Malatya da Ebitefo görevlendirmeleri neden iptal ediliyor?
- Konbuyu başlatan keantr
- Başlangıç tarihi
- Mesajlar
- 1,763
sanırım il milli eğitimde müd. yrd ile tartışmaları olmuş ebitefoların .ipt nedeni o olabilir.ben öyle duymuştum
Neden iptal edildiğini söyleyeyim diyecem ama...
Görevlendirmesi iptal edilen 4 eğitici formatörden biriyim. Tahmin edildiği gibi müdür yardımcısı vs. ile kavga ettiğimiz falan yok. Olaylar her kurumda gerçekleşen olaylardan farklı olmamakla birlikte, burda diğer taraflardan biri olmadığından detaya inmeyeceğim. Hakkımızın yendiğini düşünmekteyiz, aksini iddia eden olursa da tüm kanıtlarıyla burda tartışmaya hazırım. Ancak diğer taraftan biri burda olmadığı sürece, tek taraflı yazmak doğru ve hoş olmayacaktır. Şimdilik daha fazlasını söylemek beyhude bir serzeniş olur. Zaten fazlaca dallandırılıp budaklandırılacak bir mesele de değildir kanımca.
Umuyorum ve inanıyorum ki Eği-Tek detaylı bir mevzuat yayınlayarak tüm ebitefo ve bitefoların görevlerini ve haklarını koruyacaktır. Bu görevi eğer herhangi bir şekilde kötüye kullanan, işini çiftlik havasında sürdüren, keyfi hareket eden varsa önünü kesecek; işinin hakkını veren tüm formatörlerini de daha gayretli çalışmaya itecek takdirlerde bulunacaktır.
Ayrıca şunu da belirtmeliyim ki kimse Eği-Tek'in formatörlerine sahip çıkmadığını düşünmesin. Zira daha evvel ki dönemde de, 2008 yılı sınavı ile Malatya ilinde ebitefo olanların görevlendirilmesi yapılmak istenmemiş, bizzat Eğitek konuyla ilgilenerek görevlendirilmelerimizin yapılmasını sağlamıştı. Gene bizler için ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar. Onlara teşekkür ediyor ve bu vesile ile, kimseyle kavga ettiğimizden dolayı görevimize son verilmediğini, bilgilerinize sunuyorum.
Eğiticilik benim için güzel anılar ve tecrübelerle dolu hoş bir hatıra olarak kalacaktır. Görevdeki tüm formatörlere başarılar dilerim.
Görevlendirmesi iptal edilen 4 eğitici formatörden biriyim. Tahmin edildiği gibi müdür yardımcısı vs. ile kavga ettiğimiz falan yok. Olaylar her kurumda gerçekleşen olaylardan farklı olmamakla birlikte, burda diğer taraflardan biri olmadığından detaya inmeyeceğim. Hakkımızın yendiğini düşünmekteyiz, aksini iddia eden olursa da tüm kanıtlarıyla burda tartışmaya hazırım. Ancak diğer taraftan biri burda olmadığı sürece, tek taraflı yazmak doğru ve hoş olmayacaktır. Şimdilik daha fazlasını söylemek beyhude bir serzeniş olur. Zaten fazlaca dallandırılıp budaklandırılacak bir mesele de değildir kanımca.
Umuyorum ve inanıyorum ki Eği-Tek detaylı bir mevzuat yayınlayarak tüm ebitefo ve bitefoların görevlerini ve haklarını koruyacaktır. Bu görevi eğer herhangi bir şekilde kötüye kullanan, işini çiftlik havasında sürdüren, keyfi hareket eden varsa önünü kesecek; işinin hakkını veren tüm formatörlerini de daha gayretli çalışmaya itecek takdirlerde bulunacaktır.
Ayrıca şunu da belirtmeliyim ki kimse Eği-Tek'in formatörlerine sahip çıkmadığını düşünmesin. Zira daha evvel ki dönemde de, 2008 yılı sınavı ile Malatya ilinde ebitefo olanların görevlendirilmesi yapılmak istenmemiş, bizzat Eğitek konuyla ilgilenerek görevlendirilmelerimizin yapılmasını sağlamıştı. Gene bizler için ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar. Onlara teşekkür ediyor ve bu vesile ile, kimseyle kavga ettiğimizden dolayı görevimize son verilmediğini, bilgilerinize sunuyorum.
Eğiticilik benim için güzel anılar ve tecrübelerle dolu hoş bir hatıra olarak kalacaktır. Görevdeki tüm formatörlere başarılar dilerim.
- Mesajlar
- 1,730
arkadaşlar bu işler öyle görevlendirmeyle olursa zaten olacağı bu. Ağzınızla kuş tutsanız sizinle işleri kalmadıklarını düşündüklerinde yol vermeye çalışırlar bazı insanlar. Sınav kazanan insanların bazı hakları olması gerekirken nedense pek çok durumda mağduruz. Görev bıraktırılan tüm arkadaşlara öğretmenlik hayatlarında başarılar dilerim. Değerleri eminim yokluklarında anlaşılacaktır.
Malatya ilinde görev yapmakta olan Eğitici Bilişim Teknolojileri Formatör Öğretmenlerinden 4 tanesinin görevi, “Beşeri ilişkilere ve görevin gerektirdiği vasıflara sahip olmadıkları" gerekçesi ile 2010 yılı ilk döneminde görevlendirilmelerine rağmen, 6. iş gününde görevleri iptal edilmiştir. Nereden mi biliyorum? Onlardan birisi de benim.
Bazı bilgileri paylaşmakta fayda görüyorum:
1. Görevi iptal edilen arkadaşlardan 2 tanesi yüksek lisans mezunudur, bir tanesi ise yüksek lisansını sürdürmektedir.
2. Bu arkadaşların tamamı görev yapmış oldukları süre içerisinde "Çok İyi = 90 ve üzeri" sicil notu ile ödüllendirilmişlerdir.
