uyusuk' Alıntı:
Eslivya' Alıntı:
zulfikar1985' Alıntı:
Bu sene üstümden attığım yükler... :lol: :lol:
Nöbet tutmayı bıraktım.
Kulüp Almadım.
Sınıf almamıştım. (Geçen seneki sınıfıma söz verdiğim için derslerine girmediğim halde sınıf öğretmenliğini aldım.

)
Öğretmenler odasındaki 2 PC bozuldu. Söyleyenlere daha bir ton bilg. tamircisi var arasınlar gelsin diyorum. Sen varken ayıp olmuyor mu diyenlere ise siz paspas yapabilecekken neden hizmetli paspas atıyor diyorum...
Yeni müdür gelince, hangi bilgisayar firmasıyla anlaşacaklarsa artık ona göre telefon numarasını alıp, arızada önce müdüre sonra onlara bildirmeyi düşünüyorum... Bakalım hayırlısı...
Hocam merak ettim okulunuzun mevcudu kaç? Öğretmenler odasındaki iki bilgisayara bakacak kadar vaktiniz olmadığına göre haftada 65 saat falan derse giriyor olmalısınız. Yanınızdan geçen öğrenci düştüğünde doktor varken ayıp olmuyor mu deyip kafanızı çeviriyorsunuzdur herhalde...
Bence zümre olarak fazla kasıyoruz kendimizi. Yok aman ezilmeyelim, dik duralım anlayışını abartmaya gerek yok. Sadece yazılı olan görevleri yapıp gerisine dokunmamak bi marifet değil. Ne bileyim, hani yerdeki çöpü alıp atmak yazılı görevimiz değil ama bir öğrenciye onu yerden al demektense kendimiz almaya yeltensek çocuk zaten bizden önce davranacak. Öte yandan yazılı görevlerin dışındaki işler sadece bilişim teknolojileri öğretmenlerinin omuzlarında değil. Kendinizi bu işleri yaptığınız için enayi hissetmeyin. Diğer branş öğretmenleri de yazılı olmayan birçok görevi üstlenmiş durumda. Bir sınıf öğretmeninin veli toplantısı yapması, velileri tek tek araması yazılı görevi değildir ama yapar. Herkes elini taşın altına koyacak ki işler yürüsün. Belki benim okulum birer şubeli bir köy okulu olduğu için düşüncelerim bu yöndedir. Büyük ve merkezi bir okulda çalışmadım. Oralarda belki de umursamazlık daha çok işe yarıyordur!
Kesinlikle katılıyorum. Bi kere okula ait her bilgisayarı benim bilgisayarcıya göndermeyi kendime yediremem. İkincisi bilgisayarla ilgili her türlü ii kendime görev bilirim çünkü ben onun için oradayım (şahsi olanları bilg.cıya gönderiyorum). Birde sürekli bu benim görevim bu değil diye düşünürseniz bence daha fazla yorulursunuz.
Birincisi, bu yıla kadar hiç nöbet tutmamazlık, kulüp, sınıf almamazlık lafını dahi etmedim.
İkincisi, bakmayı reddettiğim bilgisayarların tamamı elektronik probleme sahip. Daha önce taşı aşağı indir, sök tak yap geri çıkar. Kürek kemiğimde lif yırtıldı neye yaradı? İnternet kesildiğinde, sebebini kaç defa söylediğim, bildikleri halde eğilip switch'in fişini takmayan öğretmenler varken ben mi yapacağım? Okulda ilgilenmem gereken 24 etk. tahta, 7 dizüstü, 35 PC, 45 Öğretmen Tableti, 210 tane öğrenci tableti var. Artı sizin mantığınızla güvenlik kamerası kayıt cihazı, fotokopi makinesi, Nikon D3100 Fotoğraf Makinesi, Okul Zil Cihazı, Törenlerde Kullanılan Amfi Sistemi v.s.
Üçüncüsü, öyle keyfi kendimi geri çekecek olsam en başta öğrencilerimin hepsinin ismini öğrenmek için çaba sarfetmezdim, okuldaki 600 küsür öğrencinin daha hiç dersine girmediğim 5 tane 1. sınıf hariç, hepsini isim soy isim bilirim bir çoğu gibi hişt kızım, oğlum demem. Bununlada sınırlı değil 3 yıl öncesi mezunlara kadar isim isim sayarım.
Kendi asli görevlerimi, öğrencilerime karşı sorumluluklarımı yerine getiremediğimi, onlarla ilgilenemediğimi fark ettiğim için bu kararı aldım, uyguluyorum, sonuna kadarda mücadelemi vereceğim. Örnek verecek olursak; bazı şeyler göreviniz adledildiği için, sınıfta keyifli bir dersin ortasında nöbetçi öğrenci gelipte "Şu keyifli ders bırakılır mı hiç? Bir 10 dk. sonra geleceğimi söyle" dediğinizde; taş çatlasa 1 dk. sonra öğrenciyi geri gönderipte dersinizin içine ettikleri oldu mu hiç? Nöbet yerinden aşağı çağırdılar, katta olay oldu? Suçlu kim? Yanınızda duracaklarınımı sanıyorsunuz? Durmayacaklarını birinci elden gördüm. Kimse kimsenin yaşadığını bilmez öyle bol keseden SALLAMAYIN!!!
Bir de yazmadan edemeyeceğim. Senin o diğer branş öğretmenlerinde var dediklerinin hepsi zaten bizde otomatik olarak var.
Son olarak senin okulun köy okulu olduğu için zaman yönetimine ihtiyacın yok, hele şöyle sağdan soldan herkesten bir şeyler gelsin; sen hepsine evet deyiver, zamansızlıktan yapamayınca, "görevin olmuş" görevin olmayanlar başına kakılsın "HAYIR!" diyebilmeyi anlarsın...
Düzenleme : Yazmayı unutmuşum. Severek işlediğim (İşletirlerse! Bakalım bu sene şimdilik iyi gidiyor), 16 saat dersim var...