Şurada bilişimin adı geçmedi

Kodla Büyü

botecii00

Seçkin Üye
Seçkin Üye
Mesajlar
845
Şurada resim müzik beden ders saatlerinin arttırılması kararları alınırken bilişim dersinden bahseden olmadı:(
 
Seçmeli bile zor... matematik fen ve sosyal bilimleri dersleri'nden birer tane seçmeli derslerinden bahsedilmiş
 
:D aciktan ilahiyat mi okusak baksana bu girisle dkab dersleri haftada 10 saat olacak :puhaha:
 
Şuradan sonra branş icin feysbookda yada baska yerlerde verilen mucadeleyi anliyorum.insanlarin ekmek kapisi sonucta...ama benim şahsi gorusum; bu emekli olana kadar boyle gitmez...surekli değisiyor...lablar kapatiliyor aciliyor....klavuz kitap yok ders kitabi yok...az bucuk duzeldi artik notu var dedik hoop yine başa...
idare tarafindan kullanilan bi brans olmamizda cabası...ben ikinci uni ilkmat okuyorum 3ncu sinifim....herkesede iyi veya kotu baska bir alana emek verip gecmeyi tavsiye ederim....tabi bilisimi cok sevenleri bilemem...ama bu is boyle gitmez bundan cok eminim artik......
 
yakında teknoloj tasarım yada sınıfçılar gibi bilişim içinde açarlar bir alan değişikliği beden eğitimi güzel duruyor. alıştık nasılsa btr olup boş boş oturmaya... :)

yada mat çi olurum ek ders olayı ve kurs durumu var dimi.
 
uzak değil çok yakında ülkemizdede bilişimin önemi anlaşılacak bilişim dersi ilk okuldan itibaren verilmeye ve her kademede 4 saat zorunlu olarak eklenecek, bunun başka yolu yok zaten, ülkemiz en çok cari açığı bilişimden veriyor, eğer kalkınılmak isteniyorsa er yada geç bilişime ağırlık verileceğini anlayacaklardır, vu sizin gibi gemiyi ilk terkeden korkak fareler mücadele vermeden hakkınızdan ve ailenizin rızkınızdan ekmeğinizden vazgeçtiğiniz için kendinizden utanın, siz bir hiçsiniz, koskoca bir hiç.
 
hocam 5 6 7 ve 8 de 2 şer saat zorunlu olması şu anda ilk amacımız olmalı daha sonra bilişim sınıflarının kurulması veya mevcut labların yenilenmesi ama görüyorum ki bizde tam olarak ne istediğimizi bilmiyoruz he kafadan bir ses çıkıyor ve biz burda kaybediyoruz.
 
hastasıyız dede' Alıntı:
uzak değil çok yakında ülkemizdede bilişimin önemi anlaşılacak bilişim dersi ilk okuldan itibaren verilmeye ve her kademede 4 saat zorunlu olarak eklenecek, bunun başka yolu yok zaten, ülkemiz en çok cari açığı bilişimden veriyor, eğer kalkınılmak isteniyorsa er yada geç bilişime ağırlık verileceğini anlayacaklardır, vu sizin gibi gemiyi ilk terkeden korkak fareler mücadele vermeden hakkınızdan ve ailenizin rızkınızdan ekmeğinizden vazgeçtiğiniz için kendinizden utanın, siz bir hiçsiniz, koskoca bir hiç.
Biz, içimizden bazı arkadaşların formatörlük(yeni cafcalı adıyla BTR) aşkı alevlendiğinde kaybettik hocam. Şu sıralar eğitimci değiliz, adı öğretmen vasfı tekniker vari birşey oluverdik çıktık... Bende sizinle hem fikirim. Ancak, mücadeleyi bırakan arkadaşları ağır eleştirdiğinizi düşünüyorum. Bence onlardan çok eleştirilmesi gereken kişiler, öğretmenlik vasfını unutup kendini BTR aşkına kaptıranlardır. Çünkü; savunulacak bir dava varsa en çok içindekiler yıpratır...
 
Yine eğitim eksikliği diyecem
Orta yaşın üstünde kiler bilgisayardan anlamaz ya !
 
Normaldir bilişimcilerin de aklı bilişim eğitiminde değil osmanlıca olsun mu olmasın mı orda...
 
