Törene katılmak zorunda mıyız ?

Kodla Büyü
mesut_steel

mesut_steel

Seçkin Üye
Seçkin Üye
Mesajlar
666
Pazartesi girişte ve Cuma günü çıkışta yapılan İstiklal Marşı törenlerini tenzih ediyorum..

Bunun dışındaki her sabah yapılan öğrencilerin içeri alınmadan önce sırada bekletildiği törene katılmak zorunda mıyız? Mevzuatta yeri var mı? Müdür kızma potansiyeli olan konuşmalar yapmaya başladı da, sağlam bir bilgiye ulaşabilirsem ya dik duracağım karşısında yada tıpış tıpış her sabah ineceğim törene :!:
 
bizde ders 08.30 da başlıyor hocam. 08,20 de o günün nöbetçi öğretmeni ile idarecilerden biri geliyor çocukları içeri alıyorlar. Bende kendi okulumda btr olduğum için nöbetim olmuyor bende 08,30 da okulda olacak şekilde geliyorum. Bizim okulda böyle ama diğer okullarda nasıldır bilemiyorum. Bazı okullar sadece pazartesi ve cuma günü giriş çıkış olarak yapıyorlarmış.
 
Her şube öğretmeni sınıf başında bulunmak zorunda mı yani her sabah, altı ustu içeri girmeleri gerek, bunun için de sizin yaptığınız gibi bir idareci bir nöbetçi öğretmen makul, yeterli, tüm öğretmenleri aşağı indirmeyi anlamlı bulmuyorum açıkçası.. Ama resmi dayanak yönünü de bilmiyorum işte hocam..
 
hocam bu durumun net bir belgesi yok. yapılan tören bayrak töreni değil, ulusal ve resmi bayram töreni değil. müdür bunu dayatabilir mi bilmiyorum :?:
bayrak törenleri için;
MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI BAYRAK TÖRENLERİ YÖNERGESİ
Amaç

MADDE 1 - (1) Bu Yönergenin amacı; Bakanlığa bağlı her derece ve türdeki resmî/özel örgün eğitim okul/kurumları ile şartları uygun olan yaygın eğitim kurumlarında Ulusal Bayram, resmî bayram, dinî bayram, genel tatil, yılbaşı tatili, Atatürk günleri, mahallî kurtuluş günleri; hafta tatili başında ve bitişinde, ders yılının açılış ve kapanışı ile 10 Kasım'da yapılan bayrak törenlerinin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

Kapsam

MADDE 2 – (1) Bu Yönerge, Bakanlığa bağlı her derece ve türdeki resmî/özel örgün eğitim okul/kurumları ile şartları uygun olan yaygın eğitim kurumlarında Ulusal Bayram, resmî bayram, dinî bayram, genel tatil, yılbaşı tatili, Atatürk günleri, tarihî günler, mahallî kurtuluş günleri, hafta tatili başında ve bitişinde, ders yılının açılış ve kapanışı ile 10 Kasım'da yapılan bayrak törenlerinin uygulanışına ilişkin usul ve esaslarla görev, yetki ve sorumlulukları kapsar.
Genişletmek için tıkla ...
ULUSAL VE RESMÎ BAYRAMLARDA
YAPILACAK TÖRENLER YÖNETMELİĞİ nde ise;
Amaç

Madde 1-

1. Bayramların anlam ve önemine uygun olarak coşku ile kutlanmasını sağlamak ve böylece Büyük Atatürk'e ve ilkelerine bağlılığı geliştirmek ve Ulusal birliği pekiştirmek,

2. Ulusal ve Resmî Bayramlarda yapılacak törenleri düzenlemek, bütün koordinatör kuruluş ve Bakanlıkları belirlemek, resmî ve özel kuruluşların bu konuyla ilgili hizmetlerinde birlik ve beraberliği sağlamak,

3. Kuruluş ve Bakanlıkların törenlerle ilgili düzenlemelerine dayanak olacak esasları belirlemektir

Kapsam

Madde 2- 17/03/1981 tarih ve 2429 sayılı "Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun"da yazılı, Cumhuriyet Bayramı, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı ile Zafer Bayramı kutlama törenlerini düzenlemek ve yürütmekle görevli bütün Resmî ve Özel Kurum ve Kuruluşların faaliyetlerini kapsar.
Genişletmek için tıkla ...
 
