UYANIN BİLİŞİMCİLER ...!

Kodla Büyü

ghost

Site Admin
Yönetici
Mesajlar
736
2003 Ankara Üniversitesi Böte Mezunuyum.. Mesleğimde 7. yılıma giriyorum.

6. yılımda yaptıklarımı veya hepimizin standart olarak yaptıklarımızı anlatayım. ...Meslek dışı olanlar hariç

Yılın başında okula internet hattı çektim. Bunu wireless aparatlarla güçlendirip bahçede dahi internet olmasına olanak sağladım.
Birçok sınıfa projeksiyon ve Bilgisayar temin edip ,kurulumunu yaptım..
Okuldaki bütün bilgisayarları her ay kontrolden geçirip aylık yazılım yenilemelerini yaptım
Okulun web sitesi çöktü yeniden yaptım tabi bide resimleri eklemeyi unutursanız ,resimleri daha koymadınmı diyen 10-15 civarında bir öğretmen kitlesi karşınızda onlara laf anlattım
İdarenin işleri felan sıradan biliyorsunuz

Şimdi bu yukarıda yaptıklarımın Bilişim Teknolojileri Öğretmenliği ile bir alakası varmı diye sormak isterim. Şöyle bir bakınca var gibi gözüküyor değil mi..Web sitesi tasarlamayı biraz öğretmişlerdi tmm o hariç diyelim...

Tamamen BÖTE kaynaklı konuşuyorum

bütün öğretmenler aldıkları eğitimleri öğrencilerine aktarırlar bunlar öğretilerdir, hayatlarında edinmiş oldukları birikimleri ve padogojik formasyonlarını onlara eğitim olarak verirler ve eğitim öğretim düzenli birşekilde yoluna devam eder.

*Bana wireless hat çekmesini öğreten olmadı, işin garibi öğret diyende olmadı, ama çeken biz olduk, başka bir öğretmene sen yap dediğimde bana ben bunun eğitiminimi aldım nerden bileyim bunu anca sen yaparsın dediğini çok duydum.
*Projeksiyon bilgisayar kurmasını herkes biliyor artık ama öğretmene gel yapalım dediğinde yine benzer cevap, beni uğraştırma.. eee ben ...
*Aylık makineleri kontrol ederim tmm benim işim formatörüm haliyle, ama ben niye yazılımlarını kurayımki, bize üniversitede Windows işletimsistemi kurmasını öğreten olmadıki, öğret diyende olmadı ama adım öğretmen buda bir çelişki ( diğer öğretmenlerin bakış açısıyla)

Geçen yıl hizmetliye dedimki ; gel beraber çok amaçlı salonun duvarını beyaza boyayalım projeksiyon görüntüsü net olsun,
bana dediği şey şu : BEN ANLAMAM HOCA BOYADAN.

Ne diyebilirim birileri bizlere birşeyler yaptırıyor ancak garip olan bizler bu yapılanların eğitimini almadık, dolayısıyla bize bunları öğretde diyemiyorlar.

Geçen yıl psikolojimin yerine gelmesi için özelliklede Adımızın neden öğretmen olduğunu çözebilmek adına kendi kendime bir çalışma başlattım
Okulda başarılı yaklaşık 30 öğrencieye okul sonrası 200 saat Matematik, 100 saat Fen kursu verdim yaklaşık 100 saatde Rehberlik yaptım..
Okula öğrencilerden topladığım paralarla yeni fotokopi makinesi alıp onunla sınav bastım. Toplam 33 deneme sınavı yapmışım. Bunun kitapçık basımı , zımbalanması, çocukların başlarında durması, optik tarayıcı ile okunması ve sonuçların dağıtılması ve en son analizlerin velilerine ulaştırılması HERŞEY BANA AİT...

İnanın bu kadar iş yaptım ama rahatladım. Ben bunları yaparken haliyle kimse bana bilgisayarım bozuldu diye gelemedi. Müdür Müdür yardımcısı iş buyuramadı, sadece ben istediğim zaman gidip onların işleriyle ilgilendim.Bu dahi beni havalara uçurdu ilk kez kendimi güvende hissettim.

Anlatmak istediğim;

Tamam dersimiz almış olabilirler ama en azından bize artık emir vermesinler, buraya gel şuraya gel demesinler, hizmetli gelipte şu seni çağırıyor demesin artık. Bütün öğretmen arkadaşlarım adına konuşuyorum Biz bıktık artık, MEB in işlerini geçtik çalışanlarının kişisel işlerini yapmaktanda bıktık.
Bize gel git denmesin hakkımız olan ne ise onu versinler.