Yıpranma payı işi gerçek olursa 11 senem kaldı yaşasın emekli oluyorum.Bir gün bile durmam artık.Central Parkda köfte satacağım :mrgreen:
 
zulfikar1985' Alıntı:
hastasıyız dede' Alıntı:
uzak değil çok yakında ülkemizdede bilişimin önemi anlaşılacak bilişim dersi ilk okuldan itibaren verilmeye ve her kademede 4 saat zorunlu olarak eklenecek, bunun başka yolu yok zaten, ülkemiz en çok cari açığı bilişimden veriyor, eğer kalkınılmak isteniyorsa er yada geç bilişime ağırlık verileceğini anlayacaklardır, vu sizin gibi gemiyi ilk terkeden korkak fareler mücadele vermeden hakkınızdan ve ailenizin rızkınızdan ekmeğinizden vazgeçtiğiniz için kendinizden utanın, siz bir hiçsiniz, koskoca bir hiç.
Biz, içimizden bazı arkadaşların formatörlük(yeni cafcalı adıyla BTR) aşkı alevlendiğinde kaybettik hocam. Şu sıralar eğitimci değiliz, adı öğretmen vasfı tekniker vari birşey oluverdik çıktık... Bende sizinle hem fikirim. Ancak, mücadeleyi bırakan arkadaşları ağır eleştirdiğinizi düşünüyorum. Bence onlardan çok eleştirilmesi gereken kişiler, öğretmenlik vasfını unutup kendini BTR aşkına kaptıranlardır. Çünkü; savunulacak bir dava varsa en çok içindekiler yıpratır...
ben hiç ağır olduğunu düşünmüyorum hocam, mesele btr veya ders meselesi değil, kişilik meselesi, henüz hiçkimse bilişim dersini azaltmayı düşünmeden, arkadaşlar derslerini ekmeklerini emeklerini heba etmeye hazırlar, bu kadarda olmaz, ben kimseye gidelim şurayı yıkalım , eyem yapalım falanda demiyorum, ama bilişim dersinin neden alınmaması gerektiğini bu platformda bizlerin kanıtlaması gerekiyorki diğer insanları ikna edebilelim, hepimizin çoluğu çocuğu, ailesi var, ben kendim ve ailem için gerekirse buradaki korkak frelerlede mücadele ederim, mücadele etmeyeceklerse bile mücadele edecekmiş gibi yapsınlarda bu platformu takip edenler karşılarında bir güç olduğunu görsünler , kaldıki davamızda haklı iken bu korkaklığı, bu umursamazlığı, bu yenilmişliği, bu vazgeçmişliği anlamadım anlayamıyorum, hadi fiziksel mücadeleyi yapamayanları anlarımda en azından psikolojik mücadele verin, var olduğunuzu kanıtlayın...
 
hastasıyız dede' Alıntı:
uzak değil çok yakında ülkemizdede bilişimin önemi anlaşılacak bilişim dersi ilk okuldan itibaren verilmeye ve her kademede 4 saat zorunlu olarak eklenecek, bunun başka yolu yok zaten, ülkemiz en çok cari açığı bilişimden veriyor, eğer kalkınılmak isteniyorsa er yada geç bilişime ağırlık verileceğini anlayacaklardır, vu sizin gibi gemiyi ilk terkeden korkak fareler mücadele vermeden hakkınızdan ve ailenizin rızkınızdan ekmeğinizden vazgeçtiğiniz için kendinizden utanın, siz bir hiçsiniz, koskoca bir hiç.

Bekle onemi anlasilir bekle.hem sen kimin ne yasadiini ne biliyosun.
Tamirciyiz resmen tamirci ogretmen falan deil.seven umut edip bekleyenlere saygi duyuyorum cidden..ben tukendim.
tamirci olmak icin okumadim onca sene.kitabimi alip dersime girecegim ben inş...tornavidalarla akilli tahtalarla ugrasmak istemiyorum.
 
xyzabcmat' Alıntı:
hastasıyız dede' Alıntı:
uzak değil çok yakında ülkemizdede bilişimin önemi anlaşılacak bilişim dersi ilk okuldan itibaren verilmeye ve her kademede 4 saat zorunlu olarak eklenecek, bunun başka yolu yok zaten, ülkemiz en çok cari açığı bilişimden veriyor, eğer kalkınılmak isteniyorsa er yada geç bilişime ağırlık verileceğini anlayacaklardır, vu sizin gibi gemiyi ilk terkeden korkak fareler mücadele vermeden hakkınızdan ve ailenizin rızkınızdan ekmeğinizden vazgeçtiğiniz için kendinizden utanın, siz bir hiçsiniz, koskoca bir hiç.

