- Mesajlar
- 739
Geçtiğimiz günlerde toplanan 10. Çalışma Meclisi'nin açılış konuşmasını Sayın Başbakan yaptı ve "işçi-memur tanımı yerine 'çalışan' kavramı getirelim ve haklar eşit olsun" görüşünü yineledi. Yineledi diyoruz zira aynı görüşü Sayın Başbakan birkaç yıl önce de dile getirmişti. Tabii bu açıklamadan sonra bu konuda çok fazla soru ve yorum almaya başladık.
İşçiler istiyor, memurlar asla!
Esasında konu yeni değil. Türkiye'de, en azından teorik olarak, yıllardır işçi-memur ayrımının kaldırılması tartışılıyor. Mevcut ayrımın devam etmesi yönünde de kalkması gerektiği yönünde de görüşler mevcut. Bu ayrımın kalkmasıyla işçilerin çok büyük kazanımları olmayacak fakat memurlar, anayasal statülerini kaybetmiş olacaklar. Yani "memuriyet güvencesi" dediğimiz, ömür boyu istihdam edilme garantisi sona ermiş olacak. Memuriyet güvencesinin sona ermesi, devletin şu an kısmen başvurduğu esnek çalışma modelleri ve performans denetimi sisteminin kullanılmasına da zemin hazırlayacak. Buna karşın memura grev ve toplu iş sözleşme hakkı gibi bazı yeni haklar da tanınacak. Fakat memurların memuriyet güvencesinden vazgeçmeye hiç niyetlerinin olmadığını da ifade etmiş olalım. İşte bu sebeple işçi sendikalarının tam destek verdiği öneriye, memur sendikaları tereddütsüz karşı duruyor. Düzenleme anayasa değişikliğini gerektirdiğinden, önümüzdeki konjonktürü de dikkate aldığımızda, kısa ve orta vadede bu konuda düzenleme olması pek olası görünmüyor.
Kaynak
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı 10. Çalışma Meclisi Toplantısı
Yetkili Sendika Başkanı bu konuşmayı canlı canlı dinledikten sonra acaba nasıl bir açıklama yapacak?
İşçiler istiyor, memurlar asla!
Esasında konu yeni değil. Türkiye'de, en azından teorik olarak, yıllardır işçi-memur ayrımının kaldırılması tartışılıyor. Mevcut ayrımın devam etmesi yönünde de kalkması gerektiği yönünde de görüşler mevcut. Bu ayrımın kalkmasıyla işçilerin çok büyük kazanımları olmayacak fakat memurlar, anayasal statülerini kaybetmiş olacaklar. Yani "memuriyet güvencesi" dediğimiz, ömür boyu istihdam edilme garantisi sona ermiş olacak. Memuriyet güvencesinin sona ermesi, devletin şu an kısmen başvurduğu esnek çalışma modelleri ve performans denetimi sisteminin kullanılmasına da zemin hazırlayacak. Buna karşın memura grev ve toplu iş sözleşme hakkı gibi bazı yeni haklar da tanınacak. Fakat memurların memuriyet güvencesinden vazgeçmeye hiç niyetlerinin olmadığını da ifade etmiş olalım. İşte bu sebeple işçi sendikalarının tam destek verdiği öneriye, memur sendikaları tereddütsüz karşı duruyor. Düzenleme anayasa değişikliğini gerektirdiğinden, önümüzdeki konjonktürü de dikkate aldığımızda, kısa ve orta vadede bu konuda düzenleme olması pek olası görünmüyor.
Kaynak
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı 10. Çalışma Meclisi Toplantısı
Yetkili Sendika Başkanı bu konuşmayı canlı canlı dinledikten sonra acaba nasıl bir açıklama yapacak?