bizim okulda da nöbetçi öğretmen ve idareciler içeriye alıyor isteyen öğretmenler odasında oluyor isteyen geç geliyor. Ama okulunuz büyük ve sorunlu bir okulsa yani sıraya geçirmek öğrencileri zorsa belki müdür o yüzden istemiş olabilir bu durumu hocam
 
Ders zili çalana kadar nöbetçi öğretmen dışındaki öğretmenlerin sırada durmasına gerek yok.Öğretmenin görevi ders zili çaldıktan sonra başlar.
 
böyle bir durum olamaz,sabah ilk saatim boşsa beni törene nasıl getirtecek,nöbetçi öğretmenlerin öğrencileri okula alıyorlar,önceki müdürde sadece idare alıyordu.
 
Okulumuzda Pazartesi ve Cuma istiklal marşı, birde özel anma ve kutlama günleri tören olur. Onun dışında öğrenciler sabahları bahçede toplanmaz.
 
Öğretmenin pazartesi ilk saat dersi,cuma son saat dersi olduğu ve geçerli bir nedeni olmadığı sürece törenlere katılmak zorundadırlar. bunlar ve resmi törenler dışında öğrencileri toplama kararı öğretmenler kurulunda alınır ve bu karar alındıysa uyulmak zorundadır.
 
mesut_steel' Alıntı:
Teşekkür ediyorum hocalarım, bir de bunu müdüre anlatalım bakalım anlayacak mı :!:
Genişletmek için tıkla ...

Hocam eğer öğrencilere her sabah fırça atan biriyse anlama ihtimali zor. Bence hiç uğraşma. Atışmaya gelmez değmez.
 
bizim okulda ortam çok güzel ve idare anlayışlı olduğu için her sabah sınıfımın başında bekliyorum.

Hem öğrenciler açısından hem de okul düzeni açısından iyi olduğunu düşünüyorum.

Şahsi fikrim de böyle olması gerekir. Herşey yasa yönetmelik değil.

Söz meclisten dışarı ama bazen bu "dersime girerim çıkarım, işime bakarım" mantığı bana yanlış geliyor
 
Diyavol' Alıntı:
Öğretmenin pazartesi ilk saat dersi,cuma son saat dersi olduğu ve geçerli bir nedeni olmadığı sürece törenlere katılmak zorundadırlar. bunlar ve resmi törenler dışında öğrencileri toplama kararı öğretmenler kurulunda alınır ve bu karar alındıysa uyulmak zorundadır.
Genişletmek için tıkla ...

Öğretmenler kurulunda böyle bir karar almadık hocam. Yeni atanan müdürlerden kendisi, otorite kurma derdinde şu an, bugün mesela Hafize Ana Zili ile öğretmenler odasına girdi, ve zil çaldı arkadaşlar diye iğneli bir cümle kurdu (henüz öğretmenler zili yeni çalmışken, öyle 5-10 dk geçtikten sonra falan değil), ve herkesin çıkmasını bekledi, dersim boş olduğu için ben çıkmadım, gözüme baktı, ardından panodaki ders programına bakıp kontrol etti, gerçekten dersimin boş olduğunu görünce bir şey söyleyemeden çıktı.

kafkas' Alıntı:
bizim okulda ortam çok güzel ve idare anlayışlı olduğu için her sabah sınıfımın başında bekliyorum.

Hem öğrenciler açısından hem de okul düzeni açısından iyi olduğunu düşünüyorum.

Şahsi fikrim de böyle olması gerekir. Herşey yasa yönetmelik değil.

Söz meclisten dışarı ama bazen bu "dersime girerim çıkarım, işime bakarım" mantığı bana yanlış geliyor
Genişletmek için tıkla ...

