimi verilmesi gerek. Bilgisayar öğretmenlerinin de "kardeşim biz ne yapıyoruz, kime ne anlatıyoruz" diye bir düşünmesi gerek. Ortaokul ve lise öğrencilerinin algoritma, değişken, fonksiyon, veri yapıları gibi konulara hakim olmadan, bilgi işlemsel düşünme becerisi edinmeden yazılım geliştirebileceğini, devre kurmayı bilmeden, elektronik bileşenlerin nasıl çalıştığını bilmeden sözüm ona "robotik" proje geliştirebileceğini gerçekten zannetmiyorsunuz umarım. Hevesli öğretmenler yapıyor, öğrenciye mal ediyor. Kimse kimseyi kandırmasın. Hadi okul idareleri cahil, başka okulun öğretmeni proje yaptığında görüp "biz de yapalım hocam" diye reklam için istiyor da, biz kimi kandırıyoruz burada?
Hocam kahoot ve diğer web 2.0 araçlarının tanıtım seminerleri hakkında ağzınıza sağlık diyorum.
 
DİKKAT ÇEKMEK AMACIYLA BÜYÜK HARFLE YAZILMIŞTIR.

Tekrar hatırlatayım, geç kalmış değiliz arkadaşlar. Dersleri 2li moderasyon şeklinde dahi verebiliriz. Aynı konuda 2 öğretmen aynı anda bilgilendirme yapabilir. Yeterli eğitimci sayısına ulaşırsa ve tabiki yeterli duyuru sağlanarak yeterli katılımcı olursa etkinliğin ses getirebileceğini düşünüyorum. Çünkü birçok üniversiteden akademisyenlere, sosyal medyadan tanıdıkları vasıtasıyla gazetecilere, siyasilere ve elbette aktif öğrenci/velilere derdimizi anlatabilecegimiz bir etkinlik olacak. Seçmeli dersleri kendisinin secebileceği konusunda dahi zevkli geçen bir ders sonrasında bilgilendirme yapsak bence kâr. Herkesi etkinliğe aktif katılıma ve duyuru yapmaya bekliyorum...
 
  • Beğen
Tepkiler: omd
Öyle dış güçlere tek çalışmak yakışmadı hocam. Bize de, hiçbir kodlama bilgisine sahip olunmadan nasıl bu kadar muazzam işler yaptığınızı anlatın sayın @Kunteper hocam.
 
DİKKAT ÇEKMEK AMACIYLA BÜYÜK HARFLE YAZILMIŞTIR.

Tekrar hatırlatayım, geç kalmış değiliz arkadaşlar. Dersleri 2li moderasyon şeklinde dahi verebiliriz. Aynı konuda 2 öğretmen aynı anda bilgilendirme yapabilir. Yeterli eğitimci sayısına ulaşırsa ve tabiki yeterli duyuru sağlanarak yeterli katılımcı olursa etkinliğin ses getirebileceğini düşünüyorum. Çünkü birçok üniversiteden akademisyenlere, sosyal medyadan tanıdıkları vasıtasıyla gazetecilere, siyasilere ve elbette aktif öğrenci/velilere derdimizi anlatabilecegimiz bir etkinlik olacak. Seçmeli dersleri kendisinin secebileceği konusunda dahi zevkli geçen bir ders sonrasında bilgilendirme yapsak bence kâr. Herkesi etkinliğe aktif katılıma ve duyuru yapmaya bekliyorum...
Hocam konu başlıklarını eğer erkenden paylaşsaydınız, bilgisi olanlar da dahil olurdu. Şimdi de dahil olan çıkacaktır ama umarım geç olmaz.

Bu arada ben de konuların algoritma ve yazılım ekseninde olması gerektiğini düşünüyorum. Kahoot gibi yazılımların ise öğretmenlere yönelik ayrıca işlenmesi gerektiğini düşünüyorum.
 
Hocam konu başlıklarını eğer erkenden paylaşsaydınız, bilgisi olanlar da dahil olurdu. Şimdi de dahil olan çıkacaktır ama umarım geç olmaz.

Bu arada ben de konuların algoritma ve yazılım ekseninde olması gerektiğini düşünüyorum. Kahoot gibi yazılımların ise öğretmenlere yönelik ayrıca işlenmesi gerektiğini düşünüyorum.
Hocam Cemal hocamız duyuruyu şu linkte yaklaşık 5-6 gün önce yapmıştı. https://bilgisayarbilisim.net/konular/ramazan-evlerde-bilisim-her-yerde.177547/
Konusundaki başvuru formuna bakarsanız gönüllü eğitimciler için şöyle bir liste ön-hazırlığı yapılmış.
Verebileceğiniz Etkinlik İçeriği *

Teknolojiyi Aktif/Doğru Kullanma (Cornell Metodu, Guthire Yöntemi, Klavye Kısayolları vs.)
Teknolojinin Zararları (bağımlılıklar)
Siber Güvenlik
Robotik
Kodlama
Yapay Zeka
Grafik Tasarım
Web 2.0 Teknolojileri
Görsel Veri Hazırlama ve Düzenleme
Telif Hakları ve Lisans Türleri
Arz/Talep Yöntemleri (Dilekçe, CV vs.)
Dijital Medyayı Doğru Kullanma (Bundle(kategorize etme ve filtreleme), sosyal medya, kategorize etme ve filtreleme))
Dijital Belleğin Evrimi
Doğru Teknolojiyi Bulma ve Seçme
3D Teknoloji ile Üretim ve Araçları
Mobil Uygulama Geliştirme ve Araçları
Diğer:
Hangi tarihte etkinliğe katkı sağlayabilirsiniz? *

Eğitimciler gönüllü başvuranlar. "Sen şunu anlat" gibi bir yönlendirme yok sanırım. Herkes elini taşın altına sokarsa kalite tabii ki yükselecektir. Saygılar.
 
Hocam konu başlıklarını eğer erkenden paylaşsaydınız, bilgisi olanlar da dahil olurdu. Şimdi de dahil olan çıkacaktır ama umarım geç olmaz.

Bu arada ben de konuların algoritma ve yazılım ekseninde olması gerektiğini düşünüyorum. Kahoot gibi yazılımların ise öğretmenlere yönelik ayrıca işlenmesi gerektiğini düşünüyorum.
@omd hocam söylemiş ama daha önce konu başlığı açtım fakat beğeniler haricinde pek ilgilenen olmadı maalesef. Şöyle stresli bir dönemde de özel mesaj falan atıp kimseye ekstra rahatsızlık vermek istemedim. İsteyen öğretmenler olursa hangi konularda eğitimci eksiği olduğunu öğrenir buradan yazabilirim.
 