3. Görevi iptal edilen arkadaşlar Bakanlığımızın düzenlemiş olduğu birçok kursa katılmış, bu kursları başarı ile tamamlayarak kendi illerinde düzenlenen Hizmetiçi Eğitim Kurslarında defalarca eğitim görevlisi olarak görev almışlardır.
4. Bu arkadaşlardan iki tanesi "ileri derecede bilgisayar bildikleri" ifadesi aynen kullanılarak Valilikteki bazı projelerde görevlendirilmişlerdir.
5. Yapmış olduğu çalışmadan ötürü amirlerince "Teşekkür ve Takdir Belgeleri" ile ödüllendirilenler vardır.
6. ....
Bunları yazmamın nedeni görevdeki vasfımızı ilgilendirmesi ve hepsinin ispatının mümkün olmasıdır. Beşeri ilişkiler konusu her ne kadar sicil notlarının önemli bir bölümünü oluştursa da, bundan daha önemlisi kişilerin kanaatleridir. Bunu da beraber çalışmış olduğumuz ebitefolar, okullarda görevli olan formatör arkadaşlarımız, okul idarecilerimiz... bilmektedir. Bizler şunun farkındayız: Kamuoyunun vicdanı insanlar hakkında yargısını yapacak ve hükmünü verecektir...
"Beşeri ilişkilere ve görevin gerektirdiği vasıflara sahip olmadıkları" gerekçesi bizler için bir hakaret niteliği taşımaktadır. Haksızlığa uğradığımızı düşünüyoruz ve bu konuda gerekli mücadelemizi de veriyoruz. Bu noktada düşünülmesi gereken bir şey daha var: Bizler haksızlığa uğradığımızı düşünüyoruz da bütün bu olup bitenlere tanık olanlar ne düşünüyorlar?
Olaylara tanık olanların çoğu bu haksızlığın farkında olmalılar ki, düşüncelerini bizlerle paylaşıyorlar ama nedense hep susmayı tercih ediyorlar. Bu tavırları ne yazık ki bu haksızlığı yapanlara yaramıştır. Sessiz kalmaları -niyetleri bu olmasa dahi- haksızlığı yapanların tarafında oldukları gibi bir durumu ortaya çıkarmıştır. Bundan da ötesi, bu tavırları ile insanları bilgilendirmemiş, hakkımızı arayan bizlerin de "geçimsiz insan" olarak algılanmasına neden olmuştur.
Bir Hadis-i Şerifi ile konuyu bağlamak istiyorum: "Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır."
Bizler görev yapmış olduğumuz süre içerisinde yapılan haksız ve keyfi uygulamalar karşısında susmadık ve bundan dolayı da bugün bu olaylar vuku buldu. Bu güne kadar susmadığımız gibi bundan sonra da susmayacağımızı bilmenizi isteriz.
Sağlıcakla kalın…
Bazı bilgileri paylaşmakta fayda görüyorum:
1. Görevi iptal edilen arkadaşlardan 2 tanesi yüksek lisans mezunudur, bir tanesi ise yüksek lisansını sürdürmektedir.
2. Bu arkadaşların tamamı görev yapmış oldukları süre içerisinde "Çok İyi = 90 ve üzeri" sicil notu ile ödüllendirilmişlerdir.
3. Görevi iptal edilen arkadaşlar Bakanlığımızın düzenlemiş olduğu birçok kursa katılmış, bu kursları başarı ile tamamlayarak kendi illerinde düzenlenen Hizmetiçi Eğitim Kurslarında defalarca eğitim görevlisi olarak görev almışlardır.
4. Bu arkadaşlardan iki tanesi "ileri derecede bilgisayar bildikleri" ifadesi aynen kullanılarak Valilikteki bazı projelerde görevlendirilmişlerdir.
5. Yapmış olduğu çalışmadan ötürü amirlerince "Teşekkür ve Takdir Belgeleri" ile ödüllendirilenler vardır.
6. ....
Bunları yazmamın nedeni görevdeki vasfımızı ilgilendirmesi ve hepsinin ispatının mümkün olmasıdır. Beşeri ilişkiler konusu her ne kadar sicil notlarının önemli bir bölümünü oluştursa da, bundan daha önemlisi kişilerin kanaatleridir. Bunu da beraber çalışmış olduğumuz ebitefolar, okullarda görevli olan formatör arkadaşlarımız, okul idarecilerimiz... bilmektedir. Bizler şunun farkındayız: Kamuoyunun vicdanı insanlar hakkında yargısını yapacak ve hükmünü verecektir...
"Beşeri ilişkilere ve görevin gerektirdiği vasıflara sahip olmadıkları" gerekçesi bizler için bir hakaret niteliği taşımaktadır. Haksızlığa uğradığımızı düşünüyoruz ve bu konuda gerekli mücadelemizi de veriyoruz. Bu noktada düşünülmesi gereken bir şey daha var: Bizler haksızlığa uğradığımızı düşünüyoruz da bütün bu olup bitenlere tanık olanlar ne düşünüyorlar?
Olaylara tanık olanların çoğu bu haksızlığın farkında olmalılar ki, düşüncelerini bizlerle paylaşıyorlar ama nedense hep susmayı tercih ediyorlar. Bu tavırları ne yazık ki bu haksızlığı yapanlara yaramıştır. Sessiz kalmaları -niyetleri bu olmasa dahi- haksızlığı yapanların tarafında oldukları gibi bir durumu ortaya çıkarmıştır. Bundan da ötesi, bu tavırları ile insanları bilgilendirmemiş, hakkımızı arayan bizlerin de "geçimsiz insan" olarak algılanmasına neden olmuştur.
