.

Kodla Büyü
enestar' Alıntı:
Şimdi dini hassasiyetler yüzünden mescit yapıldı diyeceğim, kahvaltıyı mescitte yapmışsınız. Yok, dini hassasiyetleri yoktu diyeceğim, mekan niye mescit yapılmış. Anlamadım gitti.

Bu arada garipsemeyin hocam. BT lablar zaten fazlalık gözüyle bakıldığı için gayet normal. Bir ara sınıf yapılma eğilimi vardı. Sonra anasınıfı, sonra tektas vs. derken şimdi de mescit. Yarın başka oda olur. Nasıl olsa fazlalık gözüyle bakılıyor anlaşılan.
Genişletmek için tıkla ...

Ama bu ders fazlalık diye gozukmemeli öğrenciler güvenli bir şekilde teknolojiyi anlamali ve öğrenmeli eğer böyle yaparlarsa nasıl Türk teknolojisi gelisicek bu gelişim tubitakla olmaz bu gelişimi öğrencilerimiz kendileri yapacaklar
Ya tamam yeni bildiriden sonra okullarda mescid yapılması söylenmişti ama bu şekilde olmaz
 
bende bt sınıflarının dağıtılmasına en büyük tepkiyi koyanlardanım. hatta 3 yıl önce geldiğim okulumda 2 lab varken sadece biri kullanılıyordu diğeri bilgisayar çöplüğü şeklindeydi. azmettim onuda işler vaziyete getirdim ve hatta diğerinden çok daha iyi durumda şuanda.

burada yadırgadığım tek şey şu olacak defalarca mescit yapılmış denilmesi hoş değil. bunu birkaç kez tekrarlayınca sanki tuvalete çevrilse bu kadar zorumuza gitmeyecekmiş gibi bir düşünce alıyor beni.

bt sınıfları kapatılmasın tabikide. yalnız şunuda belitmişsin hocam, orada bt öğretmeni yok. bizim olmadığımız bir yerde bt sınıfının amacı dahilinde kullanıldığını hiç gördün mü? bu arada mescitte diğer öğretmenlerle kahvaltı yaptık dediğin kısmı hiç çözemedim. ya öğretmen sayısı azdı yada bt sınıfı çok büyük :)...
 
bilogret' Alıntı:
ihtiyaç görülmemiş ki ihtiyaç olana dönüştürülmüş. bunda şaşılacak ne var anlamadım. şunuda anlamakta da fayda var bilgisayar öğretmenine de ihtiyaç yok. anlayın artık. bilgisayar dersi artık temel kullanım vs öğretme özelliğini kaybetmiştir. belirli bir alanda birşey öğrenmek, uzmanlaşmak isteyen kim var ise başvuru dahilinde eğitime alınmalıdır. Artık memleketimizin bireylerine HERŞEYİ öğretmekten vazgeçmeliyiz. okullardaki derslerin birçoğu anlamsız. yarı yarıya ders azaltılıp bireyler istek ihtiyaçları dahilinde istek ve ihtiyaçlarını karşılayacakları yerlere yönlendirilmelidir. sorun varsa mutlaka çözümüde vardır. sizin öneriniz ne?
Genişletmek için tıkla ...

Kendini gereksiz görüyorsan istifa et.
 
bence her okulun bahçesine bir cami yapılması lazım. bilgisayarları da caminin içerisine koyarız bilmediğimiz anlamadığımız bir yer olursa google a bakarız
 
Yine olayı saptırmak isteyenler çıkmış meydana. Her zaman mı böylesiniz. Adam bilişim sınıfının kapatılmasından rahatsız olmuş ve bunu buraya taşımış. O sınıf tuvalete dönüşmüş olsaydı, burada sınıf tuvalete dönüşmüş diye yazacaktı. Ama sınıf mescite dönüştürülmüş, bunu sana nasıl anlatsın. Burda ki rahatsızlık mescite dönüşmesi değil, bilişim sınıfının kapatılmış olması.

Adamı din düşmanı edeceksiniz hemen. Bu tutumu yöneticilerden öğreniyorsunuz herhalde.
 
