BİLGİSAYARIMDA GÖRDÜKLERİM GÖRMEDİKLERİM konusunu 4 haftada bitirebildim

Kodla Büyü

muzyonur

Seçkin Üye
Seçkin Üye
Mesajlar
532
Sizin de malumunuz, Öğretmen Kılavuz kitabında "BİLGİSAYARIMDA GÖRDÜKLERİM GÖRMEDİKLERİM" konusuna yalnızca 1 hafta süre ayırmış. Ben tüm etkinlikleri yapmaya çalıştım ve öğrencilerin çoğunluğunun kazanımlara sahip olabilmesi için çabalayarak ancak 4 haftada bitirebilmiştim. "Kim giriş- Kim çıkış" konusunun mantığını öğrencilere kavratmak bile neredeyse 30 dk'yı geçiyordu. kılavuz kitapta 10 dk vermiş.
Ben bu konuyu bitirdiğimde başka bir okuldan nakil bir öğrencim geldi. Ve bu konuyu çoktan geçtiklerini söyledi. Ona sorular sorduğumda pek anlamıyordu. 5. Sınıflardan 160 civarı öğrencimin arasında en düşük notu da o öğrencim aldı.
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Sizce o öğrencinin öğretmeni biraz yanlış yapmış olmuyor mu? Konuları Okuyup okuyup geçmesi gerek 1 haftada bitirebilmek için. Bunu yapıp da bir kişinin vicdanen rahatsız olması gerekmez mi?
 
Hocam zaten 2 saatle müfredatı bitirmek imkansız. Hele ki etkinlik yaparsanız bitmez. Klavuz kitap süper zekiler için hazırlanmış. Şipşak kazanım elde edilmiş olur.
 
o öğretmen de üstüne düşeni yapmaya konuları yetiştirmeye çalışıyordur emin olun. Ben anlattığımda büyük oranda anlaşıldı, herkes anlasın diye uğraşırsak zaman yetmez malesef kimisi öğrenecek kimisi öğrenemeyecek.
 
  • Beğen
Tepkiler: omd
Bence her ilde veya ilçede ortak BTY sınavı olmalı . Kim ne kadar öğrencilere kazanımları kazandırabilmiş belli olmalı.
Nasıl olsa sınav kağıdını kendimiz hazırlıyoruz ve istesek soruları istediğimiz gibi ayarlayarak sınıfın ortalama notunu ayarlayabiliriz. Peki diğer okullarla/öğretmenlerle farkımız ne durumda bunu bilmiyoruz. Ortak sınav olsa hangi BT öğretmeninin ne kadar çalıştığı da ortaya çıkar.

Okulların bulunduğu muhitte göre başarı sırası farklıdır ama bu durum da değerlendirilerek idareciler de BT öğretmenini değerlendirmiş, geri bildirim almış olurız.
 
dersin zorunlu olması konusunda bir kazanım elde edemedik. bari bir araya gelsekte müfredata,içeriklere yön verebilsek. yıllar önce meslek lisesindeki ders ve içeriklerde değişiklik yapıldığı zaman, bakanlıkta koordinatör olarak görevli arkadaşlar biz zümrelerimize sorduk görüş aldık demişlerdi ama ben hiçbir anket, rapor talebi, resmi yazı vs. ile karşılaşmadım.
 
Sizin de malumunuz, Öğretmen Kılavuz kitabında "BİLGİSAYARIMDA GÖRDÜKLERİM GÖRMEDİKLERİM" konusuna yalnızca 1 hafta süre ayırmış. Ben tüm etkinlikleri yapmaya çalıştım ve öğrencilerin çoğunluğunun kazanımlara sahip olabilmesi için çabalayarak ancak 4 haftada bitirebilmiştim. "Kim giriş- Kim çıkış" konusunun mantığını öğrencilere kavratmak bile neredeyse 30 dk'yı geçiyordu. kılavuz kitapta 10 dk vermiş.
Ben bu konuyu bitirdiğimde başka bir okuldan nakil bir öğrencim geldi. Ve bu konuyu çoktan geçtiklerini söyledi. Ona sorular sorduğumda pek anlamıyordu. 5. Sınıflardan 160 civarı öğrencimin arasında en düşük notu da o öğrencim aldı.
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Sizce o öğrencinin öğretmeni biraz yanlış yapmış olmuyor mu? Konuları Okuyup okuyup geçmesi gerek 1 haftada bitirebilmek için. Bunu yapıp da bir kişinin vicdanen rahatsız olması gerekmez mi?

Bence her ilde veya ilçede ortak BTY sınavı olmalı . Kim ne kadar öğrencilere kazanımları kazandırabilmiş belli olmalı.
Nasıl olsa sınav kağıdını kendimiz hazırlıyoruz ve istesek soruları istediğimiz gibi ayarlayarak sınıfın ortalama notunu ayarlayabiliriz. Peki diğer okullarla/öğretmenlerle farkımız ne durumda bunu bilmiyoruz. Ortak sınav olsa hangi BT öğretmeninin ne kadar çalıştığı da ortaya çıkar.