Hocam amacımız elbette bu değil, ama müdür mantalitesi sadece saatinde gir saatinde çık, onun dışındakiler beni alakadar etmez şeklinde. Hepimiz teneffüslerde de öğrenci soruları ile ilgileniyoruzdur, ders saati doldu deyip kimseyi geri çevirmiyoruz, ama beyefendideki yaklaşım bu olunca insan ister istemez cephe alıyor..
 
Diyavol' Alıntı:
Öğretmenin pazartesi ilk saat dersi,cuma son saat dersi olduğu ve geçerli bir nedeni olmadığı sürece törenlere katılmak zorundadırlar. bunlar ve resmi törenler dışında öğrencileri toplama kararı öğretmenler kurulunda alınır ve bu karar alındıysa uyulmak zorundadır.
Genişletmek için tıkla ...
..
+1
sene başı öğretmenler kurulunda karar verilir.
bu yönde bir karar alınmadıkça nöbetçi müdür yardımcısı ve nöbetçi öğretmenler iner sadece
 
ben olsam böyle bir nedenden müdürle tartışmazdım, kesin olarak yönetmeliğe aykırı bir görev vermediği, yada onurunu gururunu kıracak bir görev vermediği sürece müdürle tartışmaya girmeyin, size saygısızlık yapmadığı sürece müdüre saygı göstererek okul ile ilgili verdiği görevleri yapınız.
 
Hocam bizde tartışma taraftarı değiliz, 6 müdürle çalıştım hiç birinde böyle tutum görmedim.. ama kendi sigara içerken öğretmenlere sigara yasak deyip sigara odasını kapatan, hazirana kadar her salı perşembe 3-5 arası toplantı yapma belgesi imzalatan, ders saati 24 olan öğretmenin boş günü vardı, hepsini doldurdu, nöbetlerde şerh metninin üstünü karalıyor mesela, sözde demokratik, kendi tanıdığı hocaya kıyak ders programı için kadroluların sınıflarını değiştiriyor, daha bir dünya şey var da , bunlar sadece birkaç gün için aklıma gelenler.. Gel de tartışmamak için her şeye tamam de..
 
Bende müdür vekiliyim. 240 öğrencimiz var. Her öğretmen sabahleyin çocukların başında durmasını istiyorum. Onları içeri ben alıyorum ve dersi yoksa zorunlu tutmadım. Şuanda öğretmenler memnun. Disiplin açısından gayet güzelde oluyor. Sorunsuz gidiyor. Eğer müdür size hakaret ediyorsa size saygısızlık ediyorsa hakkınızı arayın derim. Yoksa bence demeyin derim.
 
mesut_steel' Alıntı:
Hocam bizde tartışma taraftarı değiliz, 6 müdürle çalıştım hiç birinde böyle tutum görmedim.. ama kendi sigara içerken öğretmenlere sigara yasak deyip sigara odasını kapatan, hazirana kadar her salı perşembe 3-5 arası toplantı yapma belgesi imzalatan, ders saati 24 olan öğretmenin boş günü vardı, hepsini doldurdu, nöbetlerde şerh metninin üstünü karalıyor mesela, sözde demokratik, kendi tanıdığı hocaya kıyak ders programı için kadroluların sınıflarını değiştiriyor, daha bir dünya şey var da , bunlar sadece birkaç gün için aklıma gelenler.. Gel de tartışmamak için her şeye tamam de..
Genişletmek için tıkla ...
herkes kendi hakkını savunsun hocam, müdür kendisi ne isterse onu yapar, ha yaptıkları ne zaman kime dokunursa o hakkını arayacak, eğer birine torpil yaptığını düşünüyorsan gidersin bu konuyu konuşursun, ama müdürün disiplin için aldığı kararları yargılarsan bir süre sonra oklar sana döner, kaybedeceğin bir savaşa girme bir dost tavsiyesi. :)
 
Müdür bu yönde bir emir verdiğinde yapmak zorundasınız. Öğretmenler kurulu kararına gerek yok. Bizde sadece nöbetçi öğretmenlere zorunlu bu görev.
 