Birkaç sorum var;
1- Mescit yapıldığında dair bir kanıtınız var mı?
2- Yoksa yerlerin halı döşenmiş olması köy okullarının ruhunu bilen öğretmenler olarak mescit yapıldığını düşünmemize kafi gelir mi?
3- Eğer iddia edildiği gibi mescide çevirilip kapısına mescit yazısı yazılmışsa, "buraya bir BT öğretmeni atanıp gelse bile biz burayı BT sınıfı yapmayız" gibi bir söylem/niyet var mı? yoksa kullanımdışı olduğu için boş alan yemek kahvaltı ibadet gibi işler için mi değerlendiriliyor?

Bu soruların cevaplarına göre niyetin ne olduğuna istinaden bir fikir beyan edilebilir. Diğer türlüsü yine ülkede hali hazırda var olan yeni bir islam düşmalığı yapma denemesine bir örnek olarak algılanacağı kesindir.
 
Eğer mevcut Türkiye şartlarından konuşuyorsanız; her okulun en fazla 100 mt civarında bir cami olduğunu görürsünüz. Okul faaliyet saatleri arasında kılınan da bir tane namaz var o da öğle namazı (bilmiyorum okulda nafile ibadet yapacak biri var mı?) Bu öğlen namazlarını da kategorize etmek yanlış olacak ama cuma namazı için yapılan bir uygulama olarak görülüyor. Cuma namazları da aksi gibi cemaatle kılınıyor. Okullarda Cuma namazını kıldırabilecek kalibrede (ki her okulda 2 din kültürü öğretmeni 2 de imam hatip mezunu müdür yardımcısı varken) öğretmen yok. Onlar da ders programlarını ayarlatıp camiye gidiyorlar. Böyle bir durumda okullarda mescit adı altında bir sınıf açılması tamamen saçmalıktır. Aynı durum bizim okulda da uygulandı. 2. bt sınıfı mescide döndürüldü. Buraya yazdığımı onlara anlatacak ne isteğim vardı ne de anlaşılacağıma inancım. Konuşmadım bile. Günde 6-7 çocuğun girip çıktığı olmuyor. Okuldaki hizmetliler kullanıyor ve onu da dediğim gibi bu vecibelerini izinle okul ile sırt sırta olan camide gerçekleştirebilirler. Bu durum istisnai olarak sadece etrafında 1 km dahilinde cami bulunmayan (İstanbul'da böyle bir yer bilmiyorum) okullarda yapılmalıdır. Bunun haricinde yapılan uygulamaları tamamen şovmenlik olarak görüyorum. İki camiden birini yıktırdığı rivayet olunan peygamberimizin sünnetinin de çiğnendiği aşikardır.
Son olarak şunu yazacağım. Okullar okuldur. Dini vecibeler gerçekleştirilmelidir. bu da izin dahilinde okula yakın camilerde gerçekleştirilmelidir. Sadece mescit olduğu için vurgu yapılmasının sebebi de teknoloji/ideoloji çatışmasındandır. tezatlık göze sokulmaya çalışılıyor. Bir arkadaş yazmış tuvalet olsa itiraz etmeyecektiniz diye yine edilirdi olayı ajite etmeye de gerek yoktur. Her Atatürk konusu açıldığında Peygamberimden ve Allah'tan örnekler vererek konuyu kapatmaya çalışan radikal solcu hanım teyzelerimizin yaptığı çıkış kadar saçma bir çıkıştır. Yapılmamalıdır.
 