GEREKİRSE REHBER ÖĞRETMEN OLALIM ama yine GEL GİT diyeceklerse
o zaman MÜDÜR YARDIMCISI yapsınlar ...

Bizler ezilmekten usandık.

LÜTFEN UYANIN ARKADAŞLAR.. BENİMDE CANIM İSTEMİYOR AMA UYANMAK ZORUNDAYIZ.
 
Hocam tam da düşündüklerimi ifade etmişsiniz. Bizler ezilmek istemiyoruz, kıymetimiz bilinsin istiyoruz sadece.

Rehber öğretmenlik bunun için çözüm mü onu da bilemiyorum. Derslerimiz geri verilirse, idare, yine tamir vs.. işlerde bizden yardım isteyecek. Bu bir çözüm değil.Rehber öğretmen olursak, görev tanımlarımız tam yapılırsa belki...
 
ghost' Alıntı:
Bizler ezilmekten usandık.
+1.

Üniversite sınavından ciddi puan alıp, programlarla projelerle geçen bir eğitim döneminden sonra, en hafif tabirle "ziyan" edilen başka bir personel yok Türkiye'de. Ama MEB; basiretsiz, iş bilmeyen yöneticiler yüzüden bu potansiyelden faydalanamıyor, daha da kötüsü bu elinden iş gelir kitle küstürülüyor. Birinin bu israfa son vermesinin zamanı geldi.
 
Bir meçhule gidiyoruz demiştim birkaç yıl önce şimdi bakıyorum da haklı çıkıyorum malesef. Okullarda ister formatör ol, ister öğretmen ol hertürlü işi yaptırıyor müdürler ve artık bundan sıkılan bunun değişmesi için çaba sarfeden arkadaşlarıma sesleniyorum birlik olalım yoksa unutmayın hepimiz aynı dalın üstündeyiz... En azından bizlerde rehber öğretmenler gibi olmalıyız...
 
Duygularımıza tercüman olmuşsunuz hocam.Birşeyler yapmalıyız gerçekten.Nolucağımız belii değil .O yüzden Allah sonumuzu hayır etsin.
 
Hocam aslında bizler de suç yok değil,

hep iyi niyetliyiz, ne istiyorlarsa "he" diyoruz, bilmediğimiz şeylere bile..(öğrenip yapıyoruz gekirse)

"bu benim işim değil" diyen kaç öğretmen var acaba okulunda,

formatorlukmus;

sanki atıyorum 15 saat dersi olan arkadaslar okullarında aynı zamanda formatorlukte yapmıyorlar mı?

tek eksikleri sabahtan aksama kadar durmamaları ama yine de formatorluk işlerini de yapıyorlar.

demem o ki; biz de biraz ağırlığımızı koymalıyız, her soylenene he dememeliyiz, herseyi kabul edip yapmamalıyız.

gerekirse sürtuşmeliyiz. bu cebit kesinlikle büyük bir fırsat, iyi değerlendirmeliyiz.

Ayrıca bize adam gibi bir kadro tanımı yapmaları gerekiyor. artık adı ne olursa,

yapacaklarımız ve yapmayacaklarımız belli olmalı, görevimiz belli olmalı. joker oyuncu olmamalıyız.

Hadi bakalım fikirlerimizi birleştirelim,

hakkımızda hayırlısı olsun...
 
M@honi' Alıntı:
Bir meçhule gidiyoruz demiştim birkaç yıl önce şimdi bakıyorum da haklı çıkıyorum malesef. Okullarda ister formatör ol, ister öğretmen ol hertürlü işi yaptırıyor müdürler ve artık bundan sıkılan bunun değişmesi için çaba sarfeden arkadaşlarıma sesleniyorum birlik olalım yoksa unutmayın hepimiz aynı dalın üstündeyiz... En azından bizlerde rehber öğretmenler gibi olmalıyız...
katılıyorum. ya da normal öğretmenler gibi. şu anda malesef hiç bişeye benzemiyoruz
 
Aynen katılıyorum hocam.
Bu da benim meslekte 4.senem. Bıktım artık şuraya gel, buraya gel demelerinden. Koridorlarda ismimin telafuz edilmesinden. Ben bu bölümü gerçekten isteyerek ve severek seçtim. Ama her sene artarak iyice bizleri teknik eleman vasfını kazandırmaya çalışıyorlar. Üniversitede dediğin gibi bunların eğitimini kimse almadı. Almamalılar da zaten. Çünkü bu bizim işimzi değil, bu teknik servislerin işi. Biz bu işin eğitiminden sorumluyuz. Ama gel gör ki bunu meb in başındakiler çözemiyor, anlamıyor ya da anlamak istemiyorlar. Meb tam tersini uyguluyor. Hayatımız boyunca görmediğimiz şeyleri bizlere empoze etmeye çalışıyor.