Bekle onemi anlasilir bekle.hem sen kimin ne yasadiini ne biliyosun.
ramirciyiz resmen tamirci ogretmen falan deil.seven umut edip bekleyenlere saygi duyuyorum cidden..ben tukendim.
tamirci plmak icin okumadim onca sene.kitabimi alip dersime girecegim ben inş...tornavidalarla akilli tahtalarla ugrasmak istemiyorum.
mesela eski püskü bir araban olsa, sürekli sorun çıkartıyor, ben birün gelip artık bu araba benim hadi git işine esem, eminimki sen bu kafayla korkaklığından arabanı verir üstüne evini hediye edersin.
tekrar söylüyorum mesele tamir ders meselesi değil mesele kişilik meselesi.
 
şu anda branş olarak genç bir nesile sahibiz,
henüz idari kadrolardaki sayımız çok az
elimizi taşın altına koydukça olacak bazı şeyler, bugün biz göremesekde yeni gelecek arkadaşlara nasip olur belki, (belki emekliliğimize yakın bize de nasip olur)
bu idari kadrolara yerleşecek nesil biziz dolayısı ile bu zorluğu çekecek nesil biziz
biz bırakıp gidersek amannn banane benim rahatım bozulmasınla olmaz bu işler.
Birçok arkadaş ilde-ilçede görev almaktan çekiniyor.
git arkadaşım yorul, bir şekilde karar mekanizmalarının içinde yer almaya başla,
bir gün söyleyeceğin bir kelime yeter.
branş olarak buralar söz sahibi olabileceğimiz yerler yeterki oralarda söz almasını bilelim.
kaç tanemiz bu konuda proje üretiyor,
elbette bu konuda çalışan arkadaşlar da var ama görünen o ki genel görüş
benim dersim önemli birileri bana ders versin ben dersime gireyim çıkayım.
biraz sorumluluk alalım birilerinin bizim hakkımızda kararlar almasını beklemeyelim
karar alanların arasında olmadığımız sürece böyle sürünür gideriz.
(nacizane görüşlerim ve izlenimlerimdir Hakarete varmadığı sürece olumsuz eleştirilerde olabilir)
 
celikumit' Alıntı:
şu anda branş olarak genç bir nesile sahibiz,
henüz idari kadrolardaki sayımız çok az
elimizi taşın altına koydukça olacak bazı şeyler, bugün biz göremesekde yeni gelecek arkadaşlara nasip olur belki, (belki emekliliğimize yakın bize de nasip olur)
bu idari kadrolara yerleşecek nesil biziz dolayısı ile bu zorluğu çekecek nesil biziz
biz bırakıp gidersek amannn banane benim rahatım bozulmasınla olmaz bu işler.
Birçok arkadaş ilde-ilçede görev almaktan çekiniyor.
git arkadaşım yorul, bir şekilde karar mekanizmalarının içinde yer almaya başla,
bir gün söyleyeceğin bir kelime yeter.
branş olarak buralar söz sahibi olabileceğimiz yerler yeterki oralarda söz almasını bilelim.
kaç tanemiz bu konuda proje üretiyor,
elbette bu konuda çalışan arkadaşlar da var ama görünen o ki genel görüş
benim dersim önemli birileri bana ders versin ben dersime gireyim çıkayım.
biraz sorumluluk alalım birilerinin bizim hakkımızda kararlar almasını beklemeyelim
karar alanların arasında olmadığımız sürece böyle sürünür gideriz.
(nacizane görüşlerim ve izlenimlerimdir Hakarete varmadığı sürece olumsuz eleştirilerde olabilir)