beko03' Alıntı:
Eğer mevcut Türkiye şartlarından konuşuyorsanız; her okulun en fazla 100 mt civarında bir cami olduğunu görürsünüz. Okul faaliyet saatleri arasında kılınan da bir tane namaz var o da öğle namazı (bilmiyorum okulda nafile ibadet yapacak biri var mı?) Bu öğlen namazlarını da kategorize etmek yanlış olacak ama cuma namazı için yapılan bir uygulama olarak görülüyor. Cuma namazları da aksi gibi cemaatle kılınıyor. Okullarda Cuma namazını kıldırabilecek kalibrede (ki her okulda 2 din kültürü öğretmeni 2 de imam hatip mezunu müdür yardımcısı varken) öğretmen yok. Onlar da ders programlarını ayarlatıp camiye gidiyorlar. Böyle bir durumda okullarda mescit adı altında bir sınıf açılması tamamen saçmalıktır. Aynı durum bizim okulda da uygulandı. 2. bt sınıfı mescide döndürüldü. Buraya yazdığımı onlara anlatacak ne isteğim vardı ne de anlaşılacağıma inancım. Konuşmadım bile. Günde 6-7 çocuğun girip çıktığı olmuyor. Okuldaki hizmetliler kullanıyor ve onu da dediğim gibi bu vecibelerini izinle okul ile sırt sırta olan camide gerçekleştirebilirler. Bu durum istisnai olarak sadece etrafında 1 km dahilinde cami bulunmayan (İstanbul'da böyle bir yer bilmiyorum) okullarda yapılmalıdır. Bunun haricinde yapılan uygulamaları tamamen şovmenlik olarak görüyorum. İki camiden birini yıktırdığı rivayet olunan peygamberimizin sünnetinin de çiğnendiği aşikardır.
Son olarak şunu yazacağım. Okullar okuldur. Dini vecibeler gerçekleştirilmelidir. bu da izin dahilinde okula yakın camilerde gerçekleştirilmelidir. Sadece mescit olduğu için vurgu yapılmasının sebebi de teknoloji/ideoloji çatışmasındandır. tezatlık göze sokulmaya çalışılıyor. Bir arkadaş yazmış tuvalet olsa itiraz etmeyecektiniz diye yine edilirdi olayı ajite etmeye de gerek yoktur. Her Atatürk konusu açıldığında Peygamberimden ve Allah'tan örnekler vererek konuyu kapatmaya çalışan radikal solcu hanım teyzelerimizin yaptığı çıkış kadar saçma bir çıkıştır. Yapılmamalıdır.
Genişletmek için tıkla ...

Aynen kardeşim katiliyorum
 
beko03' Alıntı:
Eğer mevcut Türkiye şartlarından konuşuyorsanız; her okulun en fazla 100 mt civarında bir cami olduğunu görürsünüz. Okul faaliyet saatleri arasında kılınan da bir tane namaz var o da öğle namazı (bilmiyorum okulda nafile ibadet yapacak biri var mı?) Bu öğlen namazlarını da kategorize etmek yanlış olacak ama cuma namazı için yapılan bir uygulama olarak görülüyor. Cuma namazları da aksi gibi cemaatle kılınıyor. Okullarda Cuma namazını kıldırabilecek kalibrede (ki her okulda 2 din kültürü öğretmeni 2 de imam hatip mezunu müdür yardımcısı varken) öğretmen yok. Onlar da ders programlarını ayarlatıp camiye gidiyorlar. Böyle bir durumda okullarda mescit adı altında bir sınıf açılması tamamen saçmalıktır. Aynı durum bizim okulda da uygulandı. 2. bt sınıfı mescide döndürüldü. Buraya yazdığımı onlara anlatacak ne isteğim vardı ne de anlaşılacağıma inancım. Konuşmadım bile. Günde 6-7 çocuğun girip çıktığı olmuyor. Okuldaki hizmetliler kullanıyor ve onu da dediğim gibi bu vecibelerini izinle okul ile sırt sırta olan camide gerçekleştirebilirler. Bu durum istisnai olarak sadece etrafında 1 km dahilinde cami bulunmayan (İstanbul'da böyle bir yer bilmiyorum) okullarda yapılmalıdır. Bunun haricinde yapılan uygulamaları tamamen şovmenlik olarak görüyorum. İki camiden birini yıktırdığı rivayet olunan peygamberimizin sünnetinin de çiğnendiği aşikardır.
Son olarak şunu yazacağım. Okullar okuldur. Dini vecibeler gerçekleştirilmelidir. bu da izin dahilinde okula yakın camilerde gerçekleştirilmelidir. Sadece mescit olduğu için vurgu yapılmasının sebebi de teknoloji/ideoloji çatışmasındandır. tezatlık göze sokulmaya çalışılıyor. Bir arkadaş yazmış tuvalet olsa itiraz etmeyecektiniz diye yine edilirdi olayı ajite etmeye de gerek yoktur. Her Atatürk konusu açıldığında Peygamberimden ve Allah'tan örnekler vererek konuyu kapatmaya çalışan radikal solcu hanım teyzelerimizin yaptığı çıkış kadar saçma bir çıkıştır. Yapılmamalıdır.
Genişletmek için tıkla ...