Bizim şu anda görev tanımımız yok, öğretmenler desen bir haber. Elektrikle çalışan aletlerin hepsini bilmek zorundaymış gibi bir durum var, tabi ki böyle düşünmelerini meb sağladı. Meb bizim durumumuz ile ilgili hiçbir açıklama yapmıyor ve kulak tıkıyor.

Şu anda her ilde farklı bir uygulama var. Neredeyse her bilişimcinin bir sorunu var. Bizim tek sorunumuz geleceğimiz.
Ne yapmak istiyorlar.

Ama sadece sorun meb ya da okullar değil. Kendi içimizde bile bu durumdan rahat olanlar var. Bu işleri kendine yakıştıranlar var. Bu işten gerçekten haz duyanlar var. Ve bu isteyenler az bir kesim değil. Eğer onlar da gözlerini açıp, bizim ile birlikte olurlarsa hep birlikte bunun üzerinden gelebiliriz.

Cebit bizim için elimize geçen şansların en önemlisi...
 
daha önce de yazdım bu forumda durumdan şikayetçi insan sayısı genele göre cok az. Benim okulum idarecilerim iyiler şanslıyım birçok arkadaşa göre ama bu günümüz iyi diye yarını düşünmeyelim mi? niye kimse sesiniz cıkarmıyor cok merak edıyorum.
Der sayısının azlığından bu sene ilk kez formatörlüğe başvurdum ama istemeyerek.şimdi derslerim boş diye kendimi nasıl çalıştıracağımı bilemiyorum.Önceden yük gelen işler şimdi benim işimmiş gibi herşeyi yapmalıymışım gibi geliyor. En psikolojisi bozuk branş seçiyorum bizi :eek:
 
İnanın arkadaşlar içimizde afedersiniz moron bilişimciler var. Zümrede, zümre toplantısına dersin durumuyla ilgili madde ekleyelim dedim. Karşımda 5 bilişimci, büyüklerin verdikleri kararları biz eleştiremeyiz dediler. Ben de dedim sizden iş çıkmaz ben başımın çaresine bakarım dedim. Toplantıda istediğinizi yazın ben yokum dedim.

Psikoloji bozacak bir durum yok. Şu an yaşadığımız dünyada en öne çıkan olgu teknoloji. Dolayısıyla teknolojik cihazlarda adres direk biziz. Bizlerin çoğunun mantığı da, çevremizdeki insanların en üst düzeyde teknolojiden faydalanmasını sağlamak. Bu sebeple iyi niyetli davranıyoruz.

DUVARIN BEYAZA BOYANMASINI, müd yard emir verseydi, paşa gibi anlardı onu yapmayı. FAkat bilişim öğretmeni, okulun teknik servis elemanı rica edince ne haddine o işi anlamak. Nasıl olsa kendi yapar bir şekilde.

Akademik bir çıkış yapıp. İstanbulu topyekün bu işe dahil etmeliyiz. Özellikle üni öğrenci ve öğretim görevlilerini.
 
biltek2007' Alıntı:
Akademik bir çıkış yapıp. İstanbulu topyekün bu işe dahil etmeliyiz. Özellikle üni öğrenci ve öğretim görevlilerini.

Temennimiz o yönde sayın Hocam ,İstanbulda görev yapan arkadaşlar üniversitelerin alanımız ile ilgili bölümlerine afiş yapıştırabilir ve 1 gün dahi olsa , düzenlenecek Sempozyum hakkında bilgi verebilirler. O zaman katılım yüksek olacaktır.