Bir Hadis-i Şerifi ile konuyu bağlamak istiyorum: "Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır."
Bizler görev yapmış olduğumuz süre içerisinde yapılan haksız ve keyfi uygulamalar karşısında susmadık ve bundan dolayı da bugün bu olaylar vuku buldu. Bu güne kadar susmadığımız gibi bundan sonra da susmayacağımızı bilmenizi isteriz.
Sağlıcakla kalın…
Selamualeykum. Arkadaslar mesaj basligi dikkatimi cekti ve konunun icerigi ile tum cevaplari okudum. Gunumuzde malesef insanlarin calisma azmi ya da basarisi degil de sahsi isine yararliligi ya da mani olurlugu goz onune alinmaktadir. Bir arkadasimizin da belirttigi gibi cikarlarina ters dusen bir etkenin adini olumsuzluk olarak degerlendirir ve gidermeyi gorev bilirler. Bunu en alt kademeden en ust kademeye bir zincirin halkasi gibi naksederler. Bazilari biyik altindan mirildanir ama bakarlar ki mevcut sisteme ters dusuyor ve birileri rahatsizliklarini oldukca net ifade ediyor; onlarin dogrularini ve savunduklarini nefislerine sunarak vicdanlarini rahatlatirlar. Yaradilisimizin gayesi nefsi islah ederek Allah a teslim etmek mi yoksa nefsi memnun etmek mi?
Toplumumuzu "bana dokunmayan yilan bin yasasin" deyimine uygun bir sekle sokma gayreti malesef meyvalarini vermektedir. Haksizliklar karsisinda susanlar o hatayi bizzat islemis gibidirler. Yanlisi (günahi) isleyenin uzuvlari kadar, sahit olan kisilerde mahserde sehadet edeceklerdir. Uyarida bulundularsa "Ey Rabbim bu kulun su kuluna karsi bir haksizlik yapti ve bende onu uyardim" diyecek ve Allah' in rizasina mazhar olacaklardir. Ama yok sessiz kaldilarsa Allah-u Teâla o kulundan magdur kisinin hakkini savunmadigi icin, onun sikintisini sikinti etmedigi icin hesap soracaktır. "Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir" buyuran Peygamber Efendimiz (S.A.V.) müslüman kardeşinin sıkıntısını paylaşmayı emrederek; görmezden, duymazdan, bilmezden gelmenin 'Allah Muhafaza' saflarimizdan ayrilacaginida acikca ifade belirtmistir.
Bugun nefsini tatmin etmeyi secenler unutmasinlar ki gelecek nesilde yasayacaklar da kendi nesilleri ve nefisleri olacaktir. Onlar kiyamette kendilerine sefaatci olacak ve amel defterini kapatmayacak birer mirasci olacaktir. Sen onlara iyi bir miras birakmazsan o sana ahir zaman icin ne birakabilir ki? Belki bu ulkeyi bugune getirenlere, bu sistemi bu hale donusturenlere beddua edecekler. Haksizda degiller. Kendi nefsime sunu soyleyeyim benim gecmisimde bu donguye katki saglayan biri varsa iki elim yakasinda olsun.. Ben bu olaya gerek sessiz kalarak gerek aktif rol oynayarak destek olursam Allah beni halk nazarinda mahcup etsin.
Patriğin Mektubu ....İhanet Mektubu *Belge*2
...................Türkleri maddeten ezmek ve yıkmak mümkün değildir.Çünkü Türkler çok sabırlı ve mukavemetli insanlardır.Gayet mağrurdurlar ve izzet-i nefis sahibidirler. Bu hasletleri de dinlerine bağlılıktan kadere rıza göstermelerinden, ananelerinin kuvvetinden,padişahlarına,kumandanlarına ve büyüklerine olan itaatlerinden gelmelidir.
...................Türkler zekidirler ve kendilerini müspet yolda sevk ve idare edecek reislere sahip oldukları müddetçe çalışkandırlar.Gayet kanaatkardırlar.Onların bu meziyetleri hatta kahramanlık ve şecaat duyguları da ananelerine olan bağlılıktan ahlaklarının sağlamlığından gelmektedir.
...................Türklerde evvela itaat duygusunu kırmak ve manevi bağlarını yok etmek,dini metanetlerini zaafa uğratmak icap eder.Bununda en kısa yolu milli ve manevi ananelerine uymayan harici fikirler ve davranışlara onları alıştırmaktır.
..................Türkler dış yardımı reddederler haysiyet duyguları buna manidir.Velev ki geçici bir süre için zahiri kuvvet ve kudret verse de Türkler dış yardıma alıştırılmalıdır.Maneviyatları sarsıldığı gün Türkleri kendilerinden şeklen çok kudretli,zahiren hakim kudretler önünde zafere götüren asıl kudretleri sarsılacak ve maddi vasıtaların üstünlüğü ile yıkmak mümkündür.Bu sebeple Osmanlı Devletini tasviye için mücerret olarak harp meydanında ki zaferi kafi değildir ve hatta sadece bu yolda yürümek Türklerin haysiyet ve vakarını tahrik edeceğinden hakikatlere nüfuz edebilmelerine sebep olabilir.Yapılacak olan Türklere bir şey hissettirmeden bünyelerindeki bu tahribi tamamlamaktır.
................Benim Osmanlı Devleti nezdinde vazifeli olduğum sırada bu teşhisler tamamen tecelli etti.
.............................FENER ORTODOKS RUM PATRİĞİ
.................................................. ..............................GİRİGORYUS
İsmail Tıkıroğlu
Iste arkadaslar bu belge ve hukumleri ortada... Aramiza nifak tohumlari serpistirerek bencilligi ve bananeciligi kazandirmak. Iste Türklerin belini bukmenin tek yolu... Ister herkese ne olacaksa bizede o olur diyip tasin altina bizde elimizi koymayalim, istersekte "Bir TÜRK dünyaya bedeldir" diyip tasin altina dusunmeksizin elimizi koyalim. Gun birlik ve kardeslik gunudur. Turkun Turkten Baska Dostu Olmadigi Gibi Baska Turkiye' de Yoktur..!