1.dönem öğlenciydim ve öğle-ikindi-akşam namazlarını okulda kılıyordum. 10 dk teneffüste camiye gitsem derse geç kalırdım. çok şükür ki okulun en üst katında mescit vardı. herhangi bir sınıftan da dönüştürülmedi. üst kata çıkınca bile derse giderken nefes nefese kalıyordum. okulun yakınındaki camiye gittiğimi düşünemiyorum bile.
namaz kılan öğrenci 1 tane olsa bile mescid gereklidir. günde 6-7 çocuk gayet iyi bir sayı. bir de öğretmenler var, teneffüste namaz kılacak olan.

bt sınıfını mescide dönüştürmek yerine küçük kapalı bir alan yapabilirlerdi. yanlış olmuş. ikisi de gerekli çünkü.
 
2. mescidi yıkmanın sünnet olduğunu da ilk defa duydum.
Zannımca münafıkların fitne çıkarmak için yaptıkları Dırar Mescidinin yıktırılmasından böyle bi çıkarımda bulunulmuş ki Aklı Selim düşünürseniz yanlış bir çıkarımdır.
Okullarda mescidler kesinlikle fazlalık değil bulunması zaruridir ve geç te olsa verilmiş bir haktır.
Okuldaki mescidden zor yetişiyoruz dışarıdaki camiden nasıl yetişiriz derse.
Konu çarpıtılarak başka yerlere çekilmiş.
 
Öncelikle fikrimi belirteyim laboratuvarın kapatılmasını istemem ki özellikle bt sınıflarının ama fotograflardakı durum mescıd ıle alakalı degıl gıbı geldı. Sanki öğretmenler kendilerine rahat bir ortam kurmuşlar. Kullanılmadığını düşündükleri yere halı atılmış masa konularak, kahvaltıların yapıldığı yemeklerin yendiği bir ortam haline dönüştürülmüş gibi duruyor.
Her ne olursa olsun yapılmaması gereken bir durum. Okullarda mescid yapılacak bir çok yeri bulunuyor. Yeterki insanlar biraz beyinlerini çalıştırmayı denemeliler.
 
Görsel Sanatlar, Fen ve Teknoloji, Müzik atölyeleri olsun okullarda.
Çocukların soyunma odaları ve kış ayında etkinlik yapabilecekleri salonları olsun; tabi toplantı yapabileceğimiz salonlarda.
İbadet için Mescidimiz de olsun. Bu ülke talihsiz süreçlerden bu noktaya geldi.

Ama gelin görün ki ne branşımın adını tabelaya doğru yazabilmişler, ne de 20 metrekarelik başka bir yere yapabilecekleri Mescid için bozdukları BT Sınıfını yemek salonu ve depodan çok da öteye götürememişler. Zıkkım olsun o yedikleri, ne diyim !

Bu arada bu başlığa yorum yazan arkadaşımız:
"şunuda anlamakta da fayda var bilgisayar öğretmenine de ihtiyaç yok. anlayın artık. bilgisayar dersi artık temel kullanım vs öğretme özelliğini kaybetmiştir. belirli bir alanda birşey öğrenmek, uzmanlaşmak isteyen kim var ise başvuru dahilinde eğitime alınmalıdır. Artık memleketimizin bireylerine HERŞEYİ öğretmekten vazgeçmeliyiz." demiş.