  • Beğen
Tepkiler: omd
Açıklama için teşekkür ederim hocam. Bilişimle Ramazan Günleri etkinliği özelinde değildi zaten eleştirim. Ancak hedef kitle değişince işin rengi biraz değişti. Etkinliklerin hedef kitlesinin belirtildiği bir afiş daha iyi olabilirdi. Kahoot konusundaki eleştirimi geri alıyorum. Etkinlikte de amacınıza ulaşmanızı diliyorum. Umarım istenilen sayıda kişiye ulaşırsınız, sonraki haftalarda da daha güzel etkinlikler gerçekleştirirsiniz.
Hocam afişe uzaktan bakınca benimde çok eleştireceğim şey var aslında. Ancak bilişim garajıyla, dernekle, Yaşar hocayla iletişim kurup desteklerini alan ataması yapılmamış öğretmen arkadaşlar bence alkışı ve desteği hakediyor. Planlamada ve sunumda eksiklikler olduğu doğru fakat dediğim gibi eğitimci sayısı çok daha fazla olsaydı belki aynı gün farklı hedef kitlelere farklı düzeyde aynı eğitim bile verilebilirdi. O zaman daha kolay olurdu herşey. Dediğim gibi yinede geç kalmış değiliz. 2,3 ve 4. haftalar muhtemelen daha fazla katılımcının sağlanacağı ve daha fazla dikkat çeken dönemler olacaktır.
 
  • Beğen
Tepkiler: omd
Hedef kitlenin sadece bilgisayar öğretmenleri olmadığını varsayarsak eğitim konularında kahoot'un, canva'nın olması beni çok rahatsız etmedi açıkçası, ihtiyacı olan izler öğrenir, bilişimmidir değilmidir tartışılır. Fatih projesi ve özellikle robotik kodlama hakkında söylediklerinize harfiyen katılıyorum. Fatih projesine harcanan kaynak çok daha verimli kullanılabilirdi. Bir çoğumuzun alanla alakalı kaygılarının ortak olduğu belli.
 
Bravooo gene eleştirecek bir nur topu gibi konunuz olmuş ,ramazan çabuk geçecek desenize sayenizde bende bu ramazanda ne yapacam diye kara kara düşünüyordum iyiki varsınız

Sanırım bakanlığın bilişime bakış açısından, bilgisayar öğretmenlerinin üstüne yapışan robotik kodlama gibi saçmalıklardan, branşın bilgisayar bilimlerinden başka her şeyi anlatmasından memnunsunuz. Nesini beğenmediniz eleştirinin? Bari bunu söyleseydiniz.

Siz ne zaman söyleyene değil, söylenene bakmayı öğreneceksiniz merak ediyorum? Maaşları eleştiririm, "araban ne diye?" sorarsınız, branşın geldiği noktayı eleştiririm, "yine eleştirecek bir şey bulmuşsunuz" dersiniz. Keşke fikirlerimiz çarpışsaydı. Ama siz fikir beyan etmek yerine eleştirene sataşmayı tercih ediyorsunuz. Oysa eleştiri olmadan, aykırı düşünceler olmadan ileri gitmek mümkün değil.

Burada konuşulan her fikir kıymetli ve esasen müfredat tartışması bu. Bu vesileyle hem size hem arkadaşlara sorayım: Yarın tüm kademelere ders gelse müfredat hakkında bir fikriniz var mı mesela? Tasarım araçları bizim branşın alanı mı? 3d yazıcı bizim branşın konusu mu yoksa teknoloji tasarım dersinin konusu mu? Branşın ana ekseni ne olmalı? Çeşitli bilgisayar programlarını(yani araçları - üretim aracı olsa bile) anlatmalı mıyız? Yoksa algoritma, programlama, yazılım ekseninde bir eğitim mi vermeliyiz?

Bu gibi sorulara yanıt verseniz daha faydalı olacağı kanaatindeyim. Meselenin Bilişimle Ramazan Günleri olmadığını da defaatle söyledim, tekrar söylemiş olayım. Ki kahoot eğitimi de sınıf öğretmenlerine veriliyormuş. Bu yüzden Bilişimle Ramazan Günleri etkinliği özelinde düşünmeyin arkadaşlar. Branşdaşlarımız toplanmış bir etkinlik düzenlemiş, konularını beğenmedim ve bunların bizim alanımızın konusu olup olmadığına dair kuşkularım var. Ancak etkinliği düzenleyenlerin ellerine sağlık.
 
Son düzenleme:
  • Beğen
Tepkiler: omd
Sanırım bakanlığın bilişime bakış açısından, bilgisayar öğretmenlerinin üstüne yapışan robotik kodlama gibi saçmalıklardan, branşın bilgisayar bilimlerinden başka her şeyi anlatmasından memnunsunuz. Nesini beğenmediniz eleştirinin? Bari bunu söyleseydiniz.

Siz ne zaman söyleyene değil, söylenene bakmayı öğreneceksiniz merak ediyorum? Maaşları eleştiririm, "araban ne diye?" sorarsınız, branşın geldiği noktayı eleştiririm, "yine eleştirecek bir şey bulmuşsunuz" dersiniz. Keşke fikirlerimiz çarpışsaydı. Ama siz fikir beyan etmek yerine eleştirene sataşmayı tercih ediyorsunuz. Oysa eleştiri olmadan, aykırı düşünceler olmadan ileri gitmek mümkün değil.

Burada konuşulan her fikir kıymetli ve esasen müfredat tartışması bu. Bu vesileyle hem size hem arkadaşlara sorayım: Yarın tüm kademelere ders gelse müfredat hakkında bir fikriniz var mı mesela? Tasarım araçları bizim branşın alanı mı? 3d yazıcı bizim branşın konusu mu yoksa teknoloji tasarım dersinin konusu mu? Branşın ana ekseni ne olmalı? Çeşitli bilgisayar programlarını(yani araçları - üretim aracı olsa bile) anlatmalı mıyız? Yoksa algoritma, programlama, yazılım ekseninde bir eğitim mi vermeliyiz?

Bu gibi sorulara yanıt verseniz daha faydalı olacağı kanaatindeyim. Meselenin Bilişimle Ramazan Günleri olmadığını da defaatle söyledim, tekrar söylemiş olayım. Ki kahoot eğitimi de sınıf öğretmenlerine veriliyormuş. Bu yüzden Bilişimle Ramazan Günleri etkinliği özelinde düşünmeyin arkadaşlar. Branşdaşlarımız toplanmış bir etkinlik düzenlemiş, konularını beğenmedim ve bunların bizim alanımızın konusu olup olmadığına dair kuşkularım var. Ancak etkinliği düzenleyenlerin ellerine sağlık.
Benim sana söyleceklerim çokta sen bu işde nerdesin
 
Sorgulayan insanları yönetmek zordur, temel mantık, programlama dili her çocuğa öğretirsen 20 yıl sonra o çocukları , onların da çocuklarını makarna, kömür, yardımla oylarını alamazsın.
2015 seçimlerini çok iyi hatırlıyorum, muhalefet her şeyi vadetti ve haziran seçimlerinde başarılı oldu ama koalisyon kurulmadı (o zamanki ak partinin genel başkanına kalsa chp ile bile kuracaktı ama neyse) sonra da kasım seçimlerinde yine tek başına iktidar oldu. Yine muhalefet 2019 yerel seçimlerinde bir dünya vaatte bulunarak özellikle İstanbul'u kazandı. Vaatlerinin ne kadarını yerine getirdiğini görmek isteyen işte google orada, gider araştırır.