Saygı ve selamlarımı sunar, komsumun vebalinden Allah a siginirim. Allah nefislerimizi ve bizleri islah eylesin...
Toplumumuzu "bana dokunmayan yilan bin yasasin" deyimine uygun bir sekle sokma gayreti malesef meyvalarini vermektedir. Haksizliklar karsisinda susanlar o hatayi bizzat islemis gibidirler. Yanlisi (günahi) isleyenin uzuvlari kadar, sahit olan kisilerde mahserde sehadet edeceklerdir. Uyarida bulundularsa "Ey Rabbim bu kulun su kuluna karsi bir haksizlik yapti ve bende onu uyardim" diyecek ve Allah' in rizasina mazhar olacaklardir. Ama yok sessiz kaldilarsa Allah-u Teâla o kulundan magdur kisinin hakkini savunmadigi icin, onun sikintisini sikinti etmedigi icin hesap soracaktır. "Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir" buyuran Peygamber Efendimiz (S.A.V.) müslüman kardeşinin sıkıntısını paylaşmayı emrederek; görmezden, duymazdan, bilmezden gelmenin 'Allah Muhafaza' saflarimizdan ayrilacaginida acikca ifade belirtmistir.
Bugun nefsini tatmin etmeyi secenler unutmasinlar ki gelecek nesilde yasayacaklar da kendi nesilleri ve nefisleri olacaktir. Onlar kiyamette kendilerine sefaatci olacak ve amel defterini kapatmayacak birer mirasci olacaktir. Sen onlara iyi bir miras birakmazsan o sana ahir zaman icin ne birakabilir ki? Belki bu ulkeyi bugune getirenlere, bu sistemi bu hale donusturenlere beddua edecekler. Haksizda degiller. Kendi nefsime sunu soyleyeyim benim gecmisimde bu donguye katki saglayan biri varsa iki elim yakasinda olsun.. Ben bu olaya gerek sessiz kalarak gerek aktif rol oynayarak destek olursam Allah beni halk nazarinda mahcup etsin.
Patriğin Mektubu ....İhanet Mektubu *Belge*2
...................Türkleri maddeten ezmek ve yıkmak mümkün değildir.Çünkü Türkler çok sabırlı ve mukavemetli insanlardır.Gayet mağrurdurlar ve izzet-i nefis sahibidirler. Bu hasletleri de dinlerine bağlılıktan kadere rıza göstermelerinden, ananelerinin kuvvetinden,padişahlarına,kumandanlarına ve büyüklerine olan itaatlerinden gelmelidir.
...................Türkler zekidirler ve kendilerini müspet yolda sevk ve idare edecek reislere sahip oldukları müddetçe çalışkandırlar.Gayet kanaatkardırlar.Onların bu meziyetleri hatta kahramanlık ve şecaat duyguları da ananelerine olan bağlılıktan ahlaklarının sağlamlığından gelmektedir.
...................Türklerde evvela itaat duygusunu kırmak ve manevi bağlarını yok etmek,dini metanetlerini zaafa uğratmak icap eder.Bununda en kısa yolu milli ve manevi ananelerine uymayan harici fikirler ve davranışlara onları alıştırmaktır.
..................Türkler dış yardımı reddederler haysiyet duyguları buna manidir.Velev ki geçici bir süre için zahiri kuvvet ve kudret verse de Türkler dış yardıma alıştırılmalıdır.Maneviyatları sarsıldığı gün Türkleri kendilerinden şeklen çok kudretli,zahiren hakim kudretler önünde zafere götüren asıl kudretleri sarsılacak ve maddi vasıtaların üstünlüğü ile yıkmak mümkündür.Bu sebeple Osmanlı Devletini tasviye için mücerret olarak harp meydanında ki zaferi kafi değildir ve hatta sadece bu yolda yürümek Türklerin haysiyet ve vakarını tahrik edeceğinden hakikatlere nüfuz edebilmelerine sebep olabilir.Yapılacak olan Türklere bir şey hissettirmeden bünyelerindeki bu tahribi tamamlamaktır.
................Benim Osmanlı Devleti nezdinde vazifeli olduğum sırada bu teşhisler tamamen tecelli etti.
.............................FENER ORTODOKS RUM PATRİĞİ
.................................................. ..............................GİRİGORYUS
İsmail Tıkıroğlu
Iste arkadaslar bu belge ve hukumleri ortada... Aramiza nifak tohumlari serpistirerek bencilligi ve bananeciligi kazandirmak. Iste Türklerin belini bukmenin tek yolu... Ister herkese ne olacaksa bizede o olur diyip tasin altina bizde elimizi koymayalim, istersekte "Bir TÜRK dünyaya bedeldir" diyip tasin altina dusunmeksizin elimizi koyalim. Gun birlik ve kardeslik gunudur. Turkun Turkten Baska Dostu Olmadigi Gibi Baska Turkiye' de Yoktur..!
Saygı ve selamlarımı sunar, komsumun vebalinden Allah a siginirim. Allah nefislerimizi ve bizleri islah eylesin...
Şimdiden görevlendirmesi iptal edilen arkadaşlara geçmiş olsun diyorum. gerçekten çok üzücü bir durum.
Pavidus arkadaşın yazdığı iptal edilme sebebi gerçekten tam bir bomba. Helede karşılık yazdığı maddelerden sonra . Aslında mesleki yetersizliğe karşı bu kadar cümle sarf etmek bile gereksiz. Çünkü hepimiz öyle yada böyle kendimizi kanıtlayarak ebitefo olduk . En güzel kısmı ise mesleki yeterliliğimizi sorgulan kişilerin hayatlarında gördükleri en karmaşık programın excel olması bizi kahru perişan ediyor.
