eskiden büyüğe saygı vardı, öğretmen vardı karşılaşınca önümüzü iliklediğimiz, öğrenci vardı öğretmenine her daim saygı gösteren. İtibar vardı. Büyük hata yapmaz, küçük kusur işlemez hata - kusur olduğu zaman saygıyla üstü kapatılır. Cezalar bile dokunmazdı insana. Eskiden (biz çok görmedik ama) yokluk vardı yoklukta huzur vardı. Haddini bilme, yokluğa razı olma, küçük şeylerle mutlu olma vardı. Şimdi pek çok şey var. Bu pek çok şey bizi daha çok şeye muhtaç ediyor farkındayız veya değiliz. Şimdilerde eskiden insan ne kadar zengin olursa olsun elde edemeyeceği veya bulamayacağı şeyler vardı akıllı telefonlar, tabletler, sınırsız internet...
Hayatı kolaylaştıran bir sürü oyuncağa sahibiz. Oturduğumuz yerden dünyanın işini yapabiliyoruz. Ama sanki işlerimiz daha da çoğaldı, yetişmez oldu, her yana koşturmacalar hep bir acele bir türlü yetişmeyen işler. Stres diye bir şey icad oldu, eskiden herhalde bir derdi var derdik, konuşur, dinler, nasihat eder, söylenene uyar ve dertlerimizi çözmeye çalışırdık. Şimdi bu sözüm ona stres yüzünden türlü türlü hastalıklar çıktı.
Bilmiyorum ki eski mi iyiydi yoksa şimdi mi?