Okulların bulunduğu muhitte göre başarı sırası farklıdır ama bu durum da değerlendirilerek idareciler de BT öğretmenini değerlendirmiş, geri bildirim almış olurız.
Bu yazılanları okuyunca söylenmesi gereken ilk cümle sanırım : Bu kişi, ne saçmalıyor ve bu kadar ego kasma, yargı dağıtma öneri sunma görevini buna kim verdi?
Gerçi boş tenekeden daha çok ses çıkar vb... pek çok deyim, atasözü ve özlü söz bunlar gibi egosu yüksek kişiler için söylenmiş ama neyse...
Öz geçmiş, deneyim, zeka seviyesi, akademik ve sınav başarıları gibi konulara hiç girmeden :)
Bu yazılanlarda mantıklı olabilecek kısımlara göz atarsak:
Evet kazanım sayısı fazla ve ders saati az, her okul aynı imkana sahip değil, öğrenci ilgi-yetenek-sosyo-ekonomik çevre gibi özellikler farklılık gösteriyor, imkanlar doğrultusunda ihtiyaçlara yönelik olarak daha fazla etkinlik planlanmalı, ödev yapmaya ve araştırmaya özendirme olmalı vb...
Ama bu yazılanlarda;
kendini çok üstün sanıp, olayı diğer okullardaki öğretmenlerle kıyaslama ve yarış işine sokup, diğer öğretmenleri eleştirip ayıplama cüretini kendinde bulabileceğini sanan bu insanın saçmalaması ön plana çıkıyor.
1 sene sonra bu çok övündüğü, kazanımları inanılmaz ölçüde kazandırdığı öğrencileri , bu kazanımlardan başka bir öğretmen sınava soksa ve ortalama 85 puan altında kalırsa bunun bir yaptırımı olsa .... :)

Ayrıca merak ettim, bu insanın bulunduğu il/ilçede, bu sene ortak sınav yapılmıyor mu? Senaryolarda belirtilen kazanımlara, sınavda bağlı kalmak zorunda değil mi? Araştırılmalı...
 
Bence her ilde veya ilçede ortak BTY sınavı olmalı . Kim ne kadar öğrencilere kazanımları kazandırabilmiş belli olmalı.
Nasıl olsa sınav kağıdını kendimiz hazırlıyoruz ve istesek soruları istediğimiz gibi ayarlayarak sınıfın ortalama notunu ayarlayabiliriz. Peki diğer okullarla/öğretmenlerle farkımız ne durumda bunu bilmiyoruz. Ortak sınav olsa hangi BT öğretmeninin ne kadar çalıştığı da ortaya çıkar.

Okulların bulunduğu muhitte göre başarı sırası farklıdır ama bu durum da değerlendirilerek idareciler de BT öğretmenini değerlendirmiş, geri bildirim almış olurız.
Hocam nasıl bir fark atmayı istiyorsun, neyi ortaya çıkarmak istiyorsun yada tam olarak amacın ne ?
 
Hocam nasıl bir fark atmayı istiyorsun, neyi ortaya çıkarmak istiyorsun yada tam olarak amacın ne ?
Bence, bu konu başlığını açan insan, 1 haftada bitirmesi gereken konuyu 4 haftada ancak anlatabilmenin ezikliğini yaşayan biri...
Öğrenciler devamlı aynı konuya maruz kaldığı için, bir an önce yeni konulara geçebilmek için yoğun ezber yapıp, sınavda da bekledikleri ve ezberledikleri yerden sorular geldiği için yüksek puan almışlar. Zaten 5. sınıf öğrencileri notu önemserler. Başka okuldan nakil gelen öğrencinin sınavdan aldığı nota ve sorulan sorulara verdiği cevaplara dayanarak, diğer okuldaki öğretmeni eleştirmeye ayıplamaya cüret eden saçma biri söz konusu...
Bu kendini, bir konuyu iyi ezberlettiğini düşündüğü için, üstün gören kişi, kendini önce ilçe sonra il sonra da belki ülkede yılın BT öğretmeni seçtirip, her müdürün okulunda görmek isteyeceği ve öğrencinin derslerine girmek için sıraya gireceği ve özel ders için saatine binlerce tl ödemeyi göze alacağı biri olarak görmek istiyor sanki... Bunun yolunu da diğer saygıdeğer öğretmenleri geçerek, eleştirerek ve ayıplayarak yapmak istiyor gibi... Hayal dünyası geniş....
2010 ve öncesinde, bir BT öğretmeni bi okula atandığında, hangi konularda iyisin denir ve ardından, şu okulda şu BT Formatörü var - aslında BT öğretmeni değil ama çok iyi format atar okulun elektrik vb... işlerine de yardım eder vb... anlatılırdı. Eğer müdürün ve öğretmenlerinin gözüne girer, haftada 5 gün 8-5 izin almadan çalışırsan, seçmeli ders olarak senin dersini seçer okulda tutarız derlerdi. BT öğretmenleri zorunlu olarak Formatör olur, diğer branş öğretmenleri de ek ders için Formatörlük yapar ve BT öğretmenlerinin açığını arayıp onları okuldan göndermeye çalışırdı.
Saçma düşünceler, gereksiz egoya sahip kişi, biri... ne denebilir ki bu konu başlığını açana
 