Beşeri ilşkilere sahip olmama durumuna gelirsek bunun resmi olarak iddia edilebilmesi için söz konusu arkadaşların hakkında, en azından çalışma ortamı içerisindeki hal ve hareketleri için daha önceden bir uyarı veya tutanak tutulmuş olması gerekirdi. Böyle olmadığına göre arkadaşlara kızmak gerekiyor.Canım kardeşim niye işinizi yapmaya odaklanıyorsunuz. biraz üstlerinizin bilgisayarlarındaki virüsleri temizleyinki , onlarında size karşı olan kurtları dökülsün , egosu tatmin olsun. Milli eğitime görevlendirilme şeklinizin şahsın hak etmesi şeklinde olduğunu unutsun .bu cümle biraz düşük oldu ama umarım derdimi anlata bildim.
Global arkadaşın yazdıklarına bir iki şey yazmasam dayanamayacağım. ilk parağrafı anladımda sonraki kısımların konu ile bağlantısını tam kavrayamadım.
Pavidus arkadaşın yazdığı iptal edilme sebebi gerçekten tam bir bomba. Helede karşılık yazdığı maddelerden sonra . Aslında mesleki yetersizliğe karşı bu kadar cümle sarf etmek bile gereksiz. Çünkü hepimiz öyle yada böyle kendimizi kanıtlayarak ebitefo olduk . En güzel kısmı ise mesleki yeterliliğimizi sorgulan kişilerin hayatlarında gördükleri en karmaşık programın excel olması bizi kahru perişan ediyor.
Beşeri ilşkilere sahip olmama durumuna gelirsek bunun resmi olarak iddia edilebilmesi için söz konusu arkadaşların hakkında, en azından çalışma ortamı içerisindeki hal ve hareketleri için daha önceden bir uyarı veya tutanak tutulmuş olması gerekirdi. Böyle olmadığına göre arkadaşlara kızmak gerekiyor.Canım kardeşim niye işinizi yapmaya odaklanıyorsunuz. biraz üstlerinizin bilgisayarlarındaki virüsleri temizleyinki , onlarında size karşı olan kurtları dökülsün , egosu tatmin olsun. Milli eğitime görevlendirilme şeklinizin şahsın hak etmesi şeklinde olduğunu unutsun .bu cümle biraz düşük oldu ama umarım derdimi anlata bildim.
Global arkadaşın yazdıklarına bir iki şey yazmasam dayanamayacağım. ilk parağrafı anladımda sonraki kısımların konu ile bağlantısını tam kavrayamadım.
- Mesajlar
- 1,763
ben bitefo olarak çok memnunum malatya ebitefolarda,ayrıca görüştügüm bir çok arkadaşta benim gibi aynı fikirde.çalışmalarınız malatyadaki okullara gerçekten katkı sağladı ve yol alındı bir çok konuda.
destek için örgütlenmek gerekiyorsa ben hazirim arkadaşlar..mail yolu ile tüm malataydaki formatörleri isterseniz örgütleyelim Malatya MEM deki bazı şahsiyetlerin ne oldugunu herkes biliyor.Geçmiş olsun.
destek için örgütlenmek gerekiyorsa ben hazirim arkadaşlar..mail yolu ile tüm malataydaki formatörleri isterseniz örgütleyelim Malatya MEM deki bazı şahsiyetlerin ne oldugunu herkes biliyor.Geçmiş olsun.
- Mesajlar
- 1,763
reber' Alıntı:
bende sizin imzanızı bu msjdan sonra neden degistiginizi ve şehir ismini neden kaldırdıgınızı merak ettim ve anlam veremedim..Siir'ten mi cekiniyorsunuzda sildiniz oradan :?:
Reber ben olaya başka bir açıdan yaklaştım. İlk paragrafta arkadaşlara hak verdim geri kalanında ise bu haksız suclamaları bildikleri halde sessiz kalanlara yüklenmek istedim. Belki birilerine vicdanı olduğunu hatırlatırız. "Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır" sözüne binayen yazdım. Bölümünüzle ya da mesleğinizle ilgili bilgim ve alakam yok ama neticede hak ve hukuktan yanayız her zaman ve her yerde.
esesim26
Aktif Üye
- Mesajlar
- 207
Malatya da çalıştığım süre içersinde eğitici formator arkadaşlarla çok güzel diyologumuz vardı. Ve hepside çok değerli insanlar bana göre. Burada problem İl Milli Eğitim deki idarecilerde sanırım. Kimler olduğunuda az çok tahmin ediyorum ama neyse. Eğitici Formator arkadaşalr adına üzüldüm gerçekten. Hangi arkadaşlar söz konusu arkadaşlar.. Özelden yazabilirmisiniz...
- Mesajlar
- 1,839
hiiiiiiç şaşarımadım
Üzülerek belirteyimki bunların olacağını ben bir ay evvelki mailimde eğiteke belirtmiştim.
http://www.bilgisayarbilisim.net/eg...ilacak-ama-bizim-ilcede-sorun-var-t34755.html
Sırada başka illerde olacak hele temmuz görevlendirmeleri gelsin göreceksiniz. İl ve ilçelerdaki amirlerimiz formatörleri eğitek içindeğilde kendileri için görevlendirilen kişiler olarak algılıyorlar artık.
Çok üzüldüm arkadaşlar adına . Umarım eğitek gerekli müdahaleyi yapar.