Sözlü verilen emri yazılı olarak ister. Yazılı emir verirken bu emre dayanak gösterecektir. Sizde buna göre itiraz edersiniz. Ben olsam asiyim böyle konularda sabahları fln katılmazdım.
 
hastasıyız dede' Alıntı:
ben olsam böyle bir nedenden müdürle tartışmazdım, kesin olarak yönetmeliğe aykırı bir görev vermediği, yada onurunu gururunu kıracak bir görev vermediği sürece müdürle tartışmaya girmeyin, size saygısızlık yapmadığı sürece müdüre saygı göstererek okul ile ilgili verdiği görevleri yapınız.
Genişletmek için tıkla ...

Hocam bizler kimseyle kankilik yapmak, iyi geçinmek zorunda değiliz, görevimiz yapmak zorunda olduğumuz işleri yapmak, ekstrası gönülden gelirse ortam müsaitse olur ya da olmaz.. Rahatsızlık veren bir durum varsa onur gururu kıran ya da kırmayan farketmez tartışmak gerekiyorsa tartışılır da.. Müdürün okulun idari amiridir patronu değil.
 
the_korsan' Alıntı:
hastasıyız dede' Alıntı:
ben olsam böyle bir nedenden müdürle tartışmazdım, kesin olarak yönetmeliğe aykırı bir görev vermediği, yada onurunu gururunu kıracak bir görev vermediği sürece müdürle tartışmaya girmeyin, size saygısızlık yapmadığı sürece müdüre saygı göstererek okul ile ilgili verdiği görevleri yapınız.
Genişletmek için tıkla ...

Hocam bizler kimseyle kankilik yapmak, iyi geçinmek zorunda değiliz, görevimiz yapmak zorunda olduğumuz işleri yapmak, ekstrası gönülden gelirse ortam müsaitse olur ya da olmaz.. Rahatsızlık veren bir durum varsa onur gururu kıran ya da kırmayan farketmez tartışmak gerekiyorsa tartışılır da.. Müdürün okulun idari amiridir patronu değil.
Genişletmek için tıkla ...
ben kankilik yapalım diye yazdığımı hatırlamıyorum, sadece eğer müdürle savaşa gireceksen değecek bir konu olsun diyorum, müdürün çok yetkisi var o da yetmiyor müdür hakkında açılan soruşturmalar el altından sümen ediliyor, bizim hakkımıza açılanlar ise okuldan gönderilmekle sonuçlanıyor, tartışmak kolay iş ama sonunda boynunu büküp okuldan postalanırsan verdiğin mücadele boşa gider.
 
İnsanın sabrını zorluyorlar ama , öğretmeniz biz , öğrencisi değil, zille beraber öğretmenler odasına dalmak nedir, "öğrenci zili çaldı, öğretmen zili de çaldı, eeeeee " deyip ortalıkta gezinmek nedir ya.. Bu kadar mı işsiz bu adam ki dakika tutup başımızda bekliyor.. Böyle tutumu olan birinin söylediklerini yapasım gelmiyor.. Sabah sabah sırada beklemek zorunda mıyım ben bu adam istiyor diye, beni boş ver öğrencilerin ne işi var o soğukta dışarda , madem o kadar dakikadan dem vuruyor, sabah ilk ders tören yaptığı için 10 dk geç başlıyor, bu ne çelişkidir..
 
Toplantıda karar defterine yazılmışsa evet; lakin benim okulda tıfıl öğretmenler baktım çıkmıyor inmiyor ben de aynısını yapıyorum.Okulun nöbetçi öğretmeni nöbetçi idarecisi var.İlgilenmiyorum bu işlerle eskiden andımız okunurdu artık gereksiz.Yağmur fırtınalı havada idareciye bile sormam kendim karar alırım nöbetçiysem direk çocukları sınıfa alırım.
 
Not : Bizim kimse kimseyi zorlamıyor.