Yani şunu demek istiyorum, iktidarın fakir vatandaşa kömür, makarna vs. yardımı yapmasında yanlış yok, iktidar bu vatandaşlara daha iyi bir yaşam standartı sunmalı, benim şahsi fikrimi sorarsanız sundu, sunuyor. İktidarı savunmak bana düşmez, bugün varlar yarın yoklar, ama gerçekleri çarpıtanlar varsa bir şeyler söylemek de benim hakkım. Yıl bilmem kaç olmuş hala darbe vs. tartışıyoruz. Yok çişini tutamayan emekli general darbe mi yapacakmış? Yapar efendim, yapar da 50 yıl geriye gideriz. Şimdi bir darbe olsa halkın en az %40'ı sevinecek, niye, iktidara herhangi bir sebepten kızgın. Ben de kızgınım şu anki milli eğitim bakanı gibiler yüzünden. Ama bu benim demokrasiden, insan haklarından, kul hakkından uzaklaşmama neden olmaz, olmamalı.
 
Forumda uzun zamandır bu şekilde kaliteli bir konu göremiyordum, yazılanlar ve devamında yazılacaklar çok önemli bence...
 
  • Beğen
Tepkiler: omd
Devir değişti arkadaşlar. Bu değişim bunu gerektirir. Bilişimde tamamıyla tümden gelim yöntemine geçildi. Öğrencinin konu ile ilgili hiçbir temeli yoksa bile bu konular hakkında bilgisi olması lazım. Öğretmen sadece yol göstererek rehberlik yapar. Bunun için tam donanımlı olmamız gerekiyor.

Tümden gelim konusunu biraz açabilir misiniz hocam? Mesela bunu yazılım eğitiminde nasıl uygulayabiliriz? Tümden gelim bilişim konularında nasıl uygulanır? code.org'da anlatılan içerikte tümden gelim uyguluyor musunuz mesela? Herhangi bir konudan örnek verseniz de olur?

Bir de "Öğrencinin konu ile ilgili hiçbir temeli yoksa bile bu konular hakkında bilgisi olması lazım." demişsiniz. Genel kültür bilgisi gibi bir şey mi? Buradaki bilgiden kasıt nedir?
 
  • Beğen
Tepkiler: omd
Sorgulayan insanları yönetmek zordur, temel mantık, programlama dili her çocuğa öğretirsen 20 yıl sonra o çocukları , onların da çocuklarını makarna, kömür, yardımla oylarını alamazsın.

Hanlon'un Usturası prensibi der ki "aptallıkla açıklanabilecek bir şeyi kötülüğe yormayın." Ben meb'in bilinçli olarak kötülük yaptığını, bilişim derslerini vatandaşa kötülük olsun diye kaldırdıklarını, bilişim dersinin içeriğinin bilinçli olarak bu saçmalıklarla doldurduklarını, "Eğitim sistemi sorgulayan, iş güç sahibi, çağın gereksinimlerine donanmış bireyler yetiştirirse, 20 yıl sonra o çocuklardan oy alamayız. Bu yüzden makarnaya kömüre muhtaç, aptal fakir işsiz insanlar yetiştirelim." diye düşündüklerini sanmıyorum. Bilinçli bir kötülük değil yani bu, sadece aptallık, beceriksizlik, basiretsizlik. Liyakatsiz atamaların sonucu. Yani onlar da çocuklar gençler iyi eğitim alsın istiyordur ama onların kafasındaki iyi ile bizim kafamızdaki iyi aynı şey değil.

 
Son düzenleme:
Amerikalılar ikinci dünya savaşından sonra ülkeye geldiklerinde ilk gönderdikleri hizmet eğitim danışmanlariydi. ,80 yılda bayağı başarıya ulaştılar , dille, kültürle, parasıyla, müziğiyle.. sonuçta meb (bakanlık) müfredatı siyasetten ayrı tek başına belirlemez belirleyemez diye düşünüyorum.. başka bir konudan örnek vereyim : 80 li 90 li yıllarda derste kalmak sınıfta kalmak vardı..iki dersle bütün sene kalınıyordu . şimdi neredeyiz.. öğrenci 6 7 dersle sorumlu geçiyorsa çalışayım, azmedeyim, kendimi geliştireyim diye düşünmez. Öğrenciler İnternetin bu kadar hayatımıza girdiği bir dönemde ders çalışmak yerine internete yönelirse bizlerin de yapacağı çok fazla bir şey yok. Sorgulayan insanı yönetmek zordur eğitim de bunun için biçilmiş kaftandir diye düşünüyorum. Son sözümü söyleyeyim : ilk başladığım da bu mesleğe bana söylenen ve hala da söylenen söz dersini anlat geç hocam , sınavlarda soru çıkmıyor, Bırak öğrenciler oyun oynasınlar..bize hâlâ bilgisayarcı diye hitap ediliyor dikkat ederseniz..nokta
 
Bir anonim laf vardır "Üç şeyden dönülmez: Sözden, yeminden, dinden"
Hep de bu lafları söyleyenler döner. Hem de her konuda döner.

Bu kadar boş bir şeyin bu başlıkta hiçbir şeye hizmet ettiği yok. Öğretmen forumu mu ergen chat odası mı, kamyon arkası yazı paylaşım sitesi mi belli değil.
 
Öncelikle bu etkinlikle hiçbir ilgim yok, hatta ilk defa şimdi görüyorum.
Kahoot a niye bu kadar takıldınız bilmiyorum ama konular bence gayet güzel.
Şöyle sorayım, somut olarak madde madde ne olmasını istediniz yazabilir misiniz?
Tablet olayı hariç Fatih projesi de oldukça güzel. En azından bizim okulda faz1 tahtalar, altyapı vs verimli kullanılıyor.
Öncelikle bu etkinlikler hakkında bilgim var. Sadece öğrenmiş olursun. Bunun yerine yazılım öğreterek bunları bizim çocuklarımız yapabilir.
Şöyle sorayım madde madde bu etkinliklerin faydasını siz yazabilir misiniz?
Ne tablet ne de tahta hiçbirinin başarılı olduğunu düşünmüyorum. Flash bellek takılan bir projeksiyon cihazıdır etkileşimli tahtalar.
 
Forumda uzun zamandır bu şekilde kaliteli bir konu göremiyordum, yazılanlar ve devamında yazılacaklar çok önemli bence...
Gerçekten sayın hocam, bbnet sitesinde son zamanlarda gördüğüm en içi dolu faydalı bir konu. Yorum yazanlara çok teşekkür ederim, İçinde öz eleştiriler, fikir önerileri vb. Bizler böyle silkelendikçe o zaman branşımız daha enerjik olur. Malesef çoğumuz da artık bitkinlik, öğrenilmiş çaresizlik var, ama böyle girişimler ve konular bizi ayıltıyor..
 