Bence, bu konu başlığını açan insan, 1 haftada bitirmesi gereken konuyu 4 haftada ancak anlatabilmenin ezikliğini yaşayan biri...
Öğrenciler devamlı aynı konuya maruz kaldığı için, bir an önce yeni konulara geçebilmek için yoğun ezber yapıp, sınavda da bekledikleri ve ezberledikleri yerden sorular geldiği için yüksek puan almışlar. Zaten 5. sınıf öğrencileri notu önemserler. Başka okuldan nakil gelen öğrencinin sınavdan aldığı nota ve sorulan sorulara verdiği cevaplara dayanarak, diğer okuldaki öğretmeni eleştirmeye ayıplamaya cüret eden saçma biri söz konusu...
Bu kendini, bir konuyu iyi ezberlettiğini düşündüğü için, üstün gören kişi, kendini önce ilçe sonra il sonra da belki ülkede yılın BT öğretmeni seçtirip, her müdürün okulunda görmek isteyeceği ve öğrencinin derslerine girmek için sıraya gireceği ve özel ders için saatine binlerce tl ödemeyi göze alacağı biri olarak görmek istiyor sanki... Bunun yolunu da diğer saygıdeğer öğretmenleri geçerek, eleştirerek ve ayıplayarak yapmak istiyor gibi... Hayal dünyası geniş....
2010 ve öncesinde, bir BT öğretmeni bi okula atandığında, hangi konularda iyisin denir ve ardından, şu okulda şu BT Formatörü var - aslında BT öğretmeni değil ama çok iyi format atar okulun elektrik vb... işlerine de yardım eder vb... anlatılırdı. Eğer müdürün ve öğretmenlerinin gözüne girer, haftada 5 gün 8-5 izin almadan çalışırsan, seçmeli ders olarak senin dersini seçer okulda tutarız derlerdi. BT öğretmenleri zorunlu olarak Formatör olur, diğer branş öğretmenleri de ek ders için Formatörlük yapar ve BT öğretmenlerinin açığını arayıp onları okuldan göndermeye çalışırdı.
Saçma düşünceler, gereksiz egoya sahip kişi, biri... ne denebilir ki bu konu başlığını açana
Niyetim ezber yaptırmak olsa zaten konuları anlatan fotokopiler dağıtıyorum. Çocuklara ezberlemeleri konusunda bir baskı yapmadım bile ve ayrıca fotokopileri dağıtmakla ve ezberleyin demekle yetinip 4 hafta boyunca iyi idrak etsinler diye strese girmezdim. O konunun hakkının verilmesi 4 hadi siz fazla deyin 3 hafta olduğunu belirtmek istedim ve 1 haftada bitirilemiyeceğini, bunu yapan öğretmenlerin çocukların hakkını çiğnediğini belirtmek istedim.
Ben kazandığım paranın da helal olması konusunda bir eksikliğe düşmemeye çalışıyorum. Hem bu anlamda hem de akademik olarak öğrencilerime ne kadar faydalı olabildiğini görebilmek için ortak sınav olmasını istememin nesi yanlış? Boşuna mı yoruluyoruz yoksa emeklerimizin karşılığını alabiliyor muyuz bunu benim gibi kazanımları öğrencilere iyice kazandırma konusunda çabalayan herkes merak eder.

Farkımız anlaşılsın-belli olsun derken illa benim üstün olabileceğimi de düşünerek söylemedim. Fark kelimesi üstünlük içermiyor zaten biraz Türkçeyi biliyorsanız anlamanız lazım.

Evet diğer okuldaki öğretmeni eleştirdim. Dikkat ederseniz ne bir okul ismi ne de öğretmen ismi verdim. Yani burada ne bir cüret etme ne de bir ayıplama söz konusu.

Benim amacım zerre kadar ne bir idarecinin ne de bir çıkarım olabileceği bir şeyin gözüne girmeye çalışmak veya çıkar sağlamak. Bu galiba sizin dünyanızda olan birşey ki aklınıza gelmiş!!! Niyetim öğrencilerime ne derece faydalı olabiliyorum bunu görebilmek ve aldığım maaşı Allah indinde ne kadar hak edebildiğimi biraz farkedebilmek.

Başka okullarla kıyaslanmak galiba size bir tehtid oluşturdu, neden acaba? Konfor alanınız bozulacak diye mi heyacanlandınız?

Ayrıca hiç bir eziklik yaşamıyorum, kötü söz sahibinindir. Eğer siz bu konuyu 1 haftada bitirdiyseniz vicdanen rahatsızlık duymuş olmalısınız ki asıl ezikliği siz yaşıyorsunuzdur.
 
Son düzenleme:
İdareciler öğretmenleri değerlendiremez hocam, sadece denetleyebilirler. Kendimizi değerli hissetmemiz için böyle bir değerlendirmeye ve branşdaşlarımızdan daha yüksek öğrenci başarı puanına ihtiyacımız yok. Derslerimizin saatini arttırmak ve içeriği yazılım üzerine yoğunlaştırabilmek en azından benim için kafidir. Tabi formatörlüğün iptal olması lazım. O ayrı bir videonun konusu.
 
İdareciler öğretmenleri değerlendiremez hocam, sadece denetleyebilirler. Kendimizi değerli hissetmemiz için böyle bir değerlendirmeye ve branşdaşlarımızdan daha yüksek öğrenci başarı puanına ihtiyacımız yok. Derslerimizin saatini arttırmak ve içeriği yazılım üzerine yoğunlaştırabilmek en azından benim için kafidir. Tabi formatörlüğün iptal olması lazım. O ayrı bir videonun konusu.
İdareciler değerlendirsin derken, geribildirim almış olmaktan da bahsettim.asıl niyetim buydu söylerken.İnanın idareciyi bu konuda kafaya takacak olsam zaten ortak sınav da istemem, kolay soru sorup puanları yükseltirim olur biter zaten kimse de hesap sormuyor bize... Öğretmenler kurulu toplantısında diğer branşlar değerlendirilirken geribildirim almış olurlar ya o aklıma gelerek söyledim. Hem belki böyle bir durumda branşımız daha çok önemsenir.