İstanbul ve çevresi zümredaşlarımıza şimdiden kolaylıklar dilerim ; Rabbim yardımcınız olsun.... :alkis:
 
Burada yazan müdür şunu dedi bunu yaptılar filan diye yazıları görünce çok sinirleniyorum. Haksızlığa dayanamam. Dün okuldaydım birkaç eşyayı taşıdık vesaire. Bana birisi birşey dediği zaman direk yapmaya çalışıyorum. Buna okuldaki öğretmenlerimizin özel bilgisayarlarını formatlamak da dahil. Neden 40 TL yi gereksiz yere versinler. Çünkü okulumda ders programını öğretmenlerimiz yapıyor. Ek dersler herkese eşit dağıtılıyor. Kimse şunu yapmam diye kaçmıyor herkes elinden geleni yapıyor. Okulun web sayfasını ücretli öğretmenimiz yaptı. Yapsın tabiki bunun için ek dersinide aldı. Ben yapmadım çünkü benim elimde hali hazırda resmi 2 web sayfası daha var. Öğretmenler odasındaki bilgisayarı fizik hocamız formatlamış. Bana ses kartını tanıtamamış sordu. Baktık ses kartı bozuk. Kimse okulumuzda haksızlık konusunda rahatsız değil. Arada çeşitli küçük tartışmalar oluyor fakat bunlarda normal. Ben kadrolu olsaydım ve haksızlık yapılan bir okulda olsaydım kolay kolay bana çivi bile oynatamazlardı. İnsanın içinden gelmesi lazım. Zannetmiyorum her tarafta işler bizim okulda yürüdüğü gibi yürüsün.
İşin gerçeği başta olanlar bilgisayar dersinin öneminin farkında değiller. Çünkü bilgisayar ile ilgili işleri memurlar veya başkaları tarafından hallediliyor. İlsisle ile ilgili işleri için ilsisci tutmuşlar. Web sayfaları bilgi işlem veya benzeri birimler tarafından yapılıyor. Ama neymiş bilgisayar dersi gereksizmiş. Kendileri maillerini bile kontrol etmekten aciz iken bunu diyebiliyorlar. Acaba bilgisayar öğretmenleri olmasa e-okul veya mebbis ne durumda olurdu. Bu dersin önemini anlatmamız gerekiyor. Çünkü insanlar matematiğe günlük ve iş hayatlarında ihtiyaç duyuyorlarsa aynı şekilde bilgisayara da ihtiyaç duyuyorlar. Bilgisayar dersi word excel den ibaret değildir. Yanılmasınlar.
 
gelecek' Alıntı:
Burada yazan müdür şunu dedi bunu yaptılar filan diye yazıları görünce çok sinirleniyorum. Haksızlığa dayanamam. Dün okuldaydım birkaç eşyayı taşıdık vesaire. Bana birisi birşey dediği zaman direk yapmaya çalışıyorum. Buna okuldaki öğretmenlerimizin özel bilgisayarlarını formatlamak da dahil. Neden 40 TL yi gereksiz yere versinler. Çünkü okulumda ders programını öğretmenlerimiz yapıyor. Ek dersler herkese eşit dağıtılıyor. Kimse şunu yapmam diye kaçmıyor herkes elinden geleni yapıyor. Okulun web sayfasını ücretli öğretmenimiz yaptı. Yapsın tabiki bunun için ek dersinide aldı. Ben yapmadım çünkü benim elimde hali hazırda resmi 2 web sayfası daha var. Öğretmenler odasındaki bilgisayarı fizik hocamız formatlamış. Bana ses kartını tanıtamamış sordu. Baktık ses kartı bozuk. Kimse okulumuzda haksızlık konusunda rahatsız değil. Arada çeşitli küçük tartışmalar oluyor fakat bunlarda normal. Ben kadrolu olsaydım ve haksızlık yapılan bir okulda olsaydım kolay kolay bana çivi bile oynatamazlardı. İnsanın içinden gelmesi lazım. Zannetmiyorum her tarafta işler bizim okulda yürüdüğü gibi yürüsün.
İşin gerçeği başta olanlar bilgisayar dersinin öneminin farkında değiller. Çünkü bilgisayar ile ilgili işleri memurlar veya başkaları tarafından hallediliyor. İlsisle ile ilgili işleri için ilsisci tutmuşlar. Web sayfaları bilgi işlem veya benzeri birimler tarafından yapılıyor. Ama neymiş bilgisayar dersi gereksizmiş. Kendileri maillerini bile kontrol etmekten aciz iken bunu diyebiliyorlar. Acaba bilgisayar öğretmenleri olmasa e-okul veya mebbis ne durumda olurdu. Bu dersin önemini anlatmamız gerekiyor. Çünkü insanlar matematiğe günlük ve iş hayatlarında ihtiyaç duyuyorlarsa aynı şekilde bilgisayara da ihtiyaç duyuyorlar. Bilgisayar dersi word excel den ibaret değildir. Yanılmasınlar.