Geçen hafta twitter'da Bilişimle Ramazan Günleri adlı duyuruyu görmüştüm. Bugün birinci hafta eğitim programını açıklamışlar:
Ekli dosyayı görüntüle 69539
https://twitter.com/btoplatformu/status/1380501201263939587?s=20

Meb yıllardır bilişimde doğru bir adım atmadı. Mesleğe ilk başladığımız da temel bilgisayar kullanıma odaklanıldı, sonra artık buna gerek olmadığı anlaşılınca dersler kaldırıldı, fatih projesi denen ucube proje yüzünden lab'lar kapandı, bilgisayar dersi de resmen rafa kaldırıldı. Ziya Selçuk "okul öncesinden itibaren bütün çocuklarımıza, yazılım bilgisi kazandırılmasını çok sıradan bir iş olarak sanki ´suyun içine sızmış şeker´ gibi vermeyi arzuluyoruz." dediği gün, bu bakanın da bizim adımıza hayırlı bir şey yapmayacağını anlamıştım. Son birkaç senede de bu robotik kodlama propagandası bize ve gençlere atılmış en büyük kazık resmen.

Öğrenci geliyor, ne algoritma biliyor, ne elektronik biliyor, ne veri yapısı biliyor, ne devre kuramayı biliyor, "robot yapalım hocam" diyor, 3d yazıcı ile robot parçası basıp robot yapacağını zannediyor. İki sayıyı toplayan algoritmayı yazamayan öğrenci robot yapacak!?

Bakanlığın vizyonsuzluğu, bilgisayar alanına dair ciddiyetsizliği, plan yapma beceriksizliği, dersi umursamaması bir tarafa, robotik kodlama diye bir saçmalık da branşın üzerine yapıştı kaldı. Teknofestler, tübitak projeleri, okulların reklam manyaklığı, özel okulların "robotik kodlama" diye şov yapması sonucu saçma sapan bir yere geldik. Öğretmenler yapıyor, öğrenciler biz yaptık diye sunuyor, gören hevesleniyor, gören de öğrenciler iyi eğitim alıyor zannediyor.

"Bilişimle Ramazan Günleri" etkinliğinde de görüyoruz ki bilgisayar öğretmenlerinin bir kısmı da bilişimden bunu anlıyor. Yaşar Özden hoca haricindekilerin konularına bakın hele. Kahoot nedir Allah aşkına?

Bu branşı seçerken ne umutlarım vardı. Yok web 2.0 araçları, kahoot, robotik, 3d yazıcı, word, btr derken bıktım cidden. Bilgisayar öğretmenliği bu değil, bilgisayar bilimleri eğitimi de bu değil.



Hocam sizin genel yaklaşım bu galiba. Sürekli açtığınız başlıklarda ve yazdığınız yorumlarda, bir kişi ya da grubun çalışmaları üzerinden, BT Öğretmenleri ve BT Eğitimleri hakkındaki yargılarınızı paylaşmaya çalışıyorsunuz.

Arada dayanaklı cümleleriniz olduğunu fark ettim. Ama "kişisel" görüşünüzü, öğretim programındaki bir konuya "saçmalık" gibi kelimeler kullanarak ifade ettiğinizi görüyoruz. Gerçek isminizi kullanmamanın verdiği rahatlıkla uslubunuza, kişileri yıpratmamaya ya da güzel bir şeyler yapan gençleri rencide etmemeye dikkat etmediğinizi fark edebiliyoruz. Daha önce de benzer mesajlarınızı okuduk. Görüşlerinizi bu şekilde paylaşmanız, çalışmaların eksik taraflarını güçlendirme, BT eğitimi hakkındaki düşüncelerinizi arkadaşlara aktarma, inandığınız yönde çalışmalar sergilenmesini sağlama amaçlı değil, psikolojideki "kabul görme/edilme ihtiyacı"nı karşılamak amaçlı gibi gözüküyor.

Bir grup öğretmen ki aralarında çok değerli isimler görüyoruz, Ramazan akşamlarında yayın yapalım demişler ne güzel demişler. Kimisi hayır olarak bir aç karın doyurur, kimisi bilgisinin zekatı olarak ders verir. Konuyu nerelere çekmişsiniz. "BT Eğitimi Nasıl Tasarlanmalı?" konulu bir çalışma yaptık orada bunlar konuşulur da, bu görselin altına bu konuların tartışılması yakışık alır mı emin değilim.

Bizim de üniversitede öğrenim gören öğretmen adaylarıyla (Topluma Hizmet Dersi kapsamında) her yıl benzer çalışmalarımız oluyor. Geçen yaz yaptık, haftaya da yapacağız.https://bte.org.tr/gelecekbilisimlegelecek/ Bazı okulların isteği vardı, gençlerle onların istediği atölyeleri seminerleri açtık, aralara da bizim öğretmen arkadaşların mesleki gelişimi için ileri düzey birkaç atölye ekledik. Bu da buna benzer bir çalışma, ataması yapılmamış gençler boş durmamış, topuma faydamız olsun demişler.

Hoş siz daha önce bir başlıkta binden fazla etkinlik raporu var dediğimde gönüllü arkadaşların bu çalışmalarını da küçümseme amaçlı "taklacı güvercin sevenler derneği" demiştiniz, özlük haklarımı iyileştiren işlerle uğraşsın diye talimat vermiştiniz, ben de hatılrlarsanız sizin yapın dediğiniz bizim gönüllü olarak yapmadığımız, gücümüzün yettiği bir şey varsa bir bakalım demiştim ama belki sizin yaptığınız gibi forumlarda yapılan her işin altına görüşlerimizi paylaşarak BT eğitimine daha iyi yerlere getirmeyi denemeliyiz ...)

Bu gençler destek olacak eğitimcilere ulaşmaya çalışmışlar, onların çalışmaları üzerinden bir "BT Öğretmeni nasıl kahoot anlatır" demediğiniz kalmış. (Bu yazıyı okuduktan sonra eksik bir günleri kaldıysa ben de bir gece doldurmaya karara verdim. Word anlatırım belki...
 
Program güncellenmiş arkadaşlar. Tekrar ediyorum eleştirmek yerine bizde katkı sunabiliriz. En azından etrafımıza duyurarak daha çok katılımcı olmasını sağlayabiliriz. Branşımız ve ülkemizin geleceği adına kazanım elde etmek için bu tarz reklam yapılabilecek etkinlikler faydalı olabilir.
 

Ekli dosyalar

  • IMG_20210411_144243_501.jpg
    IMG_20210411_144243_501.jpg
    171.1 KB · Görüntüleme: 90
Amerikalılar ikinci dünya savaşından sonra ülkeye geldiklerinde ilk gönderdikleri hizmet eğitim danışmanlariydi. ,80 yılda bayağı başarıya ulaştılar , dille, kültürle, parasıyla, müziğiyle.. sonuçta meb (bakanlık) müfredatı siyasetten ayrı tek başına belirlemez belirleyemez diye düşünüyorum.. başka bir konudan örnek vereyim : 80 li 90 li yıllarda derste kalmak sınıfta kalmak vardı..iki dersle bütün sene kalınıyordu . şimdi neredeyiz.. öğrenci 6 7 dersle sorumlu geçiyorsa çalışayım, azmedeyim, kendimi geliştireyim diye düşünmez. Öğrenciler İnternetin bu kadar hayatımıza girdiği bir dönemde ders çalışmak yerine internete yönelirse bizlerin de yapacağı çok fazla bir şey yok. Sorgulayan insanı yönetmek zordur eğitim de bunun için biçilmiş kaftandir diye düşünüyorum. Son sözümü söyleyeyim : ilk başladığım da bu mesleğe bana söylenen ve hala da söylenen söz dersini anlat geç hocam , sınavlarda soru çıkmıyor, Bırak öğrenciler oyun oynasınlar..bize hâlâ bilgisayarcı diye hitap ediliyor dikkat ederseniz..nokta

Yine mi dış güçlerin oyununa geldik, yine mi kandırıldık? Katılmıyorum hocam buna. Yaptığı işin sorumluluğunu almayan insan kafası bu. Bakanlık iyi bir plan program uyguladı da engel mi oldular, elinden kolundan mı tuttular? Meb bunca yılın plansızlığını, beceriksizliğini "eğitim sistemimizi abd programladı" diyerek işin içinden çıkabilir mi? Liyakatsiz atamaları abd mi yaptı bu kurumlara? Bunlar ne saçma ithamlar yahu.
 