Okulda herşeyi öğretme faslı çoktan bitti. Bizler özellikle trend uygulamaları ve çağın becerilerini kazandırmak için planlarımızı ve ders içeriklerimizi güncelliyoruz. Kütahya'da, Bolu'da, Ankara'da PAİNT mi anlatılacak zannediyorsunuz siz. Okuluna bilişimci atandıktan sonra "nedir isteğin kardeşim?" diye odasına bir kez uğrayıp selamlaşmayan meslektaşların(öğretmen de denilemez ya bunlara neyse...) burada "branşınız bitti!" demeye hakkı yok. Önce gelsin bir saat dersimizi dinlesin, konuları görsün; sonra ahkam kessin !

Başvuru dahilinde eğitime alınacakmış...
 
okulda bt sınıfı da olmalı mescitte olmalı mescit yapılırken bt sınıfı yok edilmeden yapılmamalı
 
hiç şaşırmadım burası TÜRKİYE ne zaman nerede ne olacağını kşmse bilmez...
 
Üzüldüm açıkçası. Ne hallere geliyor. Strach, arduino, raspberry ile yapilanlari dusundugumde aklima diger ulkeleri ne asamada oldugu daha cok aklima gelir oldu. Satranç ve kodlama gibi onemli basat derslerin ulkemizde ilkogretimden itibaren verilmasi gerekmez mi. Saygilar.

GT-I9300 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Garantisi birkaç yıl sonra bitecek olan Etkileşimli Tahtaların sonu ne olacak acaba? En azından şimdilik garanti kapsamında tamir edilip kullanılabiliyor. Garanti süresi bitince hepten gözden düşer bunlar da BT sınıfları gibi.
 
E tabikide garantisi bitince killarini bile kipirdatmazlar zaten o garanti bitince okul onlarin kullanimini kisitlar buyuk bir ihtimal bencr bu tahtalari koycaklarina ilk okuldan itibaren programlama derslero koysalar ve bt siniflarini daha gelismis yapsalar bizim bolumumuz gelisirdi
 
Asıl sorun o okulda Bilişim Teknolojileri öğretmeninin olmayışıdır. Öğretmen olsa orasını güzel bir bt sınıfına çevirir. O okula bt öğretmeni atandığı an orası tekrar bt sınıfı olur merak etmeyin. Öğretmeni olmayan bt sınıfları da tamamen harabeye dönüyor. Elbette mescid olmalı okullarımızda. Ama bunun yeri bt sınıfı olmamalı.
 
Bu fotograf trajikomik bir fotoğraf... Ben de namaz kılan birisiyim. bizim okulda küçük bi oda var. Mescid yapmışlar. Gayet de işimizi görüyor. o kadar büyük yeri niye mescid yapmışlar işin garip tarafı :? Bu arada hocam orayı sadece mescid değil aynı zamanda yemekhane de yapmışlar :scared:
Okulumda öğretmenler odasında otururken öğrenciler bilgisayar ile bişeyler yapmaya çalışıyorlardı. Beni gördüler. Hocam bu yazdığımızı nasıl yazıcıya göndereceğiz diye sordular. Şaka yapıyosunuz değilmi dedim. Yok hocam bilmiyoruz dediler.. Gittim yaptım. Öğrenciler biliyo, bu derse gerek yok diyenlere sesleniyorum: ANLATTIĞIM BU 8. SINIF ÖĞRENCİLERİ, TÜRKİYENİN MERKEZİNDE EĞİTİM DÜZEYİ İYİ OLAN BİR OKULDA OKUYAN ÖĞRENCİLER.. BU KADAR BASİT BİR ŞEYİ BİLE BİLMİYORLARSA BİLİŞİM DERSİNE İHTİYAÇ YOK DİYENİN AKLINDAN ŞÜPHE EDERİM. :verymad:
Ha diyelim ki temel şeyleri bildi. Bilişim dünyası bir okyanustur. Öğrenmeleri lazım, öğretmek lazım... Ne deyim ki Allah akıl fikir versin
 
Cevap yazmak için giriş yap yada kayıt ol.
Geri
Üst