yazdiklarinizi inanin takdir ettim.birileri tasin altina elini koymadikca hic bisey olmaz.ama bunun
icin istemek ve sevmek gerekir.ben eger bu bransi hala seviyor istiyor olsaydim bunlari yapmicak bir insan degilim
zaten bi mudurun bile aksama kadar istedigi bi ton seyi yapiyoruz.ama oyle bi noktaya gelindiki arrik ben bilgisayara dair hic birsey gormekde duymakda istemiyorum.cok farkli bir yere gelindi artik.bilisimci tanidiim bircok arkadasim ikinci uninin yollarini ariyor.mucadele verenlere saygi duyuyorum.insallah guzel sonuclar elde ederler
 
bizi böyle hakını savunmaktan aciz görürlerse niyetleri yoksada gelir dersimizi alırlar ben ondan korkuyorum, ve bukadar aciz olunursanız sizin yüzünüden bizde mağdur olacağız, arkadaşlar lütfen ve rica ile kendinizi düşünmüyorsanız zümrelerinizi düşünün ve artık karamsar yorumlar yazmayın, bunun yaradan çok zararı dokunacaktır bize.
 
İlk eyleme katılan sayılı bilişimciler denim. Başından beri dersten yanayım ama nedense zümrelerim çoğunluğu toplantılarda hep btr kadrosu fikrindeydiler. 30 yaşından sonra ikinci üniv sırf öğretmen olmayı sevdiğim için deniyorum.
 
celikumit' Alıntı:
şu anda branş olarak genç bir nesile sahibiz,
henüz idari kadrolardaki sayımız çok az
elimizi taşın altına koydukça olacak bazı şeyler, bugün biz göremesekde yeni gelecek arkadaşlara nasip olur belki, (belki emekliliğimize yakın bize de nasip olur)
bu idari kadrolara yerleşecek nesil biziz dolayısı ile bu zorluğu çekecek nesil biziz
biz bırakıp gidersek amannn banane benim rahatım bozulmasınla olmaz bu işler.
Birçok arkadaş ilde-ilçede görev almaktan çekiniyor.
git arkadaşım yorul, bir şekilde karar mekanizmalarının içinde yer almaya başla,
bir gün söyleyeceğin bir kelime yeter.
branş olarak buralar söz sahibi olabileceğimiz yerler yeterki oralarda söz almasını bilelim.
kaç tanemiz bu konuda proje üretiyor,
elbette bu konuda çalışan arkadaşlar da var ama görünen o ki genel görüş
benim dersim önemli birileri bana ders versin ben dersime gireyim çıkayım.
biraz sorumluluk alalım birilerinin bizim hakkımızda kararlar almasını beklemeyelim
karar alanların arasında olmadığımız sürece böyle sürünür gideriz.
(nacizane görüşlerim ve izlenimlerimdir Hakarete varmadığı sürece olumsuz eleştirilerde olabilir)

Hocama aynen katiliyorum bir çok arkadaş daha fazla yorulmamak daha az çalışmak için sorumluluktan kaciyor . derse girer cikarim yada BTR olur yatarim banane milletin derdi ile mi ugrasacagim seklinde pasif görevler peşinde,
Gel arkadas merkezi kurslara katil, eğiticiler artik BT mezunu arkadaşlar olsunlar diyorum, yok...
Şube mudurlugu yok, okul müdürlüğü yok
Sendika temsilciligi yok, yok, yok....
Biz bilisimciler tembeliz vesselam...
 