:alkis: +1
 
gelecek' Alıntı:
Bilgisayar dersi word excel den ibaret değildir. Yanılmasınlar.

Eğer dersimizi geri istiyorsak üzerinde duracağımız ilk madde tabiki bu olacaktır, diğer başlıklarda bu dile getirmeye çalışıldı.

Ancak dersimiz bize, az sayıda , ek ders alamayacağımız bir seviyede, dönüş yaparsa , ilk göreve başladığımız halimize geri dönme olasılığımızda var. O günleri yaşayanlar bilir, ek ders almazdık ama yine her gün okulda olurduk. Bundan dolayıdır ki işi riske atmadan ve en azından düzenli bir yaşama sahip olmak için ek ders alabileceğimiz BT REHBER ÖĞRETMENliği düşüncesi üzerinde yoğunlaşıyoruz.

Büyük okullarda çalışan arkadaşlarımız bu sıkıntıyı yaşamayacaklardır ancak yeni atamaların çoğunun doğu bölgelerine olduğunu düşünürseniz zümredaşların en az yarısı bir daha ek ders göremeyecektir. Bu gerçekleri de paylaşmakta fayda var diye düşünüyorum.
 
ghost' Alıntı:
2003 Ankara Üniversitesi Böte Mezunuyum.. Mesleğimde 7. yılıma giriyorum.

6. yılımda yaptıklarımı veya hepimizin standart olarak yaptıklarımızı anlatayım. ...Meslek dışı olanlar hariç

Yılın başında okula internet hattı çektim. Bunu wireless aparatlarla güçlendirip bahçede dahi internet olmasına olanak sağladım.
Birçok sınıfa projeksiyon ve Bilgisayar temin edip ,kurulumunu yaptım..
Okuldaki bütün bilgisayarları her ay kontrolden geçirip aylık yazılım yenilemelerini yaptım
Okulun web sitesi çöktü yeniden yaptım tabi bide resimleri eklemeyi unutursanız ,resimleri daha koymadınmı diyen 10-15 civarında bir öğretmen kitlesi karşınızda onlara laf anlattım
İdarenin işleri felan sıradan biliyorsunuz

LÜTFEN UYANIN ARKADAŞLAR.. BENİMDE CANIM İSTEMİYOR AMA UYANMAK ZORUNDAYIZ.


Orhan hocamızın dediği gibi.... UYANMAK ZORUNDAYIZ.....

6 yıl boyunca uyuduk; 2003 BAU Bote'den mezun olurken öğretmendik; şimdi ise .............. adını koyamıyoruz. Söylenecek çok söz var.. Bu yazılanların hepsi heryıl elimizden geçen ve yaptığımız çalışmalar.. Her yıl fotoğraf çek yükle, siteyi güncelle, pc leri tamir et, laboratuarın temizliğine bak, yap yap yap.. sonuç yine aynı. Haftalık desr saatin 15 in altına düşsün, başka okula gitmemek için kıvran. 9 Eküm Sebit teyiz... Bursa'da olduktan sonra, ta Kayseriler geliyor, her taraf geliyor biz gelmezsek ayıp olur....
 
evet. söylenenlerin hepsi doğru bende tef mezunuyum. böteden pek farkımız yok ek olarak belki dijital elektronik dersleri aldık ama okullarda yaptığımz birçok uygulamayı üniversitelerde öğrenmedik. iyi niyetimizle hayır diyemedik gerekirse öğrendik ama geldimiz nokta itibariyle daha çok öğretmenlikten çıkarılarak ara eleman olarak kullanılmak isteniyoruz. ben bir de sözleşmeliyim yani formatör de olamıyorum fakat formatörlük işlerinin hepsini yapıyorum dersim yetmiyor başka okulada gidiyorum. bizim için önemli olan çözüm şu anda, birde ilçe işleri var onları hiç saymıyorum. ilçede veri girişimi yapılacak memurun yapacağı işide biz bilgisayar öğretmenlerinin görevlendirmesiyle yapılıyor. merak ediyorum facebook kullanan bir çok bilgisayar öğretmeni haricinde öğretmenimiz var bizim yaptığımız veri girme işi facebook ta yorum yapmaktan daha zor ama bilgisayar öğretmenleri yapıyor bu işi de :)))
her bilgisayar öğretmeni gibi dolmuşluk var sanırım :)))