Ama ben LİSELERDE uygulanması taraftarıyım. Malum yönetmelikler sayesinde öğrencilerde disiplin denilen şeyden eser kalmadı. Diyeceksiniz ki disiplin sırayla mı olur. EVET disiplin bir bütündür.
- Öğrencinin kıyafeti de buna dahildir
- Saçı sakalı da
- Törenlerde sıra olup konuşmaları saygı ile dinlemeleri de (saygı kişiye değil o konuşmayı yapan yöneticinin / öğretmenin makamınadır)
- Cep telefonunu kullanması da

ve bu disiplini sağlamak sadece nöbetçi öğretmenlerin görevi değildir. Sonuçta o disiplinsizliğin ceremesini derslerinde sen de çekeceksin. o yüzden senin de taşın altına elini sokman gerekir. Zil çaldığında 5dk dışarıda bekleyip 1 bardak az çay içmek kimseye bişey kaybettirmez.
müdürün öğretmenler odasına girmesine gelince; bu konuda da çuvaldızı kendimize batırmamız gerekiyor. Eminim bir çoğumuzun okulunda öğretmenlerin %80 den fazlası (bazen BEN DAHİL) öğretmen zili çaldığında hala çaylarını içmeye devam ediyordur. Dolayısıyla bazen zaman kavramının hatırlatılmasın bir sakınca yok. Burda en önemli unsur ÜSLUP. Tüm bunları yaparken karşındakinin de bir öğretmen olduğunu unutmadan ve mümkün olduğunca kişileri rencide etmeden yapılması gerekir.
 
Söylediklerinizin bir çoğuna katılıyorum BaRBaRYaN Hocam, ama bizim okulumuzdaki disiplin sorununun her sabah yapılan tören sırasına katılmamaktan değil, idarenin hiç bir öğrenciye yaptırım uygulayamamasından kaynaklandığını düşünüyorum. Toplantıda özellikle belirtiyorlar. Disiplini bozan öğrencilerin tutanağını tutun bize getirin siz uğraşmayın biz halledelim diye. İyi güzel diyoruz, dediklerini yapıyoruz, tutanak ile geliyoruz, öğrenci çağrılıyor sınıftan, bir iki fırça, sonra sınıfa gönder. Sonuç, öğrenci galibiyeti. Öğrenciler artık tutanak sayılarıyla övünür oldular yani, "benim 8 tutanağım var, kimse bir şey yapamadı" diye hava atma konumundalar. İdarinin öğrenciye yaptırımının olmadığı yerde bana yaptırımının olması zoruma gidiyor açıkçası. Ve bu yüzden bir çok öğretmen cephe almış durumda okulda. Açıkçası tadımız kaçmaya başladı.

Zil dakikliği konusuna gelince. Evet çay içerek , öğrencilerin sınıflara toplanmasını bekleyerek, 2-3 dakka, hatta abartıyorum 5-10 dk geç giden öğretmen bile olsa, dersimizdeki kazanımı verebiliyorsak, öğrencilerin bütün sorularına cevap verebiliyorsak, zümrelerimizden geri kalmıyorsak görevimizi yerine getirmiş olmuyor muyuz. Çünkü dakiklik mantığında konu bi süre sonra şuraya gidiyor. "40 dakika sınıfta dur da, ne yapıyorsan yap, yeter ki vaktinde gir çık." Olay bu olmamalı. Biz çünkü teneffüslerde, okul dışında da öğrenci sorunlarıyla ilgilenmiyor muyuz, gelen öğrenciye hayır sadece ders saatinde cevap verebilirim teneffüsteyiz git sonra gel mi diyoruz. O yüzden dakiklik konusunda katı davranılması bana anlamsız geliyor. Ne biz ne de öğrenciler robot değiliz çünkü. Programlama çalıştırabiliriz ama programlanmış gibi çalışamayız ;)
 
Derse gec girme konusu onemli hocam. Sonuc olarak öğretmen derse giriş zili çaldığı anda sınıf size aittir, nöbetçi öğretmenin gorevi biter. Sinif ortamında olabilecek her türlü olumsuzluktan siz sorumlusunuz. Olay sadece dersin icerigini ve kazanimini vermek değil. Saygilar.
 
Hocam derslere geç girelim derdinde değilim. Bunu esnek göremeyen katı zihniyete karşıyım. Bir idare "40 dakika sınıfta bulunun, içerde ne yaptığınız beni ilgilendirmez" diyorsa benim gözümde bir eğitimci değeri kalmamıştır :!: Saygılar.
 
Cevap yazmak için giriş yap yada kayıt ol.
BBNET
Geri
Üst