Sayın celikumit, dedikleriniz doğru fakat günümüzde karar mekanizmasının içinde yer almak, siyasi partiye yakınlıkla oluyor onun dışında mümkün görünmüyor. Herhangi bir siyasi partiye yakınlığım yok ama müdür atamalarında %90 'ın üzerinde Eğitim Bir Sen üyesi olduğu biliniyor, yine bunların müdür yardımcıları da yavaş yavaş EBS 'li olacak. Siyaset olmadan bir şube müdürü, ilçe milli eğitim müdürü, il milli eğitim müdürü, milli eğitim bakanı olmanız mümkün mü? CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk KOÇ 'un söylemleri doğruysa;
*Efkan Ala'nın erkek kardeşi Atıf Ala öğretmen iken Bakan kardeşinin torpilleri sayesinde 3 yıl içerisinde Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı görevine kadar yükseltildi.
*Mehmet Şimşek'in baldızı Coğrafya Öğretmeni Esin Kara herhangi bir sınava girmeden TOKİ'de göreve başlatıldı. Baldızının eşi Avrupa Birliği Bakanlığı'na müşavir olarak alındı.
*Tayyip Erdoğan'ın teyzesinin oğlu İbrahim Er ilköğretim müfettişi iken, AK Parti'nin iktidara gelmesinin ardından MEB ilköğretim Genel Müdür Yardımcılığı'na sonrasında da ilköğretim Genel Müdürlüğü görevine getirildi. 2011 yılında ise Danıştay tarihinde belki de bir ilk olarak bir ilkokul öğretmeni Danıştay üyesi yapıldı.
*Tayyip Erdoğan'ın teyzesinin diğer oğlu da Recep Ali Er sınıf öğretmeni iken 2013 yılında da KYK Genel Müdür Yardımcısı yapıldı.
Kaynak:http://www.zaman.com.tr/politika_chpli-haluk-koc-85-kisilik-torpil-listesini-acikladi_2262735.html
Bunlara ek olarak söylüyorum, bulunduğum ilin önceki valisinin kızı öğretmen iken son görevde yükselme sınavıyla ilçemizde şube müdürü oldu, vali başka ile atandı kızı da 1-2 ay içinde bir haber sitesinin yazdığına göre Kültür Bakanlığı'na şube müdürü olarak atandı.
A partisi veya B partisi olarak düşünmeyelim bu parti gitse de diğerleri tertemiz mi olur tartışılır da, siyaset olmadan karar mekanizmasında olabileceğinizi gerçekten düşünüyor musunuz? Şimdi benim bir arkadaşım son görevlendirmelerde müdür oldu, gitmeden önce bana benim müdür yardımcım olmak istiyor musun diye sordu, henüz teklifini yinelemedi ama oldu ki böyle bir şey çıktı ve ben sendikalı değilim, sizce EBS 'ye geçirmeden o göreve getireceklerini düşünüyor musunuz?
 
Sosyal Medyanın yasaklandığı bir ülkede Bilişim Derslerinin korunması ya da arttırılmasını beklemek ne derece umut verici olur bilemiyorum...
 
Sakaryali hemşerim hakli olmakla birlikte fazla karamsarsin bence, dediğin gibi siyasi yakinlari hizla yukseltiliyor ama bu demek değil ki bizler yavaş da olsa hic yukselemeyecegiz bulunduğum göreve aldigim hizmet içi eğitimler ile geldim ama tüm arkadaşlar seni buraya kim yerleştirdi diye soruyor , kimse deyince inanmasi zor geliyor :-) birinin torpilli ile bir yere gelenler başka bir torpille oradan indirilirler elbet diye düşünüyorum . ülkede adalet yoksa bile ilahi adalet tecelli eder diye düşünüyorum,
Bizim yapmamiz gereken kendimizi yetiştirmek ve çok calismak sorumluluk almaktan kacmamak...
 
ademola' Alıntı:
Sakaryali hemşerim hakli olmakla birlikte fazla karamsarsin bence, dediğin gibi siyasi yakinlari hizla yukseltiliyor ama bu demek değil ki bizler yavaş da olsa hic yukselemeyecegiz bulunduğum göreve aldigim hizmet içi eğitimler ile geldim ama tüm arkadaşlar seni buraya kim yerleştirdi diye soruyor , kimse deyince inanmasi zor geliyor :-) birinin torpilli ile bir yere gelenler başka bir torpille oradan indirilirler elbet diye düşünüyorum . ülkede adalet yoksa bile ilahi adalet tecelli eder diye düşünüyorum,
Bizim yapmamiz gereken kendimizi yetiştirmek ve çok calismak sorumluluk almaktan kacmamak...
Hocam inşallah herkesin bileğinin hakkıyla geldiği günleri de görürüz de karamsar olmamak elde değil, önceki çalıştığım ilçede de imamlıktan gelen birisi öğretmen olduktan 6 ay sonra usulsüz bir şekilde okul müdürü olarak görevlendirilmişti, yine hiç idarecilik yapmamış bir öğretmeni sendikalarına geçme şartıyla şube müdürü yapmışlardı. Şimdi ben bunları bizzat görünce Milli Eğitimden tiksindim. Belki diğer kurumlar daha da beterdir ama mevcut durumda işin içine siyasi yakınlığı karıştırmadan bir yerlere gelebilen bence çok azdır.
 