ortak hareket edelim ama sonuç alacak bir uygulama yapalım:D
 
3 yıldır bende çok emeğim geçti, bütün bilgisayarları formatla, başka okuldaki bilgisayarlarla ilgilen, bütün törenlerde hafta içi ve ya hafta dışı farketmeden görev al, bide üstüne yetmiyormuş gibi formatörlük kursuna gidip ve bulunduğun ilçeli olan birini senin başına formatör yap sende kadrolu olarak iki okula gidip 21 saat ders topla ve teknoloji tasarım dersine gir, şimdi bu durum nedir, tam adam kayırmacadır, ha sesin çıkmıyor neden memursun,ilçe meb ayarlamış,boyun eğmek zorundasın, neden o ilçeli değilsin, o partili o sendikalı değilsin. Bu adam kayırmacalar bitsin, hakkıyla çalışana hakkı verilsin, başka birşey istemem, herkese eşit davranılsın..
 
Uyanalım da ne yapalım. Hak hukuk mu var hocam.

İl formatörü mobilya öğretmeni, ilçe formatörü sınıf öğretmeni en son formatörlük sınavına birisi hiç girmemiş diğeri 38 puan almış (baraj 50)
onlar köşe başında diye seni ilçeye göndermeye kalkarlar. Okulda başvurursun allem gallem ile sınıf öğretmenini zorla önüne geçirip formatör yaparlar. Dilekçeni bile almazlar. İle şikayet edersin muhatap bulamazsın. Adam müdürün insiyatifinde der çıkar işin içinden. İl formatörü böyle derse yöneticiler zaten hiç anlamaz.

Kime kimi ne diye nasıl şikayet edeceğiz. Hangi hakkı hangi yolla arayacağız. Biçareyem, garibanam, yolda kalmışam, kalmışam ama bir tek ben bunu bilir yaşaram. Kime ne anlatam.

Kısacası hocam tamam uyumayalım ama biz bu işi maillerle maalesef çözemiyoruz. Bize isim ve adresler lazım. Avukat lazım mesela bana. Bir başkasına işten anlayan eğitici formatör lazım. Resmi yazılar var ama bunu okutabileceğimiz adam lazım. Hakkımızı koruyacak, bize destek olacak birileri lazım.
 
Artık Sanal ortamdaki tepkimizi gerçek manada ortaya koymamız gerektiği kanısındayım. Bencede artık UYANMALIYIZ!!!
 
Bakanlıktan yapılan açıklamalarda son yıllarda genellikle şu ifade kullanılıyor:
"Bilişim Öğretmenleri ile ilgili şu anda herhangi bir çalışmamız bulunmamaktadır." Bilişim teknolojileri dersinin seçmeli olması,ders sayısının azaltılması gibi sonuçlar hep başka alandaki çalışmaların sonucu olarak gösterilmektedir. Biz uyanırız ama asıl uyanması gerekenler bu konuda ne düşünür. Web sayfalarının güncellenmemesi gibi tepkiyi bir yerden bir şekilde duyan okul müdürü web sayfasının güncellenmesi görevini yazılı olarak iletme gereksinimi duyuyor. Sadece şikayet ettiğimiz formatörlük görevlerinin ilgililere iletilmesi sonucunda pek bir kazanç sağlanamaz. Önemli olan destek olan bir kamuoyu oluşturabilmektir. Bunun bir yolu da Cebitte bulunmak olabilir ama,destekçi gazete ve tv kanal yayınları sonucuna ulaşılamazsa ... Bunun için reklam ve tanıtım şart. Herkes okulunun panosuna bu konuda bir afiş assa veya Eğitek bu konuda okulların katılımını desteklese her şey daha iyi olabilir.
 
rehber öğretmenlik bence çözüm deil ama bizim dersi kaldıracaklarsa budurumda en yiyisi rehber öğretmen tarzı formatorluk olur.. ama bu en son kabul etmemiz gerekn bir madde olmalı bence
 
arkadaşlar öyle yada böyle dersimiz olsa da olmasa da okuldaki bütün işleri zaten yapıyoruz. Bence dersleri tamamen kaldırsınlar ve Bt Rehber Öğretmenliği ve yeni özlük hakları versinler.....
 
ghost' Alıntı:
2003 Ankara Üniversitesi Böte Mezunuyum.. Mesleğimde 7. yılıma giriyorum.