Resim,beden, müzik derslerinden bir farkımız olmalı. Bu 3 ders biraz doğuştan gelen yetenekle de alakalı ama bizim dersimiz hem çalışmayla daha çok geliştirilebilir hem de günlük yaşamlarında dijital Yurttaşlık gereği bilme sorumlulukları ve gereklilikleri var. Dersimizi maalesef olsa da olur olmasa da olur havasından çıkarmak için de ortak sınav iyi olur
 
Son düzenleme:
Haklılın payın çok; 100 verip geçen hocalarım da çok. Ortak sınav olmayınca ders seçmeli olunca herkes buna alışmış; hocam çocuklarımız yoruldu boşuu boşuna..100 verseydiniz diyen öğretmenlerimiz de çok velilerimiz de
 
Sizin de malumunuz, Öğretmen Kılavuz kitabında "BİLGİSAYARIMDA GÖRDÜKLERİM GÖRMEDİKLERİM" konusuna yalnızca 1 hafta süre ayırmış. Ben tüm etkinlikleri yapmaya çalıştım ve öğrencilerin çoğunluğunun kazanımlara sahip olabilmesi için çabalayarak ancak 4 haftada bitirebilmiştim. "Kim giriş- Kim çıkış" konusunun mantığını öğrencilere kavratmak bile neredeyse 30 dk'yı geçiyordu. kılavuz kitapta 10 dk vermiş.
Ben bu konuyu bitirdiğimde başka bir okuldan nakil bir öğrencim geldi. Ve bu konuyu çoktan geçtiklerini söyledi. Ona sorular sorduğumda pek anlamıyordu. 5. Sınıflardan 160 civarı öğrencimin arasında en düşük notu da o öğrencim aldı.
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Sizce o öğrencinin öğretmeni biraz yanlış yapmış olmuyor mu? Konuları Okuyup okuyup geçmesi gerek 1 haftada bitirebilmek için. Bunu yapıp da bir kişinin vicdanen rahatsız olması gerekmez mi?
hocam haklısınız, 5.1.2. haftasında çok fazla kazanım var ve bunlar olmazsa olmazlar arasında, bu kitabı hazırlayanlar büyük ihtimal sahadan değil. Uygulama yaparak ilerliyorum bende de yetişmiyor.
Giriş-çıkış birimleri(dış donanım-iç donanım), klavye, hafıza birimleri.
Ben olsam 5. dış donanım , klavye genel tanıtım 3-4 özel tuş
6.sınıf iç donanım, hafıza birimleri olarak ayırırdım. klavye tüm özel tuşlar.

Sizin bu sorgulamayı yapmanız gayet normal, bende özellikle diğer okullardan gelenlere soruyorum, konuları duymamış oluyorlar, bilişimciler arasında ders işleyen az diye tahmin ediyorum. (aynen öyle)
 
Son düzenleme:
Sene başındaki konuları uzatınca 2. dönem kodlama konusu yetişmez başlayamazsınız bile. Öyle de bir sorun var. Bunun bu şekilde olmasının sebebi ne bir derse sığdıranlar ne de 4 haftaya yayanlar. Her okulun durumu farklı ortak sınav şaçmalık. Mersin şehir merkezine 200 metre mesafede bir okuldayım. 5. sınıflarda öğrencilerimin yarısı hiç bilgisayar faresi kullanmamışlar. Bırakın köy şehir farkını bile aynı il ilçe içindeki okullarda bile durumlar çok farklı. Zamanında öğretim programını kendimiz ayarlıyorduk hatırlıyor musunuz? 2016'lı yıllardaydı sanırım. Yine öyle olmalı. Bir ders nasıl olmalı diye değil, Bilişim dersi nasıl olmalı diye düşünülmeli. Bir ders nasıl olmalı diye düşündüğümüzde bütün dersler aynı kefeye giriyor. Beden dersinden de ortak yazılı sınav yapılmalı işine kadar gidiyor. BEP'li öğrenci ile olmayana da aynı sorulmalı o zaman sınavda. Her ders ve bölgede farklılıklar var. Sebebi biz değiliz. Öğrenci hazır bulunuşluluğu farklı, BT sınıfı olan var olmayan var, akıllı tahtası olan var olmayan var. Benim öğrencilerim sizin öğrettiklerini bilemeyebilir. Diğer derslerde durum nasıl peki. Okuma yazma bilen öğrenci var bilmeyen var. Neden sınıf öğretmenlerinin biri konuları yetiştirdiği için diğeri yetiştiremediği için mi? Ne öğretirsen öğret mezun olmadan unutan öğrencilerimiz var. Bana 8. sınıfta derse giren bir öğretmen hem de sınıfa çağırıp "Hocam bu sınıfa simge durumuna küçültmeyi öğretmedin mi?" diye sormuştu. O Türkçe öğretmenine "Sen okuma yazmayı bilmeyene öğretmedin mi?" diye sormamdan daha saçma. Öğrenme öğretme işi çook karışık bir mevzu. Kimi gelir bir dersin saatini arttırınca herkesin öğreneceğini zanneder, diğeri ortak sınav yapalım yarışalım der.
 
Şimdi şöyle bir durum da olmayacak mı, 1 haftalık konu 4 hafta sürecek ve ortak sınavda sorulacak/sorulabilecek 3 haftalık konuların sorularını öğrenciler cevaplayamayacak. Seçmeli derse bile kitap gönderilirken bizim dersin kitabını daha gören olmadı. Önemli noktaları not aldıysanız çocuklar çok yavaş yazıyor(özellikle 5. Sınıflar). Notları dağıtsanız çoğu bakma zahmetine girmeyip 3 4 hafta sonra kaybediyor. Durum böyle olunca herkes kendine göre bir usul geliştirip devam ediyor. O yüzden herkese kendi yaptığı doğru geliyor. Ülkede İngilizce matematik ilkokuldan başlayıp lise sona kadar her kademede var ve yks ortalamalarına bakarsak durum da ortada. Eğitim sistemimiz herkesin tam öğrenmesini çok da dert etmiyor gibi.
 