Program güncellenmiş arkadaşlar. Tekrar ediyorum eleştirmek yerine bizde katkı sunabiliriz. En azından etrafımıza duyurarak daha çok katılımcı olmasını sağlayabiliriz. Branşımız ve ülkemizin geleceği adına kazanım elde etmek için bu tarz reklam yapılabilecek etkinlikler faydalı olabilir.
Kesinlikle hocamıza katılıyorum. "Karanlığa küfredeceğine sende bir mum yak"
 
Ya çözüme katkı sun ya da yoldan çekil derim.

Meslektaşlarımın karanlığa sövüp sövüp "şu zümreden haberin var mı?", "bunlara katkı sundun mu", "şikayetçisin; peki görüş belirttin mi" diye sorduğumda lâl olup kalmalarından bıktım. Uğraş veren bazı grupların arasına girdiğimde kendimi aptal gibi hissediyorum; çok kaliteli, bilgisi kendi dimağından taşan arkadaşlarımız var. Hep düşünüyorum bu adamlar ailesine, eşine dostuna nasıl vakit ayırıyor diye. Özellikle hanım arkadaşlarımız. Senin ihtiyacın yok; anladık. Bu mumdan faydalanacak hiç mi insan yok?

Şimdi bu kadar insanın çabasına katkı sunmak, seçtikleri yöntem ya da konu başlıkları yanlışsa makul yoldan ve kırıp dökmeden öneri sunmak yerine adamın suratına değil de dağa taşa bağırmak problemleri çözmüyor. Acaba Aktif Bilişimcilerin toplantılarına katıldılar mı mesela? Problemlerin çözümü nerede aranıyor, nereden başlamak uygun görülüyor, Bakanlığın görüşü ne? Akademisyenler tarafında doğru yapılıp ulaşılamayan hedefler ya da 50 yıl öncesinin eğitiminde kalanlar var mı? Bunlar bizim sahada mesleği icramızı nasıl etkiliyor? Sen bilgisayar biliminin tillahını versen ne olacak! Yetişen öğretmen ayrı sorun, müfredat ayrı sorun, ders saati ve ülkedeki algı ayrı bir sorun. İlerleyen süreçte neler olacak bunlardan haberi var mı burada atıp tutanların? Birşeyi çözmek istersiniz ancak karar vericilerin değerlendirmeye alacakları bir noktayı ya da insanların işin özünü görebilecekleri ve önemseyecekleri alanları tutturmaya çalışırsınız. Einstein uyanıp derslerimizi anlattığında mı çözülecek bu problemler? Ortaokulda çocuklara makine dili mi öğretelim, beklenti nedir?

Öyle oturumlar yapılıyor ki toplantı sahipleri tek tek üye seçmek, karar vermek, toplantıyı bir de youtube yayını olarak vermek ya da bütçe ayırıp katılımcı sayısını arttırmak zorunda kalıyor. Diğer taraftan burada kim necidir bilmiyoruz; herşeye çözümü var, onun gibi burada binlerce üye var. Bir dost sohbetinde BBNET dışındaki gruplardan, etkinliklerden, sivil örgütlerden bahsediyorsun; adamın haberi yok. Ama Türkiye'nin belli başlı eleştirmeni. Selçuk Özdemir, Yaşar Özden kalkıp ders anlatacak, sonraki haftalarda hangi konular gelecek belli değil, birileri "Kahoot çok mu gerekliydi?" bilmem ne diyecek. Kime göre, neye göre ?

BBNET'de yarışmalar oldu, tepki hareketleri oldu, bizlere destek veren önemli isimler problemlerimizi dile getirdi, bildiriler yayınlandı, STK kuruldu, Bakanlıkla görüşmeler gerçekleştirildi, atanan-atanmayan herkes kendince birşeyler yapmaya çalışıyor. Mars'a afiş gönderebilirsek "Türkiye'de Bilişim Eğitimi çözüm bekleyen alanlardan birisi" yazdırır göndeririz. Ama elde olan bu ve kendince çözüm arayan birileri var.

Şu an ortaya çıkan oluşumları küçümsemenin ya da her fikrin başında balyozla beklemenin anlamı yok.

BBNET belki de TC Kimlik ile Ad ve Soyad ile kayıt alma seçeneğini düşünmeli. Can sıkıcı olmaya başladı. Kızıp kızıp burada kuyuya taş atmakla çözülmüyor problemler.
 
Malesef böyle hocam. Üç dört yılda bakan gelip giderse müfredat değişirse , her gelen Kafasına göre çalışırsa olacağı bu..ya bu ülke de önce diploma notu, sonra her sene sınıf geçiş sınavı b(SBS) , sonra TEOG, sonra LGS.. mahalle ye gore okul... böyle önemli bir konuda bakanlık sürekli değişikliğe gidiyorsa müfredat i tartışmak, Kendi bölümümüzü tartışmak boşa kürek çekmek.. düne kadar dersimiz secmeliydi ortaokul larda. Noldu da zorunlu oldu? Dünyadaki müfredatlari indirip incelemis birisi olarak söylüyorum.. ülkemiz de en çok oynanan bakanlık MEB tir . Dış güçler diyin, başka si diyin, bu böyle.. yarın öbür gün bakanımız değiştiğinde ne diyecek siniz
 
Siz de söylenene değil, söyleyene bakıyorsunuz. Belli ki geçen sefer tartıştığımız başlıktan dolayı da kapatamadığınız bir hesabınız var. Temel argümanınız üslup, eleştirinin şekli, eleştirinin dozu, eleştiriyi yapan kişinin daha önce de başka başlıklarda da başka şeyleri eleştirmiş olması. Birkaç satırda da eleştirdiğim bir konuya(kahoot)değinmişsiniz ama onda da sonraki gönderileri okumadığınız için gözden kaçırmışsınız(olabilir, insanlık hali) Eleştirinin şekli, dozu temelli argümanınıza cevap vermek zorunda değilim ama okuyanlar "bilişim alanında ne olmalı ne olmamalı?" konusunda faydalansın diye paragraf paragraf gidelim.

Hocam sizin genel yaklaşım bu galiba. Sürekli açtığınız başlıklarda ve yazdığınız yorumlarda, bir kişi ya da grubun çalışmaları üzerinden, BT Öğretmenleri ve BT Eğitimleri hakkındaki yargılarınızı paylaşmaya çalışıyorsunuz.

