Diyanet işleri başkanı nın mesajı çok hoşuma gitti şu günlerde lazım olan bir mesajdı paylaşmak istedim.
"İç huzurumuzun, muhabbet ve kardeşliğimizin biraz zedelenmeye başladığı, öfke, kibir, gururla köpüren nefislerimizin duygularımıza, vicdanımıza hükmettiği, aklıselimin, sağduyunun sesini yeteri kadar duyuramadığı, bilerek ya da bilmeyerek birbirimizi incittiğimiz, öfkelerimizin sokaklara, meydanlara taştığı şu hüzünlü günlerde, bir hazık hekim gibi, bir şifa reçetesi olarak imdadımıza yetişen, ruhumuzu serinleten mübarek Miraç Kandilimizi başımıza tac edelim."
Bu güzel kandilin, ilahi müjdelerle, bağış ve lütuflarla, ikram ve ihsanlarla, sevgiyle, hasretle, özleyerek, doya doya kutlanması çağrısında bulunan Görmez, şunları söyledi:
"Miraç Kandili vesilesiyle hatırlatmak isterim ki tarih boyunca, bizler farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul eden bir medeniyetin çocuklarıyız ve her zamankinden daha fazla birbirimize karşı hoşgörülü olmalıyız. Kalbimizi birbirine açmalıyız. Gönüllerimiz birbirine açılmalı, birbirimizle daha çok konuşmalıyız, birbirimizi daha çok dinlemeliyiz. Birbirimizi daha çok anlamaya çalışmalıyız ama Cenab-ı Hakk'ın verdiği vasıtalarla, dille, kalple, akılla bir birimizle konuşalım. Taşla, sopayla, gazla, bombayla değil, dille. Allah'ın bize beyan aracı olarak verdiği bir dil nimeti var. Hele hele bütün dillerin tercümanı olan bir gönül var ve akıl var. Bu büyük vasıtalarla birbirimizle konuşalım."