İdareciler değerlendirsin derken, geribildirim almış olmaktan da bahsettim.asıl niyetim buydu söylerken.İnanın idareciyi bu konuda kafaya takacak olsam zaten ortak sınav da istemem, kolay soru sorup puanları yükseltirim olur biter zaten kimse de hesap sormuyor bize... Öğretmenler kurulu toplantısında diğer branşlar değerlendirilirken geribildirim almış olurlar ya o aklıma gelerek söyledim. Hem belki böyle bir durumda branşımız daha çok önemsenir.

Resim,beden, müzik derslerinden bir farkımız olmalı. Bu 3 ders biraz doğuştan gelen yetenekle de alakalı ama bizim dersimiz hem çalışmayla daha çok geliştirilebilir hem de günlük yaşamlarında dijital Yurttaşlık gereği bilme sorumlulukları ve gereklilikleri var. Dersimizi maalesef olsa da olur olmasa da olur havasından çıkarmak için de ortak sınav iyi olur
Siz ne saçmalıyor, ne öneriyor, ne zırvalayıp ne zevzeklik yapıyorsunuz ...
Mevcut durumda çoğu ilde veya tamamında, BTY dersinden de il ölçme değerlendirme merkezleri ve alan zümre il/ilçe başkanları işbirliği ile hazırlanan, senaryolardaki kazanımlara uygun olarak açık uçlu sınavlar yapılıyor. Çoğu ilin çoğu okulunda 5. sınıflar hazırlık sınıfı ve BTY dersi yok, vb...
-----Siz belki de, öğrencilerin zorunlu olarak yüzünü görüp sesini duymak zorunda kaldığı, ay da bir maaş ve ek ders ücreti ödenmek zorunda kalınan birisiniz. Aldığınız parayı hak etmiyor ve öğrencilerinize faydalı olamıyorsunuz. 1 haftada anlatabileceğiniz bir konuyu diğer kazanımları gözden çıkarıp 4 haftada öğrencilerinize ezberlettiğinizde havaya girip en gözde en başarılı BTY öğretmeni olduğunuzu herkese kanıtlamak istediniz. Bunun yolunu da diğer öğretmenleri kanıt olmaksızın eleştirmekte buldunuz. Kaç öğrenciniz masaüstü bilgisayar ve fare kullanıyor onu bilemeyiz. O zaman belki de televizyondaki gibi, masterchef veya survivor benzeri bir yarışmaya sokalım BT öğretmenlerini, en başarılı öğretmeni sms oyları belirlesin. Belki bunu da düşünmüşsünüzdür. Belki de ile başlayınca alternatifler çoğalıyor.
Belki 4 dil biliyor, 3 üniversite mezunu doktora yapmış, her sene yılın öğretmeni seçilen, e-twinning teknofest vb... etkinliklerde ve yarışmalarda ödüle ödül demeyen birisiniz.
Hayal ve ego kasma dünyanızın sınırı yok, ne düşünüyor, ne yiyip içip bu foruma böyle konu başlığı açmaya motive oluyorsanız artık....
Hayırlı günler, iyi çalışmalar dilerim tüm saygıdeğer Bilişim Teknolojileri öğretmenlerimize.
 
  • Beğen
Tepkiler: omd





...
Ortaokul 5.sınıf
....

Abartmayın. 1 hafta yeterli, velevki yetersiz,buna karar verip uygulayacak siz değilsiniz. Öğrencilerde eksik gördünüz, 1 saat konu uzadı.. dahası yok... teknik servis veya kodlama uzmanı yetiştirmiyoruz...
1 ay sonra kelime işlemci ve sunu hazırlama var, sizde 3 ay sonra.. onu da 3 ay mı göstereceksiniz!...

Yıllık toplam ders saatimiz 72.
Halk Eğitimde yetişkinlere yönelik işletmelik kursu değişmediyse 160 saat...

Amacımız, sekreter, teknik servis, yazılım uzmanı yetiştirmek değil.. Temel bilişim bilgisine becerilerine sahip bireyler yetiştirmek..
 
Son düzenleme:
Hocama katılıyorum 1 haftada ben de yetiştiremedim. Farklı sosyo ekonomik düzeyde olan okullarda çalıştım kimisi şıp diye anlarken kimisi boş boş bakıyor. Neden bu kadar tartışma konusu olmuş bu konu anlayamadım. Aynı okulda farklı şubelerde bile müfredat yetiştirme hızımız farklı olabiliyor bu çok normal. Siz çok önemsemişsiniz konuyu pekiştirmeye çalışıyorsunuz diğer arkadaş bu konuyu çabuk bitirip diğer ünitelere ağırlık vermek istemiş olabilir
 
keşke dersimiz seçmeli değil de zorunlu ve sınavda çıkan bir ders olsaydı o zaman bende tartışmaya katılırdım. Lisede seçmeli 7 ve 8 ler de de bu arada 9. sınıflarda 1 saat e düştü. İlerisi karanlık ama aydınlık bir bölüm.
 
Arkadaşlar asıl noktayı kaçırıyorsunuz. Hani çocuklar nasılsa bizim dersle ilgili herşeyi biliyor ya bize verilen bu süreler cila için yeterli süreler :)
 





...
Ortaokul 5.sınıf
....

Abartmayın. 1 hafta yeterli, velevki yetersiz,buna karar verip uygulayacak siz değilsiniz. Öğrencilerde eksik gördünüz, 1 saat konu uzadı.. dahası yok... teknik servis veya kodlama uzmanı yetiştirmiyoruz...
1 ay sonra kelime işlemci ve sunu hazırlama var, sizde 3 ay sonra.. onu da 3 ay mı göstereceksiniz!...