Üzülerek belirteyimki bunların olacağını ben bir ay evvelki mailimde eğiteke belirtmiştim.
http://www.bilgisayarbilisim.net/eg...ilacak-ama-bizim-ilcede-sorun-var-t34755.html
Sırada başka illerde olacak hele temmuz görevlendirmeleri gelsin göreceksiniz. İl ve ilçelerdaki amirlerimiz formatörleri eğitek içindeğilde kendileri için görevlendirilen kişiler olarak algılıyorlar artık.
Çok üzüldüm arkadaşlar adına . Umarım eğitek gerekli müdahaleyi yapar.
Aşağıdaki ,çoğu resmidir, web sitelerini de görevleri iptal edilen "vasıfsız" arkadaşlar yapmıştır:
http://darende.meb.gov.tr Darende İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü
http://battalgazi.meb.gov.tr/ilce/kurumlar.asp Battalgazi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü
Aşağıdaki okul şablonunu birçok ilköğretim kullanmakta.
http://sealpkilic.meb.k12.tr
http://www.formator.info Site şuan sorunlu gibi ama bir-iki yenileyince açılıyor, anca bu kadar yapabilmişler
uhaha:
http://darende.meb.gov.tr Darende İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü
http://battalgazi.meb.gov.tr/ilce/kurumlar.asp Battalgazi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü
Aşağıdaki okul şablonunu birçok ilköğretim kullanmakta.
http://sealpkilic.meb.k12.tr
http://www.formator.info Site şuan sorunlu gibi ama bir-iki yenileyince açılıyor, anca bu kadar yapabilmişler
uhaha:
- Mesajlar
- 1,763
PaviDus' Alıntı:
hocam böyle zamanlarda birlik beraberlik gerek diye düşünüyorum..ezdirmemek gerek bilişimciler olarak kendimizi
unutmayalım görevimizi yaptığımız sürece idarecilerin ve diğer branşların bize işi mutlaka düşecektir bir gün.kozumuzu iyi kullanmamız gerek
- Mesajlar
- 1,730
yrmypc' Alıntı:Aşağıdaki ,çoğu resmidir, web sitelerini de görevleri iptal edilen "vasıfsız" arkadaşlar yapmıştır:
http://darende.meb.gov.tr Darende İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü
http://battalgazi.meb.gov.tr/ilce/kurumlar.asp Battalgazi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü
Aşağıdaki okul şablonunu birçok ilköğretim kullanmakta.
http://sealpkilic.meb.k12.tr
http://www.formator.info Site şuan sorunlu gibi ama bir-iki yenileyince açılıyor, anca bu kadar yapabilmişler
Hocam arkadaşların gerçekten eline sağlık. Olayın sadece keyfi bir uygulama olduğu belli arkadaşların gayet donanımlı oldukları tartışılmaz. Memlekette benim adamım senin adamın zihniyeti yüzünden pek çok beyin bu şekilde kullanılamıyor veya yanlış kullanılıyor. Bugün bu arkadaşların başına gelen yarın diğer ebitefoların yani bizim başımıza gelebilir ve gelecektirde. Benim anlamadığım. Eğitek e görevlendirilmesi için gönderilen listenin altına imza atan amirler 5-6 gün sonra nasıl keyfi olarak görevlendirme iptal edebiliyorlar. ve bakanlıkta sormuyor mu ki " Kardeşim bu adamların görevlendirilmesi için sen imza atmadın mı şimdi daha 2 hafta olmadan yok vazgeçtim diyorsun. Benimle oyun mu oynuyorsun?"
Bence burada en büyük haksızlığı bu 4 arkadaş yaşıyor. Bu arakadaşları böyle bir keyfi bir sebepten görevlendirme iptallerinin olması bir ayıp. Ayıpın daha büyüğü görevlendirme için imza atanların anladığım kadarıyla 6 gün sonra yok sizi kandırdık der gibi görevlendirmelerini iptal etmeleri. Ya kardeşim adam 6 günde yeteneksizleşti yada 6 günde 4 ü birden ikili ilişkilerde problem mi teşkil eder oldu? Kim kime dumduma...
bilisim_turk
Üye
- Mesajlar
- 2
Görevi iptal edilen eğiticilerden biriyim.
Öncelikle bir buçuk yıl kadar görev yaptığım ilçe milli eğitim müdürlüklerinde;
İlçelerdeki kasaba ve köy okullarındaki idareci ve öğretmenlerine, göreve beraber gittiğimiz süreçlerde gecenin geç saatlerine kadar çalışmalarımın bitmesini bekleyen şoförlere, kendi yemediklerini, kendi sofralarında bulunmayanları bile benimle paylaşan köy muhtarlarına ve halkına,ilçe merkezine ulaşım problemi olduğu için evlerinde misafir eden öğretmen arkadaşlara ve hakkı geçen tüm herkesin haklarının helalliği benim en büyük kaygımdır.
Önlerine sunduğum projelerde benden manevi desteklerini esirgemeyen ve her zaman güvenen sayın kaymakamıma, ilçe milli eğitim müdürlerime, şube müdürlerime ve diğer tüm personele gerek kendi adıma sahip olduğum bilgi birikimini geliştirmem ve gerekse devletimin ve milletimin menfaati uğruna kullanabilme fırsatı sunduklarından dolayı minnettarım.
Hayatta her şey bir yana, insanın kendi vicdanıyla yüzleşmesi yeterlidir. 2 yıl boyunca görev yaptığımız süreç içersinde gecelerimiz uykusuz kalmıştır. Her yere, her soruna yetişebilmeye çalışmışızdır. En başta devleti düşünmüşüzdür. Devletin menfaatleri uğruna gerek maddi gerek manevi hiçbir şey gözümüze gelmemiştir. Çalışmalarımız her zaman takdir görmüş, kişiliğimiz ve diyaloglarımız saygı görmüştür. Dönüp bakıyoruz geriye ve kendimize şunu söyleyebiliyoruz. Evet bunları biz yapmışız. Bu yetiyor.