Evet ülkedeki bilişim eğitiminin saçma sapan bir yere evrildiği düşünüyorum, saçma sapan şeyler gördüğümde eleştiriyorum, bunu da bilgisayar öğretmenleri forumunda paylaşıyorum. Bakkal Mahmut'la ya da taklacı güvercin sevenler forumunda paylaşacak halim yok. Alınan gücenen varsa kusura bakmasın, kişisel algılamasın. Sözüm meclisten içeri, herkes üstüne alınsın, herkes "biz kime ne anlatıyoruz?" diye düşünsün. (Kişisel algılamakla üstüne alınmak farklı şeyler.) Halen word anlatan veya kreş çocuklarına robotik kodlama gibi hype konuları anlatarak matah bir şey yaptığını zanneden, temel bilgisayar bilimleri haricinde ne kadar çer çöp gereksiz konu varsa müfredatına alan her bilgisayar öğretmeni de, meb'den birileri okuyorsa onlar da üstüne alınabilir, siz de alının.

Sonraki gönderilerde "mesele Bilişimle Ramazan Günleri değil" diye defaatle söyledim. Gerek meb'de gerek bilgisayar öğretmenleri arasında, mezkur etkinlikteki konuların ve dahası robotik kodlama, 3d yazıcı, web 2.0 araçları gibi konuların bizim branşa yapışıp kalmasını, branşın bunlara indirgenmesini doğru bulmuyorum. Bir de dijital vatandaşlık, bilinçli internet kullanımı gibi konular var ki dillere destan. Word-power point gibi ofis programlarını anlatmayı nasıl saçma buluyorsam bunları da saçma buluyorum. Ki Marc Prensky'ye göre z kuşağı digital native. Bizim gibi dijital göçmenler değiller. Bu yüzden bu konuların çoğu gereksiz. Tüm bilgisayar öğretmenleri ve bakanlık "bunları öğretmeliyiz" dese, ben yine bunların saçma olduğunu söyleyeceğim. Algoritma, yazılım, problem çözme, bilgi işlemsel düşünme gibi devasa bir alan varken çocukların/gençlerin zamanını bu saçmalıklarla harcayanları her zaman eleştireceğim. Çünkü bilgisayar öğretmenliği bu değil, bilgisayar/bilgisayar bilimleri eğitimi de bu değil.

Bu başlığın ana amacı da buydu. Bir grubu veya etkinliği hedef almak değildi mesele. Buna indirgemeyin. İlk gönderiden sonraki gönderilerimi inceleyin.

Arada dayanaklı cümleleriniz olduğunu fark ettim. Ama "kişisel" görüşünüzü, öğretim programındaki bir konuya "saçmalık" gibi kelimeler kullanarak ifade ettiğinizi görüyoruz. Gerçek isminizi kullanmamanın verdiği rahatlıkla uslubunuza, kişileri yıpratmamaya ya da güzel bir şeyler yapan gençleri rencide etmemeye dikkat etmediğinizi fark edebiliyoruz. Daha önce de benzer mesajlarınızı okuduk. Görüşlerinizi bu şekilde paylaşmanız, çalışmaların eksik taraflarını güçlendirme, BT eğitimi hakkındaki düşüncelerinizi arkadaşlara aktarma, inandığınız yönde çalışmalar sergilenmesini sağlama amaçlı değil, psikolojideki "kabul görme/edilme ihtiyacı"nı karşılamak amaçlı gibi gözüküyor.

Öğretim programı kutsal değil, eleştirilemez değil. Saçmaysa bunu dile getirmekte, kişisel görüşümü belirtmekte bir beis görmüyorum. Saçma konuyu anlatan kişi incinmesin gücenmesin hevesi kırılmasın diye anlattığı şeyin saçma olduğunu söylemekten, doğruyu dile getirmekten de vazgeçecek değilim. (Not: Kahoot konusunda daha sonra açıklama geldi, sınıf öğretmenlerine düzenleniyormuş. Afişte hedef kitle belirtilmediği için karışıklık olmuş. O gönderimi gözden kaçırmış olabilirsiniz. Kahoot'un sınıf öğretmenlerine anlatılması normal. Bu konudaki eleştirimi geri aldığımı söylemiştim.)

Dışarıdan "kabul görme/edilme ihtiyacı"nı karşılamak amaçlı yazıyor görünüyorsam bu benim problemim değil. Öyle bir amacım da yok. Bana da buradaki çoğu öğretmen yetersizliği yüzünden saçma sapan konuları fazla abartıyormuş, eleştirilerimi bu yüzden beğenmiyormuş gibi görünüyor. Ali Nesin, "Öğretmen 10 bilecek 1 anlatacak. Bizim öğretmenimiz yarım biliyor tam anlatmaya çalışıyor" diyor. Zümre toplantılarında görüyorum html bilmeyen öğretmen "ama olur mu word çok önemli, bilinçli internet kullanımı çok önemli" diye saçma sapan konuları yüceltiyor. Ya da kendi yetersizliğini web 2.0 araçları kullanımını abartarak kapatmaya çalışıyor. En son ne zaman algoritma sorusu çözmüş, en son ne zaman bilgisayar alanıyla ilgili kitap okumuş, ne zaman oturup iki satır kod yazmış belli değil. Bilgisi 15 sene öncenin bilgisinden ibaret. Bakanlık şunu öğret diyor sorgulamadan öğretiyor. Ben de diyorum ki, bu yanlış. Dahası "bunların hangisi bilişim eğitimine dahil olmalı hangisi olmamalı?" diye soruyorum. Ki düşünülsün tartışılsın.

Bir grup öğretmen ki aralarında çok değerli isimler görüyoruz, Ramazan akşamlarında yayın yapalım demişler ne güzel demişler. Kimisi hayır olarak bir aç karın doyurur, kimisi bilgisinin zekatı olarak ders verir. Konuyu nerelere çekmişsiniz. "BT Eğitimi Nasıl Tasarlanmalı?" konulu bir çalışma yaptık orada bunlar konuşulur da, bu görselin altına bu konuların tartışılması yakışık alır mı emin değilim.

Yaşar Özden'in eğitimi haricindeki konuları beğenmedim. Sonraki haftalar güzel olur umarım. Konuyu bir yere çektiğim yok, zaten bunu konuşuyoruz. Yani bu konular bt eğitiminin içinde olmalı mı olmamalı mı? Hem niye yakışık almasın? Eleştirinin şekline, dozuna, kimin yaptığına takılmasaydınız ve buradan yola çıkarak bt eğitiminde neler olmalı neler olmamalı konusunda fikir belirtseydiniz çok daha iyi olurdu. Ama yine de diyaloğa katkı sağladığınız için teşekkür ederim.

Bizim de üniversitede öğrenim gören öğretmen adaylarıyla (Topluma Hizmet Dersi kapsamında) her yıl benzer çalışmalarımız oluyor. Geçen yaz yaptık, haftaya da yapacağız.https://bte.org.tr/gelecekbilisimlegelecek/ Bazı okulların isteği vardı, gençlerle onların istediği atölyeleri seminerleri açtık, aralara da bizim öğretmen arkadaşların mesleki gelişimi için ileri düzey birkaç atölye ekledik. Bu da buna benzer bir çalışma, ataması yapılmamış gençler boş durmamış, topuma faydamız olsun demişler.

Çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim.

Hoş siz daha önce bir başlıkta binden fazla etkinlik raporu var dediğimde gönüllü arkadaşların bu çalışmalarını da küçümseme amaçlı "taklacı güvercin sevenler derneği" demiştiniz, özlük haklarımı iyileştiren işlerle uğraşsın diye talimat vermiştiniz, ben de hatılrlarsanız sizin yapın dediğiniz bizim gönüllü olarak yapmadığımız, gücümüzün yettiği bir şey varsa bir bakalım demiştim ama belki sizin yaptığınız gibi forumlarda yapılan her işin altına görüşlerimizi paylaşarak BT eğitimine daha iyi yerlere getirmeyi denemeliyiz ...)

O başlıktaki konu özlük hakları söz konusuydu. Evet belki de forumu daha aktif kullanmalısınız. Bu paragrafa başka da yorum yapmayacağım. Eski konuyu merak eden varsa şuradan okuyabilir: https://www.bilgisayarbilisim.net/k...gonderme-etkinligi.177377/page-3#post-1893826

Bu gençler destek olacak eğitimcilere ulaşmaya çalışmışlar, onların çalışmaları üzerinden bir "BT Öğretmeni nasıl kahoot anlatır" demediğiniz kalmış. (Bu yazıyı okuduktan sonra eksik bir günleri kaldıysa ben de bir gece doldurmaya karara verdim. Word anlatırım belki...

Gençler sağolsun var olsun. Niyetleri güzel ama seçilen konuları beğenmedim.

"Bt öğretmeni nasıl kahoot anlatır" dedim zaten. Ancak üstte belirttiğim gibi eğitimin hedef kitlesi yazılmadığı için karışıklık yaşandı. Sınıf öğretmenlerine anlatılıyormuş. Gayet normal bu durumda. Diğer konular kimlere anlatılıyor bilmiyorum ve canva, tinkercad vs. bizim branşın konusu mu bundan da emin değilim.(Bana göre bizim branşın konusu değil bunlar, teknoloji tasarım alanının konusu gibi duruyor ve robotik kodlama saçmalığı gibi bunlar da bize yapışıp kalıyor. Bunun da yanlış olduğunu düşünüyorum. )

Elinizi taşın altına koyduğunuz için de teşekkür ederim. Word anlatma konusunda sarcasm yaptığınızı umuyorum ama cidden anlatacak olursanız onu da eleştiririm. Baştan söylemiş olayım.

Not: Yazdıklarımı kişisel algılamayın lütfen. Ben yazdıklarınızı kişisel algılamıyorum. Etkinliği düzenleyen arkadaşlar da kişisel algılamasın. Yapılan işi eleştiriyorum, yapanı değil. Bir doğrucu davut olarak çocukların/gençlerin ve kendimizin geleceği için doğru bir bilişim eğitimi nasıl olmalı bunun derdindeyim.
 
Kişisel algılamıyorum ama üstüme alınıyorum. Bu yüzden size de paragraf paragraf cevap vereyim.
Ya çözüme katkı sun ya da yoldan çekil derim.

*Çözüme katkı sunuyorum zaten. Yanlış olan bir şeyin doğrusunu gösteriyorum. Çözüm bu. Anlayabilmenizi isterdim.

Meslektaşlarımın karanlığa sövüp sövüp "şu zümreden haberin var mı?", "bunlara katkı sundun mu", "şikayetçisin; peki görüş belirttin mi" diye sorduğumda lâl olup kalmalarından bıktım. Uğraş veren bazı grupların arasına girdiğimde kendimi aptal gibi hissediyorum; çok kaliteli, bilgisi kendi dimağından taşan arkadaşlarımız var. Hep düşünüyorum bu adamlar ailesine, eşine dostuna nasıl vakit ayırıyor diye. Özellikle hanım arkadaşlarımız. Senin ihtiyacın yok; anladık. Bu mumdan faydalanacak hiç mi insan yok?

*Karanlığa sövmüyoruz, fikir teatisinde bulunuyoruz. Şu an yaptığımız şey birçok ilçe zümresinden daha faydalı. İlçe zümresinde 20-30 kişiye hitap edebiliyoruz, burada yüzlerce binlerce insan okuyor, fikir belirtiyor. Adı üstünde forum.

*Ayrıca "x olurken neredeydiniz, y olurken neden katılmadınız, z olurken neden tepki göstermediniz?" furyası bitmedi mi yahu. "x'e katılmadıysan y hakkında da fikir belirtmen yanlış" demek çok saçma. x'e katılmadık diye hayatımız boyunca susalım mı? Yanlışa yanlış demeyelim mi?

*Bu mumdan faydalanacak insanlar olabilir. Haklısınız. Ama yakmamız gereken mum bu mu, bundan emin değilim. Bu mumun da btr işleri gibi "elimize mi yapışacak" diye diye elimize yapışacağını düşünüyorum. Dahası algoritma, bilgisayar bilimleri ve yazılım ekseninde yakılacak mumdan çok daha fazla insan faydalanabilir, dersimiz hak ettiği saygınlığı kazanabilir, çocuklara/gençlere ve ülke ekonomisine çok daha faydalı olacaktır diye düşünüyorum.

Şimdi bu kadar insanın çabasına katkı sunmak, seçtikleri yöntem ya da konu başlıkları yanlışsa makul yoldan ve kırıp dökmeden öneri sunmak yerine adamın suratına değil de dağa taşa bağırmak problemleri çözmüyor. Acaba Aktif Bilişimcilerin toplantılarına katıldılar mı mesela? Problemlerin çözümü nerede aranıyor, nereden başlamak uygun görülüyor, Bakanlığın görüşü ne? Akademisyenler tarafında doğru yapılıp ulaşılamayan hedefler ya da 50 yıl öncesinin eğitiminde kalanlar var mı? Bunlar bizim sahada mesleği icramızı nasıl etkiliyor? Sen bilgisayar biliminin tillahını versen ne olacak! Yetişen öğretmen ayrı sorun, müfredat ayrı sorun, ders saati ve ülkedeki algı ayrı bir sorun. İlerleyen süreçte neler olacak bunlardan haberi var mı burada atıp tutanların? Birşeyi çözmek istersiniz ancak karar vericilerin değerlendirmeye alacakları bir noktayı ya da insanların işin özünü görebilecekleri ve önemseyecekleri alanları tutturmaya çalışırsınız. Einstein uyanıp derslerimizi anlattığında mı çözülecek bu problemler? Ortaokulda çocuklara makine dili mi öğretelim, beklenti nedir?

*Tekrar söylüyorum, mesele Bilişimle Ramazan Günleri değil. Bunu uzatmayacağım.

*Aktif bilişimciler toplantısına katılmadım, onlar buraya katılsın. Önceki paragrafta benzer cevabı vermiştim.

