deli fıkraları bunlar

)
Bir akıl hastanesini ziyareti sırasında, adamın biri sorar:
Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağını nasıl
belirliyorsunuz?
Doktor:
Bir küveti su ile dolduruyoruz. Sonra hastaya üç sey
veriyoruz.
Bir kaşık, bir fincan, ve bir kova. Sonra da kişiye küveti nasıl
boşaltmayı tercih ettiğini soruyoruz.
Siz NE yapardınız?
Adam:
OOO ! Anladım. Normal bir insan kovayı tercih eder. Çünkü kova
kaşık ve fincandan büyük.
Hayır, der doktor.
Normal bir insan küvetin tıpasını çeker.
Üç deli hastaneden kaçmak için karar verirler. Fakat üçüncü katta olduklarından işleri biraz zordur. En yaşlılarının aklına bir fikir gelir. - "Hergün bir çarşaf çalacağız, birbirlerine bağlayıp pencereden ineceğiz, üç çarşaf, üç gün sonra özgürüz."
Anlaştıkları gibi her gün bir çarşaf çalarlar, üç çarşafı tamamladıktak sonra birbirlerine bağlarlar. En küçüklerinin denemesi için aşağıya sarkıtmaya karar verirler.
- "Şimdi deneme zamanı en küçüğümüz ilk olarak denesin."
En küçükleri bağlanan çarşaflardan aşağı iner bir süre sonra nefes nefese yukarı tekrar çıkar, gözleri çıkacakmışcasına:
- "Mahvolduk, bittik, işimiz zor, çarşaf otuz santim uzun geldi makas lazım...!"
İki deli hastaneden kaçmışlar o kadar koşmuşlarki şehrin ortasına geldiklerinde nefes nefese kalmışlar. Aksilik ikisininde acil tuvalet ihtiyacı gelmiş, büyük olan ordan geçen genç bir delikanlıya:
- "Afedersiniz burada tuvalet var mı? Arkadaşla çok şıkıştık." Deli olduklarını anlayan genç ilerde cadde ortasında duran çöp varıllerini göstererek:
- "İşte burası tuvalet."
Dalgasını geçer ve gider. Bizmkileri hemen çöp varillerinin üzerine çıkarlar. Büyük tuvaletlerini yapmaya başlarlar. Bu arada delileri gören halk seyretmek için etrafına toplanır. Bir kalabalık bir kalabalık büyük deli yanındaki deliye:
- "Ulan iyiki acele etmişiz şu tuvalet sırasına, bak bizi bekliyorlar."
Akıl hastanesine yeni atanan müdür hastaneyi dolaşmaya karar vermiş. dolaşırken hastanesinin dışarıya bakan duvarının dibinde bir grup akıl hastasının tek sıra olup duvardaki bir delikten baktıklarını görmüş. merak içinde yanlarına giderek :
-yahu hepiniz toplanmış burada ne yapıyorsunuz.
-hiçbir şey yapmıyoruz sadece bu delikten dışarı bakıyoruz...
Bunun üzerine müdür hastaları kenara iterek :
-durun birde ben bakayım, demiş ve delikten dışarıya doğru bakmış. birde ne görsün delik kapalı ve hiçbir şey görünmüyor. hiddetle akıl hastalarına dönerek :
-yahu, demiş, ben baktım bu delikten dışarı bir şey görünmüyor peki siz ne görüyorsunuz :
-deliler hep bir ağızdan müdür bey, demiş. biz yıllardan beri bakıyoruz bir şey göremedik siz bir bakışta nasıl göreceksiniz ki.
İki deli hastaneden kaçmaya karar verirler gece olunca planı yapıp kaçarlar ve ertesi gün hastaneye tekrar dönerler arkadaşları sorar neden kaçtınızda tekrar geldiniz? Deliler cevap verir bugün provasını yaptık yarın kaçacağız derler...)
Delinin biri bir gün doktoruna gider ve iyileştiğini söyleyerek serbest bıraklımasını ister.Bunun üzerine doktor:
-Sana bir soru sorucağım doğru bilirsen burdan çıkarsın
Deli:
-Peki anlaştık sor sorunu.
Doktor:
-Sen 10 katlı bir binanın tepesine çıksan bende aşağıda bir bardak su tutsam.Şimdi aşağıya atlar mısın atlamaz mısın?
Deli:
-Niye atlayım ben delimiyim der?
Doktor içinden adamın gerçekten iyileştiğini düşünür ve neden diye sorar
Deli:
-Ya bardağı çekersen
Akıl hastanesinde delinin biri başhekimden iki tane şişe ister.
Başhekim şişe yerine,deliye iki tokat atar. Deli kızgın bir şekilde odasına döner.
Ertesi gün deli başhekimin odasına gider. Girer girmez başhekime iki tokat atar.
Ne olduğundan habersiz başhekim:
"Deliye naptığını zannediyorsun" diye çıkışır. Deli de:
"Birşey yaptıgım yok efendim,dün verdiğiniz şişeleri getirdim" der.
Akıl hastanesinde 3 deli iyileşmek Üzereymiş ki doktor:
"Gelin bakalım yanıma siz üçünüz." der.
üç deli doktorun yanına gelir ve doktor der ki:
-Bakın şu buzdolabını şurdan şuraya taşıyın sizi taburcu edeceğim.
Deliler tamam deyip işe başlarlar, ve dolabı doktorun dediği yere koyarlar.
Doktor sorar:
-Öbür arkadaşınız nerde? Delilerden biri cevap verir:
-O dolabın içinde rafları taşıyor!