Şu var ki; görevlendirildiğimizin 5. İş günü beşeri ilişkiler ve görevin gerektirdiği vasıflara sahip olmadığı gibi bir gerekçe, şer olarak düşülmüş ve görevlerimiz iptal edilmiştir. Bu, ben ve görevi iptal edilen diğer arkadaşlar adına bizleri üzmüştür fakat hiçbir zaman küstürmeyecektir. Okullarımızdayız şu an ve asli görevimizi yerine getiriyoruz.Ve daha da önemlisi, hepimiz bu mesleğin daha başındayız. Daha yapacak çok iş var…
Bir EBİTEFO olarak görevim bitmiş olsa da, ilçe MEM adına devam eden proje çalışmalarımı tamamlayacağım. Ve artık önümüze baktığımızda, ben ve görevi iptal edilen diğer arkadaşlarım için, öğrencilerimiz ve okulumuz adına yapabileceklerimiz vardır.
Haksızlık karşısında müdahaleyi yapacak ilk kurum, insanın kendi vicdanıdır. Kendi vicdanım adına, yapabildiklerim, elimden gelenlerdi. Sahip olduğum bilgi birikimi ve bedensel olarak bünyemin kaldırabildikleri kadardı. Yapamadıklarım ve yapmak adına taahhütler verdiğim fakat fırsat olmayan tüm çalışmalar için, milli eğitim müdürlerimin, okul müdürlerimin, öğretmen arkadaşlarımın, ilçe ve kasaba halkının ve en başta tüm öğrencilerin haklarının helaline sığınıyorum…
Tüm bunlar uğruna çalışan tüm Formatör arkadaşlara ve BT öğretmenlerimize çalışmalarında kolaylıklar diliyorum. Okul gezilerinde, alnından terler akarken karşılaştığımız formatör arkadaşlara söyleyebilecek söz dahi bulamıyorum. Şunu da biliyoruz ki hepiniz, varlığınızda değil, yokluğunuzda anlaşılırsınız..Ne diyeyim… Rabb’ im her an yardımcınız olsun…
HERKES KENDİ VİCDANIYLA BAŞBAŞADIR…
Öncelikle bir buçuk yıl kadar görev yaptığım ilçe milli eğitim müdürlüklerinde;
İlçelerdeki kasaba ve köy okullarındaki idareci ve öğretmenlerine, göreve beraber gittiğimiz süreçlerde gecenin geç saatlerine kadar çalışmalarımın bitmesini bekleyen şoförlere, kendi yemediklerini, kendi sofralarında bulunmayanları bile benimle paylaşan köy muhtarlarına ve halkına,ilçe merkezine ulaşım problemi olduğu için evlerinde misafir eden öğretmen arkadaşlara ve hakkı geçen tüm herkesin haklarının helalliği benim en büyük kaygımdır.
Önlerine sunduğum projelerde benden manevi desteklerini esirgemeyen ve her zaman güvenen sayın kaymakamıma, ilçe milli eğitim müdürlerime, şube müdürlerime ve diğer tüm personele gerek kendi adıma sahip olduğum bilgi birikimini geliştirmem ve gerekse devletimin ve milletimin menfaati uğruna kullanabilme fırsatı sunduklarından dolayı minnettarım.
Hayatta her şey bir yana, insanın kendi vicdanıyla yüzleşmesi yeterlidir. 2 yıl boyunca görev yaptığımız süreç içersinde gecelerimiz uykusuz kalmıştır. Her yere, her soruna yetişebilmeye çalışmışızdır. En başta devleti düşünmüşüzdür. Devletin menfaatleri uğruna gerek maddi gerek manevi hiçbir şey gözümüze gelmemiştir. Çalışmalarımız her zaman takdir görmüş, kişiliğimiz ve diyaloglarımız saygı görmüştür. Dönüp bakıyoruz geriye ve kendimize şunu söyleyebiliyoruz. Evet bunları biz yapmışız. Bu yetiyor.
Şu var ki; görevlendirildiğimizin 5. İş günü beşeri ilişkiler ve görevin gerektirdiği vasıflara sahip olmadığı gibi bir gerekçe, şer olarak düşülmüş ve görevlerimiz iptal edilmiştir. Bu, ben ve görevi iptal edilen diğer arkadaşlar adına bizleri üzmüştür fakat hiçbir zaman küstürmeyecektir. Okullarımızdayız şu an ve asli görevimizi yerine getiriyoruz.Ve daha da önemlisi, hepimiz bu mesleğin daha başındayız. Daha yapacak çok iş var…
Bir EBİTEFO olarak görevim bitmiş olsa da, ilçe MEM adına devam eden proje çalışmalarımı tamamlayacağım. Ve artık önümüze baktığımızda, ben ve görevi iptal edilen diğer arkadaşlarım için, öğrencilerimiz ve okulumuz adına yapabileceklerimiz vardır.
Haksızlık karşısında müdahaleyi yapacak ilk kurum, insanın kendi vicdanıdır. Kendi vicdanım adına, yapabildiklerim, elimden gelenlerdi. Sahip olduğum bilgi birikimi ve bedensel olarak bünyemin kaldırabildikleri kadardı. Yapamadıklarım ve yapmak adına taahhütler verdiğim fakat fırsat olmayan tüm çalışmalar için, milli eğitim müdürlerimin, okul müdürlerimin, öğretmen arkadaşlarımın, ilçe ve kasaba halkının ve en başta tüm öğrencilerin haklarının helaline sığınıyorum…
Tüm bunlar uğruna çalışan tüm Formatör arkadaşlara ve BT öğretmenlerimize çalışmalarında kolaylıklar diliyorum. Okul gezilerinde, alnından terler akarken karşılaştığımız formatör arkadaşlara söyleyebilecek söz dahi bulamıyorum. Şunu da biliyoruz ki hepiniz, varlığınızda değil, yokluğunuzda anlaşılırsınız..Ne diyeyim… Rabb’ im her an yardımcınız olsun…
HERKES KENDİ VİCDANIYLA BAŞBAŞADIR…
bilisim_turk
Üye
- Mesajlar
- 2
Global' Alıntı:
Adamın Birine sormuşlar "başarının sırrı nedir?" diye;
- Başarının sırrı nedir bilmiyorum ama başarısızlığın sırrını söyleyebilirim..