*Bakanlığın görüşünü bilmiyorum. Ama bugüne kadar bilişim alanına dair uyguladıkları şeylerin yanlışlığından ne düşündüklerini anlıyoruz. Konuya dair en ufak fikirleri yok. Bakanlık kadrolarında değişiklik gerekiyor. Liyakate dayalı atamalar gerekiyor. Veya mevcut kadrodakiler okusunlar buraları, memnun olmadığımızı anlasınlar. Ne diyelim, söylesek oraya gitmiyor, sussak gönül razı değil.

*Biz bilgisayar biliminin tillahını verirsek doğru olanı yapmış olacağız. Tillahını vermeye de gerek yok, doğru düzgün, abartılmamış, gerçekçi bir eğitim yeterli. Karar vericilerin verdikleri kararları eleştiriyoruz zaten. Reklam kokan robotik kodlama gibi saçmalıklar daha fazla yayılmasın, bunları anlatanlar "biz ne yapıyoruz?" diye düşünsün diye yazıyorum bu başlıkta.

*Problemlerimizin çözümüne "Einstein'ın uyanıp ders anlatması" gibi bir mucize bekliyormuşuz gibi, absürt bir retorik kurup kendi kendinize cevap veriyorsunuz. Aynı şekilde kimse ortaokulda makine dili öğretelim dememişken, sanki bunu demişiz gibi bir retorik üzerinden tepkisel indirgemeciliğe(straw man) başvuruyorsunuz. Bunları diyen yok. Abartılmamış, gerçekçi, saçma sapan şeylerle doldurulmamış bir eğitim mümkün. Algoritma, problem çözme, analitik düşünme, bilgi işlemsel düşünme eğitimi vermenin, bilgisayar bilimleri odaklı bir eğitimin nesi imkansız geliyor?

Öyle oturumlar yapılıyor ki toplantı sahipleri tek tek üye seçmek, karar vermek, toplantıyı bir de youtube yayını olarak vermek ya da bütçe ayırıp katılımcı sayısını arttırmak zorunda kalıyor. Diğer taraftan burada kim necidir bilmiyoruz; herşeye çözümü var, onun gibi burada binlerce üye var. Bir dost sohbetinde BBNET dışındaki gruplardan, etkinliklerden, sivil örgütlerden bahsediyorsun; adamın haberi yok. Ama Türkiye'nin belli başlı eleştirmeni. Selçuk Özdemir, Yaşar Özden kalkıp ders anlatacak, sonraki haftalarda hangi konular gelecek belli değil, birileri "Kahoot çok mu gerekliydi?" bilmem ne diyecek. Kime göre, neye göre ?

*Konu yine Bilişimle Ramazan Günlerine gelmiş. Selçuk Özdemir hocaya bir şey dediğimi de hatırlamıyorum, ilk hafta afişinde gördüğümü de hatırlamıyorum. Yaşar Özden hocanın eğitimi de doğru bulduğum tek etkinlik olmuştu. Kahoot da sınıf öğretmenlerine verildiği için doğru olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki haftalarda neler yapacaklar bilmiyorum. Umarım güzel konularda eğitimler verirler. Konuyu Bilişimle Ramazan Günlerine indirgemezseniz sevinirim. Sonraki gönderilerimi de okuyun isterseniz.

*Ayrıca eleştiriyi bizim kadar kişisel algılayan, eleştiriye bizim kadar tahammülsüz bir toplum yok sanırım. Hemen kırılıyoruz, güceniyoruz. Aman ha kimse kırılmasın, aman ha kimse gücenmesin, kimsenin modu düşmesin. Bilişimle Ramazan Günleri sadece bir örnekti. Bu vesileyle meb'in ve bilgisayar öğretmenlerinin bilişim anlayışlarını, hangi konuların bizim alanın konusu olup hangilerinin olmadığını, bilişim alanının evrildiği yerin yanlışlığını dile getirmek istemiştim. Olay bundan ibaret. Ayrıca Selçuk Özdemir hoca da olsa, Yaşar Özden hoca da olsa, nobel ödüllü bilim insanı da olsa kimse eleştiriden münezzeh değil, herkes hata yapabilir, herkes yanılabilir. Appeal to Celebrity safsatası nedir bir bakın derim.

BBNET'de yarışmalar oldu, tepki hareketleri oldu, bizlere destek veren önemli isimler problemlerimizi dile getirdi, bildiriler yayınlandı, STK kuruldu, Bakanlıkla görüşmeler gerçekleştirildi, atanan-atanmayan herkes kendince birşeyler yapmaya çalışıyor. Mars'a afiş gönderebilirsek "Türkiye'de Bilişim Eğitimi çözüm bekleyen alanlardan birisi" yazdırır göndeririz. Ama elde olan bu ve kendince çözüm arayan birileri var.

*Biz de çözüm arıyoruz. Bu başlık da bunun göstergesi. Mesela robotik kodlama saçmalığını eleştiriyorum. Siz bakanlığın yerinde olsanız, "bunlar dersi olmadan robot yapıyorsa, ders versek uzaya roket göndermeleri gerek herhalde" demez misiniz? "Ders olmadan da gayet iyi idare ediyorlar" demez misiniz? Gereksiz konuları branşın içine tıkış tıkış doldurup bilişim adı altında anlatınca, öğrencinin yerinde olsanız "bilişim buysa cidden gereksiz bir dersmiş" demez misiniz? Branşın reklamını yapıyoruz, farkındalık oluşturuyoruz diye branşa zarar veriyor olmayalım sakın? Öğrencilerde, velilerde, okul idarelerinde, bakanlıkta gereksiz beklenti yaratıyor olmayalım? Ya da gereksiz bilgilerle branştan soğutuyor olmayalım?

Şu an ortaya çıkan oluşumları küçümsemenin ya da her fikrin başında balyozla beklemenin anlamı yok.

*Kimsenin kimseyi küçümsediği yok. Eleştirmek küçümsemek anlamına gelmiyor. Bilakis ciddiye aldığımız için eleştiriyoruz.

BBNET belki de TC Kimlik ile Ad ve Soyad ile kayıt alma seçeneğini düşünmeli. Can sıkıcı olmaya başladı. Kızıp kızıp burada kuyuya taş atmakla çözülmüyor problemler.
*Faşist düşüncenizi de kendinize saklayın. Tc'mi bilseniz ne yapacaksınız merak ediyorum. Eğer bir suç unsuru veya forum kurallarına aykırı bir şey demişsem, her türlü şikayet hakkınızı kullanabilirsiniz.
 
Son düzenleme:
konunun çerçevesi sapmış ama şu konuda buzdağı hocama katılıyorum o da robotik kodlama konusunda öğretmenlerin projeleri yapıp, öğrencilerin daha ne yaptıklarının farkında olmadan ortaya proje çıkarmasıdır. hatta kimi okullar ilçede okulumuzda katılım gösterdi diye hazır kit alıp yarışmalara da katılıyorlar ki bunu hepimiz biliyoruz. şunu da sormalıyız aslında buzdağı hocanın ortaya attığı bilgisayar bilimleri ortaokul seviyesinde verilebilir mi? şu an fibonacci yada faktöriyel fonksiyonu yazamayan belki de yüzlerce bilgisayar mühendisliği mezunu da varken nasıl bir bilgisayar bilimi, algoritma verilir bunu ben açıkcası pek mümkün görmüyorum.
 
Geri
Üst