Şimdi biz öğretmen olmak istiyoruz da tamirci olmak istemiyoruz. Bu felsefe de sıktı artık. Nasıl alacak peki bilgisayar öğretmeni tamir etmeden nasıl olur ki. Türkçe, sosyal filan olsa tamamda. Bilgisayar haliyle bozulacak. Ne yapalım ozaman teknik servisi mi bekleyelim. Nerde kaldı eğitim gönüllülüğü. Bilgisayar yoksa ders nasıl olacak.
Hem labların olmadığı bir okulda ne anlatıyorsunuz nekadar faydalı oluyorsunuz ki. labların tekrar kurulacağını mı düşünüyorsunuz.
Aslında ben gerçekten şu btr işi olmasın biz öğretmeniz diye kendini yüce gösterenleri gerçekten anlayamıyorum. Kim daha eğitim gönüllüsü acaba. Sadece dersini anlat git o mu daha rahatına düşkün olmak yoksa btr olup okuldaki bilişim sorunlarını çözüp öğrencilere ve okula faydalı olmak mı? Öyle dersem de siz ben öğretmenim diyeceksiniz tabi. Tabi bilişim dersi de çok faydalı oluyoruz çocuklara.
 
satrun_ogr' Alıntı:
Şimdi biz öğretmen olmak istiyoruz da tamirci olmak istemiyoruz. Bu felsefe de sıktı artık. Nasıl alacak peki bilgisayar öğretmeni tamir etmeden nasıl olur ki. Türkçe, sosyal filan olsa tamamda. Bilgisayar haliyle bozulacak. Ne yapalım ozaman teknik servisi mi bekleyelim. Nerde kaldı eğitim gönüllülüğü. Bilgisayar yoksa ders nasıl olacak.
Hem labların olmadığı bir okulda ne anlatıyorsunuz nekadar faydalı oluyorsunuz ki. labların tekrar kurulacağını mı düşünüyorsunuz.
Aslında ben gerçekten şu btr işi olmasın biz öğretmeniz diye kendini yüce gösterenleri gerçekten anlayamıyorum. Kim daha eğitim gönüllüsü acaba. Sadece dersini anlat git o mu daha rahatına düşkün olmak yoksa btr olup okuldaki bilişim sorunlarını çözüp öğrencilere ve okula faydalı olmak mı? Öyle dersem de siz ben öğretmenim diyeceksiniz tabi. Tabi bilişim dersi de çok faydalı oluyoruz çocuklara.
Değerli hocam, siz sapla samanı karıştıyorsunuz... O yüzden bence siz eğitim gönüllülüğünüz ile düşündüğünüz şekilde devam ediniz...
 
satrun_ogr' Alıntı:
Şimdi biz öğretmen olmak istiyoruz da tamirci olmak istemiyoruz. Bu felsefe de sıktı artık. Nasıl alacak peki bilgisayar öğretmeni tamir etmeden nasıl olur ki. Türkçe, sosyal filan olsa tamamda. Bilgisayar haliyle bozulacak. Ne yapalım ozaman teknik servisi mi bekleyelim. Nerde kaldı eğitim gönüllülüğü. Bilgisayar yoksa ders nasıl olacak.
Hem labların olmadığı bir okulda ne anlatıyorsunuz nekadar faydalı oluyorsunuz ki. labların tekrar kurulacağını mı düşünüyorsunuz.
Aslında ben gerçekten şu btr işi olmasın biz öğretmeniz diye kendini yüce gösterenleri gerçekten anlayamıyorum. Kim daha eğitim gönüllüsü acaba. Sadece dersini anlat git o mu daha rahatına düşkün olmak yoksa btr olup okuldaki bilişim sorunlarını çözüp öğrencilere ve okula faydalı olmak mı? Öyle dersem de siz ben öğretmenim diyeceksiniz tabi. Tabi bilişim dersi de çok faydalı oluyoruz çocuklara.
O Zaman okuldaki memurlar öğretmenlerden dahamı fazla eğitim gönüllüsü
 
BBNET
Geri
Üst