seçmeli dersler mevzuata uygun seçilmediği için norm fazlası olan var mı?

okuldaki seçmeli dersler talim terbiyenin yayınladığı çizelgeye, öğretmenlik alanları, atama ve ders okutma esasları kurul kararları gibi yönerge ve yönetmeliklere uygun olarak yapılmamış. Mesela sekizinci sınıflarda matematik dersinin seçmelisi matematik uygulamaları dersi olmadığı halde yabancı dil seçmelisi olarak gösterip matematik öğretmenlerine seçmeli ders vermiş okul müdürü. Türkçe öğretmenlerinin giremeyeceği sosyal, din öğretmenlerinin girebileceği ahlak ve vatandaşlık dersini de Türkçe öğretmenlerine seçmeli olarak belirlemiş. Benim sekizlerde girebileceğim yapay zeka uygulamaları, medya okur yazarlığı gibi derslerim varken derslerim seçilmemiş. Keyfi, ahbap çavuş ilişkilerinin olması, eşit yaklaşılmaması demokratik bir yönetim anlayışına uymuyor ve hak kaybı oluşturabilir. Bunun için ek ders düzenlemesi yapılıyor, resmi evrakta bunlar yer alıyor. Acaba milli eğitimde seçmeli dersler konusunda hiç mi denetim yok. Öyle görünüyor! Şikayet etsen mobbing uygulayıp, ceza verecekler belki. Haksızlığa uğramış olmak motivasyon kaybına neden oluyor. Resen atama ile yollanma riski oluşursa ben de tepeden birilerini bulup mu artık, mahkemeye verip mi hakkımı arayacağım bilmiyorum açıkçası. Yani Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir deniyor anayasada. Siz ne düşünüyorsunuz? Benzer durumlar yaşayan var mı? Dersimiz önemli ki mevzuatta, bakanlığın politikalarında hep yenilikçi yaratıcılığı artıran çağa uygun dersimizin ortaokulda iki kademede zorunlusu ve seçmeli olarak da dijital sanatlar, yapay zeka uygulamaları ve robotik kodlama gibi farklı birçok seçmeli dersimiz var.

Hocam seçmeli dersler idare tarafından norm kurtarma aracı olarak kullanılıyor. İdareciliğimde ve öğretmenlik sürecimde hiç bir zaman öğrencinin seçtiği derslerin okutulduğunu görmedim. Senelerdir norm fazlasıyım 32 saat dersimiz var

ilginç. yönergeler kanunlar neden yapılmış o zaman. günümüzde hep çocuklar test çözsün, ezberlesin. Yaratıcı, analitik, bilgi işlemsel düşünme, problem çözme, işbirliği, üst düzey düşünme becerilerine, proje tabanlı çalışmaya ne oldu? çağa uygun öğrenci ihtiyaçları peki, dijital dönüşüm ve yeni dünya ekonomisinin ihtiyaçlarına ne oldu? Milli Eğitim Bakanlığının onca yenilikçi politikalarına ne oldu? Milli Eğitim dediğin zaten eğitimde bir standarda uymaktır kafasına göre yerel yönetim değildir merkezidir bildiğim.

Bu tarz durumlar için arkanızda etkili bir sendika olması faydalı olacaktır. Eğitim Gücü Sen'i öneririm. Diğerlerine de bir bakın. Etkin bir sendikal baskı müdürleri gereken işleri yapmaya sevk edebiliyor. Yoksa dediğim dedik çaldığım düdük gidiyorlar düttürü düttürü.