Nedir demişler başarısızlığın sırrı;
- Herkesi memnun etmeye çalışmak...
Genelde tüm formatör öğretmenler olarak yakınılan bir durumdur.. Ne yaparsan yap yaranamamak... Geceleri uykusuz kalırken, giymeye bile kıyamadığınız takım elbiselerinizle o Lab da PC ler ve kablolar arasında çalışırken, ordan buraya tamirci çırağı gibi koştururken vs..vs..vs... çok da başarılı değiliz aslında.. Başarı çok da önemli değil o yüzden... Sizi başarı veya başarısızlığa götüren yoldaki, o azim, emek, sabır asıl başarıdır... Tüm emeklerin en değerli karşılığı öncelikle HAK katındadır.. Bu idrakla çalışmaya devam...
erdoganince
Aktif Üye
- Mesajlar
- 164
kesilikle haklısın hocam bence hak yerini bulacak. yazıklar olsun o şube müdürüne.... kişsel ve keyfi uygulamaları ile eğitime darbe vurduğunu farkında bile değil. halbuki bu bence türk eğitimine bi hainliktir. bide yeri gelince ahkam keser. ayıp şahsiyetine yakışıyormu ey AMİRİMİZ.bilisim_turk' Alıntı:
- Mesajlar
- 826
bt formatör öğretmen olarak, görevleri iptal olan Ebitefo arkadaşlar için üzüldüm.
O arkadaşların görevlerinin ehli kişiler (İl formatörü hariç) olduğunu biz biliyoruz. . Amirleri de biliyorlardır. Ama neden böyle yapmışlar, anlam veremiyorum.
Allahım bizleri görevimizin ehli eyle, amirlerimizi daha çok ehli eyle....
O arkadaşların görevlerinin ehli kişiler (İl formatörü hariç) olduğunu biz biliyoruz. . Amirleri de biliyorlardır. Ama neden böyle yapmışlar, anlam veremiyorum.
Allahım bizleri görevimizin ehli eyle, amirlerimizi daha çok ehli eyle....
Tüm problemlerin kökeninde personel gen. md. ve eğitek arasındaki çatışma var. Personel Gen. Md. nün başında öğretmenlikten gelmeyen,memurluktan bir şekilde oralara kadar gelebilen ve Eğitek tüm formatör görevlendirmelerinde kendisini bypass etmesini hazmedemeyen, öğretmenler sadece dersine girsin çıksın zihiniyetindeler. Personel Gen Md. nün illerdeki uzantıları olan atamalardan sorumlu idarecilerde işte böyle uygulamalar yapıyorlar. Allah basiret versin. Bir de Eğitek ebitefoların ve bitefoların sorunlarının çözümünde mevzuat noktasında nerdeyse hiç bir şey yap-a-mamıştır. Bu nedenle birileri istedikleri gibi yazılar gönderiyorlar.Personel in saçma sapan ekders görüşü, görevlendirmelerin iptal yazıları gibi
Hocam haklısınız. Bunlar keyfi uygulama yapıyorlar. Orada bir kaç arkadaş şirketi kurmuş istediği gibi iş yapmak istiyorlar. İlişiği kesilen Eğitici formatör arkadaşlara kesinlikle haksızlık yapılmış. Onlar kesinlikle bu işin ehli insanlar. Zaten sınavda almış olduğu puanla bunu kanıtlamışlardır. Bunun yanısıra bakın bi eğitici arkadaş sicil notlarınıda yayınlamış. Grafik hep yukarı doğru. İnşallah haksızlık biran önce giderilir. Şimdiden arkadaşlara geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Uzun bir aradan sonra merhabalar...!
18 Ocak 2010 Saat 18:34'de bir mesaj yazmıştım. Mesajın içerisinde geçen bir kısmı hatırlatmakta fayda var:
"Beşeri ilişkilere ve görevin gerektirdiği vasıflara sahip olmadıkları" gerekçesi bizler için bir hakaret niteliği taşımaktadır. Haksızlığa uğradığımızı düşünüyoruz ve bu konuda gerekli mücadelemizi de veriyoruz.
Görevlendirmesi iptal edilen ben ve 3 arkadaşım Malatya İdare Mahkemesine başvurduk ve dava lehimize sonuçlandı. Malatya İdare Mahkemesinin kararını birazdan paylaşacağım.
Bu süreçte bizlere destek olan tüm dostlarıma teşekkürü borç bilirim.
Saygılarımla...
18 Ocak 2010 Saat 18:34'de bir mesaj yazmıştım. Mesajın içerisinde geçen bir kısmı hatırlatmakta fayda var:
"Beşeri ilişkilere ve görevin gerektirdiği vasıflara sahip olmadıkları" gerekçesi bizler için bir hakaret niteliği taşımaktadır. Haksızlığa uğradığımızı düşünüyoruz ve bu konuda gerekli mücadelemizi de veriyoruz.
Görevlendirmesi iptal edilen ben ve 3 arkadaşım Malatya İdare Mahkemesine başvurduk ve dava lehimize sonuçlandı. Malatya İdare Mahkemesinin kararını birazdan paylaşacağım.
Bu süreçte bizlere destek olan tüm dostlarıma teşekkürü borç bilirim.
Saygılarımla...