Yıllık toplam ders saatimiz 72.
Halk Eğitimde yetişkinlere yönelik işletmelik kursu değişmediyse 160 saat...

Amacımız, sekreter, teknik servis, yazılım uzmanı yetiştirmek değil.. Temel bilişim bilgisine becerilerine sahip bireyler yetiştirmek..
Bu 2.hafta konuları/kazanımları çok temel ve önemli konular. Sizin bakış açınızla üstün körü geçersem kendimi öğretmenlik yapmış gibi değil ÖĞRETMENCİLİK oynamış gibi hissederim. Misal "kim giriş kim çıkış" konusunu verdim. Çocuklara izah ettikten sonra çalışma kağıdındaki tabloyu beraber yaparak soru cevap şeklinde tüm donanımları tek tek sordum ve tabloya yazdık. Ama bunu yaparken çocukların bir türlü anlamakta zorlandıkları o gördüm . Ve bunu gördükçe de sürekli farklı şekillerde anlatmaya çalıştığımda 10 dk ayrılmış etkinlik ortalama 30 dk sürdü.

Şimdi siz bana diyorsunuz ki bu kadar uğraşma. Hangisi girişse veya çıkışsa yaz yaz geç. Sebebini anlamasalar da ezberlesinler yeter demeye getiriyorsunuz. Sizin içiniz rahat ediyorsa buyrun böyle yapın. Ben bu şekilde ezberci mantıkla çocukları düşündürtmeden okuyup okuyup geçmeyi reddediyorum.

Diğer görsel işlemez sunum ve kelime işlemci konuları da 1 haftalık ama zaten o konu tadımlık, tanıtım gibi birşey. Bir Office wordu zaten anlatmaya aylar anca yeter.

Ama madem Donanım, yazılım, giriş çıkış, iç donanım, dış donanım, kapasite ölçü birimleri, resim kodlamayı bu 2haftaya koymuşlar, laf olsun diye değil de bu temel konuları öğretmencilik oynamadan çocukların zihinlerine iyice yerleştirelim. Papağan gibi okuyup okuyup geçmenin bir anlamı yok! Zaten sırf okuyup geçmek 2 ders sürer
 
  • Beğen
Tepkiler: omd
Bu 2.hafta konuları/kazanımları çok temel ve önemli konular. Sizin bakış açınızla üstün körü geçersem kendimi öğretmenlik yapmış gibi değil ÖĞRETMENCİLİK oynamış gibi hissederim. Misal "kim giriş kim çıkış" konusunu verdim. Çocuklara izah ettikten sonra çalışma kağıdındaki tabloyu beraber yaparak soru cevap şeklinde tüm donanımları tek tek sordum ve tabloya yazdık. Ama bunu yaparken çocukların bir türlü anlamakta zorlandıkları o gördüm . Ve bunu gördükçe de sürekli farklı şekillerde anlatmaya çalıştığımda 10 dk ayrılmış etkinlik ortalama 30 dk sürdü.

Şimdi siz bana diyorsunuz ki bu kadar uğraşma. Hangisi girişse veya çıkışsa yaz yaz geç. Sebebini anlamasalar da ezberlesinler yeter demeye getiriyorsunuz. Sizin içiniz rahat ediyorsa buyrun böyle yapın. Ben bu şekilde ezberci mantıkla çocukları düşündürtmeden okuyup okuyup geçmeyi reddediyorum.

Diğer görsel işlemez sunum ve kelime işlemci konuları da 1 haftalık ama zaten o konu tadımlık, tanıtım gibi birşey. Bir Office wordu zaten anlatmaya aylar anca yeter.

Ama madem Donanım, yazılım, giriş çıkış, iç donanım, dış donanım, kapasite ölçü birimleri, resim kodlamayı bu 2haftaya koymuşlar, laf olsun diye değil de bu temel konuları öğretmencilik oynamadan çocukların zihinlerine iyice yerleştirelim. Papağan gibi okuyup okuyup geçmenin bir anlamı yok! Zaten sırf okuyup geçmek 2 ders sürer
Haklısınız hocam bence de nedense fazla yüklenmişler ama konular için verilen saat yetersiz özellikle beşler için ben de giriş çıkışı ne kadar örnekle anlattıysam ne dediysem mantığını kavrayamadı çocuklar aslında ayırıcı noktayı keşfetse basit bir konu bence pc ile ilk defa tanışmaktan bi mantığa oturtamıyorlar ben şimdiye kadar her hafta geçmiş haftanın da özetini yaparak çift dikiş anlatmaya çalışıyorum bir de hocam watsap grubundan wordwall testleri vs atabilirsiniz o haftanın konusuyla ilgili tam pekişmiş olur, bana taşımalı gelen bir kaç öğrenci mbot görünce biz bunu yaptık dedi tabi sadece hocası yapmış oynatmş onlar izlemiş ama en basit şeyleri bile görmemişler teorik konulara dair ben de bazı hocalarımızın ders anlatmak ve anlaşılmak için çok uğraşmadığını düşünüyorum artık
 
Haklısınız hocam bence de nedense fazla yüklenmişler ama konular için verilen saat yetersiz özellikle beşler için ben de giriş çıkışı ne kadar örnekle anlattıysam ne dediysem mantığını kavrayamadı çocuklar aslında ayırıcı noktayı keşfetse basit bir konu bence pc ile ilk defa tanışmaktan bi mantığa oturtamıyorlar ben şimdiye kadar her hafta geçmiş haftanın da özetini yaparak çift dikiş anlatmaya çalışıyorum bir de hocam watsap grubundan wordwall testleri vs atabilirsiniz o haftanın konusuyla ilgili tam pekişmiş olur, bana taşımalı gelen bir kaç öğrenci mbot görünce biz bunu yaptık dedi tabi sadece hocası yapmış oynatmş onlar izlemiş ama en basit şeyleri bile görmemişler teorik konulara dair ben de bazı hocalarımızın ders anlatmak ve anlaşılmak için çok uğraşmadığını düşünüyorum artık
evet mantığı kavratmakta ben de zorlandım. ama yukarıdaki yorumlarda bazı arkadaşlar ,sizin dediğiniz gibi başka öğretmenlerin fazla uğraşmadığını eleştirdiğim için beni kötü bir dille kınadılar maalesef. şimdi de siz anlatmayı becerememişsinizdir derlerse şaşırmam.
ayrıca sizin bahsettiğiniz bu konuyu bir öğrencinin kavramaya çalışması onun beyin jimlastiği yapmasını, zekasının gelişimini ve yaşamında benzerlik gösteren konuları daha kolay kavrayabilmesini sağlar.

Biz istiyoruz direk kodlama öğrensinler, bilişim etiğine ne gerek, dijital yurttaşlığa ne gerek vs vs eskiden ben de biraz sıkılırdım, abartılı gibi gelirdi. şimdi ben o konuları işlerken genel toplumsal ahlaki kurallardan da bahsederek işliyorum. yeri geliyor kul hakkı diyorum. Ve asıl o yaştaki çocuklara bu gibi konuların daha önemli olduğunu farkettim. Hem sanal alemde suça bulaşmaktan veya aldatılmaktan sakınıyorlar. Başka insanların prim vermesinin çok önemi yok ama okul rehber öğretmeni de bu konuların işlenmesinin çok faydalı olduğunu söylüyor.
 
evet mantığı kavratmakta ben de zorlandım. ama yukarıdaki yorumlarda bazı arkadaşlar ,sizin dediğiniz gibi başka öğretmenlerin fazla uğraşmadığını eleştirdiğim için beni kötü bir dille kınadılar maalesef. şimdi de siz anlatmayı becerememişsinizdir derlerse şaşırmam.
ayrıca sizin bahsettiğiniz bu konuyu bir öğrencinin kavramaya çalışması onun beyin jimlastiği yapmasını, zekasının gelişimini ve yaşamında benzerlik gösteren konuları daha kolay kavrayabilmesini sağlar.

Biz istiyoruz direk kodlama öğrensinler, bilişim etiğine ne gerek, dijital yurttaşlığa ne gerek vs vs eskiden ben de biraz sıkılırdım, abartılı gibi gelirdi. şimdi ben o konuları işlerken genel toplumsal ahlaki kurallardan da bahsederek işliyorum. yeri geliyor kul hakkı diyorum. Ve asıl o yaştaki çocuklara bu gibi konuların daha önemli olduğunu farkettim. Hem sanal alemde suça bulaşmaktan veya aldatılmaktan sakınıyorlar. Başka insanların prim vermesinin çok önemi yok ama okul rehber öğretmeni de bu konuların işlenmesinin çok faydalı olduğunu söylüyor.
Eğitimde yeni yaklaşımlar, öğrenci merkezli eğitim, dijital oyun kullanımı, proje tabanlı öğrenme, EBA kullanımı, portfolyo vb...
Siberay içerikleri ve Dijital Tayfa çizgi dizi bölümleri
Beyin jimnastiği etkinlikleri ve farklı duyulara hitap eden, öğrencilerin ilgi-yetenek ve seviyelerine uygun, okul içi ve dışı kaynak bulmak zor değil....
Pek çok şey geliyor insanın aklına ama siz yine ego kasmaya gereksiz boş konuşmaya, 1 haftalık konuyu 4 haftada bitirdiğiniz için süper çalışkan öğretmen olarak BT öğretmenleri arasında ön plana çıkmaya ve müdürler tarafından başarılı ve çalışkan öğretmen olarak değerlendirilme yolları aramaya o kadar motive olmuşsunuz ki ...görünen durum biraz öyle...
Diğer öğretmenleri eleştirme cüretini kendinizde, egonuza ve 1 haftalık konuyu 4 haftada ezberletme tecrübenize dayanarak, bulmuşsunuz.
Büyük illerin en kalabalık okullarının büyük çoğunluğunda 5. sınıflar hazırlık sınıfı ve BTY dersi yok. Velilerin büyük çoğunluğunun talebi de bu yönde gibi... Eskiden BT Formatörlük yapan ve Bilişim-Kodlama vb... konulara aşırı ilgili ve bilgili diğer branş öğretmenleri de buna dahil, benim gördüğüm.
Hatta belki de, BT öğretmenleri arasında anket yapılsa, veli olarak çocuğunu 5. sınıf hazırlık sınıfına göndermek isteyeceklerin oranı pek de az olmayacaktır.
Benim çocuğum sizin öğretmen olduğunuz okulda olsa, derste 1 haftalık konu üzerinde 4 hafta durduğunuzu duysam, gelip okulda müdürle bir konuşma ihtiyacı duyabilirim.
O öğretmen o konuda fazla kaynağa sahip, o konuyu ezberletmeyi sevdiği ve başarabildiği için benim çocuğum bu ortamda bulunmak zorunda mı? Bu bilgilere internetten ve diğer kaynaklardan ulaşılamıyor mu? vb...
Öğrenciler hayatında iz bırakan anıya sahip olduğu ders ve öğretmenleri unutmaz. Öğretim her şekilde gerçekleşebilir ve telafi edilebilir. Olumsuz duygular ve izlenimler bırakmamak, değerler eğitimine de önem vermek gerekiyor. 4 haftada bir konuyu ezberletmeye çalıştığınız vakitte, öğrenciyi tanımak, onlara değerler eğitimi konusunda ve geleceğine yön vermek konusunda vb... etkinliklere daha fazla yer verilebilir örneğin...

muzyonur gibi, büyük olasılıkla müfredata, öğretim programına uymayan, öğrencilerin derste sıkılıp esnemelerini kafaya takmayan, konuları kendi keyfine göre önem sırasına koyup belki de bazı konulara hiç değinmeyen, öğrencilerin BTY dersinden soğuma olasılığını hiç dikkate almayıp, sadece elinde olan kaynakları ayrıntılı olarak ezberletmeye ve müdürlerin gözünde gözde öğretmen olmaya odaklanan .... Sonra da tuhaf bir şekilde diğer saygıdeğer BT öğretmenlerini tuhaf bir bahaneyle eleştirmeye kalkan, belki de öğrencilerin zorunluluktan yüzünü görmek zorunda kaldığı, ayda bir maaş+ek ders ücreti ödenmek zorunda kalınılan biri... her şey olabilir ve mümkün
 
Son düzenleme:
Sayın Hocam, sınavda ne sorduğunuzu bilmiyorum fakat ağırlıklı olarak 4 haftada bitirdiğiniz konudan soruların olduğunu tahmin ediyorum. Öğrencinin diğer ders notlarına bakın öyle değerlendirin bence.
 
Eğitimde yeni yaklaşımlar, öğrenci merkezli eğitim, dijital oyun kullanımı, proje tabanlı öğrenme, EBA kullanımı, portfolyo vb...
Siberay içerikleri ve Dijital Tayfa çizgi dizi bölümleri
Beyin jimnastiği etkinlikleri ve farklı duyulara hitap eden, öğrencilerin ilgi-yetenek ve seviyelerine uygun, okul içi ve dışı kaynak bulmak zor değil....
Pek çok şey geliyor insanın aklına ama siz yine ego kasmaya gereksiz boş konuşmaya, 1 haftalık konuyu 4 haftada bitirdiğiniz için süper çalışkan öğretmen olarak BT öğretmenleri arasında ön plana çıkmaya ve müdürler tarafından başarılı ve çalışkan öğretmen olarak değerlendirilme yolları aramaya o kadar motive olmuşsunuz ki ...görünen durum biraz öyle...
Diğer öğretmenleri eleştirme cüretini kendinizde, egonuza ve 1 haftalık konuyu 4 haftada ezberletme tecrübenize dayanarak, bulmuşsunuz.
Büyük illerin en kalabalık okullarının büyük çoğunluğunda 5. sınıflar hazırlık sınıfı ve BTY dersi yok. Velilerin büyük çoğunluğunun talebi de bu yönde gibi... Eskiden BT Formatörlük yapan ve Bilişim-Kodlama vb... konulara aşırı ilgili ve bilgili diğer branş öğretmenleri de buna dahil, benim gördüğüm.
Hatta belki de, BT öğretmenleri arasında anket yapılsa, veli olarak çocuğunu 5. sınıf hazırlık sınıfına göndermek isteyeceklerin oranı pek de az olmayacaktır.
Benim çocuğum sizin öğretmen olduğunuz okulda olsa, derste 1 haftalık konu üzerinde 4 hafta durduğunuzu duysam, gelip okulda müdürle bir konuşma ihtiyacı duyabilirim.
O öğretmen o konuda fazla kaynağa sahip, o konuyu ezberletmeyi sevdiği ve başarabildiği için benim çocuğum bu ortamda bulunmak zorunda mı? Bu bilgilere internetten ve diğer kaynaklardan ulaşılamıyor mu? vb...
Öğrenciler hayatında iz bırakan anıya sahip olduğu ders ve öğretmenleri unutmaz. Öğretim her şekilde gerçekleşebilir ve telafi edilebilir. Olumsuz duygular ve izlenimler bırakmamak, değerler eğitimine de önem vermek gerekiyor. 4 haftada bir konuyu ezberletmeye çalıştığınız vakitte, öğrenciyi tanımak, onlara değerler eğitimi konusunda ve geleceğine yön vermek konusunda vb... etkinliklere daha fazla yer verilebilir örneğin...

muzyonur gibi, büyük olasılıkla müfredata, öğretim programına uymayan, öğrencilerin derste sıkılıp esnemelerini kafaya takmayan, konuları kendi keyfine göre önem sırasına koyup belki de bazı konulara hiç değinmeyen, öğrencilerin BTY dersinden soğuma olasılığını hiç dikkate almayıp, sadece elinde olan kaynakları ayrıntılı olarak ezberletmeye ve müdürlerin gözünde gözde öğretmen olmaya odaklanan .... Sonra da tuhaf bir şekilde diğer saygıdeğer BT öğretmenlerini tuhaf bir bahaneyle eleştirmeye kalkan, belki de öğrencilerin zorunluluktan yüzünü görmek zorunda kaldığı, ayda bir maaş+ek ders ücreti ödenmek zorunda kalınılan biri... her şey olabilir ve mümkün
eleştirilerinizin hiç birine katılmıyorum. hepsine aslında tam tersi bir durumda olduğumu önceki yorumlarda izah ettim. ama siz anlamaya çalışmak yerine beni olabildiğince kötülemeye niyetlenmişsiniz

Bir konuyu 1 haftada geçmek yerine 4 haftada izah etmeye çalıştığım için nasıl EZBERCİLİKle yaftalanıyorum anlamıyorum.
 
Son düzenleme:
Geri
Üst