6. yılımda yaptıklarımı veya hepimizin standart olarak yaptıklarımızı anlatayım. ...Meslek dışı olanlar hariç

Yılın başında okula internet hattı çektim. Bunu wireless aparatlarla güçlendirip bahçede dahi internet olmasına olanak sağladım.
Birçok sınıfa projeksiyon ve Bilgisayar temin edip ,kurulumunu yaptım..
Okuldaki bütün bilgisayarları her ay kontrolden geçirip aylık yazılım yenilemelerini yaptım
Okulun web sitesi çöktü yeniden yaptım tabi bide resimleri eklemeyi unutursanız ,resimleri daha koymadınmı diyen 10-15 civarında bir öğretmen kitlesi karşınızda onlara laf anlattım
İdarenin işleri felan sıradan biliyorsunuz

Şimdi bu yukarıda yaptıklarımın Bilişim Teknolojileri Öğretmenliği ile bir alakası varmı diye sormak isterim. Şöyle bir bakınca var gibi gözüküyor değil mi..Web sitesi tasarlamayı biraz öğretmişlerdi tmm o hariç diyelim...

Tamamen BÖTE kaynaklı konuşuyorum

bütün öğretmenler aldıkları eğitimleri öğrencilerine aktarırlar bunlar öğretilerdir, hayatlarında edinmiş oldukları birikimleri ve padogojik formasyonlarını onlara eğitim olarak verirler ve eğitim öğretim düzenli birşekilde yoluna devam eder.

*Bana wireless hat çekmesini öğreten olmadı, işin garibi öğret diyende olmadı, ama çeken biz olduk, başka bir öğretmene sen yap dediğimde bana ben bunun eğitiminimi aldım nerden bileyim bunu anca sen yaparsın dediğini çok duydum.
*Projeksiyon bilgisayar kurmasını herkes biliyor artık ama öğretmene gel yapalım dediğinde yine benzer cevap, beni uğraştırma.. eee ben ...
*Aylık makineleri kontrol ederim tmm benim işim formatörüm haliyle, ama ben niye yazılımlarını kurayımki, bize üniversitede Windows işletimsistemi kurmasını öğreten olmadıki, öğret diyende olmadı ama adım öğretmen buda bir çelişki ( diğer öğretmenlerin bakış açısıyla)

Geçen yıl hizmetliye dedimki ; gel beraber çok amaçlı salonun duvarını beyaza boyayalım projeksiyon görüntüsü net olsun,
bana dediği şey şu : BEN ANLAMAM HOCA BOYADAN.

Ne diyebilirim birileri bizlere birşeyler yaptırıyor ancak garip olan bizler bu yapılanların eğitimini almadık, dolayısıyla bize bunları öğretde diyemiyorlar.

Geçen yıl psikolojimin yerine gelmesi için özelliklede Adımızın neden öğretmen olduğunu çözebilmek adına kendi kendime bir çalışma başlattım
Okulda başarılı yaklaşık 30 öğrencieye okul sonrası 200 saat Matematik, 100 saat Fen kursu verdim yaklaşık 100 saatde Rehberlik yaptım..
Okula öğrencilerden topladığım paralarla yeni fotokopi makinesi alıp onunla sınav bastım. Toplam 33 deneme sınavı yapmışım. Bunun kitapçık basımı , zımbalanması, çocukların başlarında durması, optik tarayıcı ile okunması ve sonuçların dağıtılması ve en son analizlerin velilerine ulaştırılması HERŞEY BANA AİT...

İnanın bu kadar iş yaptım ama rahatladım. Ben bunları yaparken haliyle kimse bana bilgisayarım bozuldu diye gelemedi. Müdür Müdür yardımcısı iş buyuramadı, sadece ben istediğim zaman gidip onların işleriyle ilgilendim.Bu dahi beni havalara uçurdu ilk kez kendimi güvende hissettim.

Anlatmak istediğim;

Tamam dersimiz almış olabilirler ama en azından bize artık emir vermesinler, buraya gel şuraya gel demesinler, hizmetli gelipte şu seni çağırıyor demesin artık. Bütün öğretmen arkadaşlarım adına konuşuyorum Biz bıktık artık, MEB in işlerini geçtik çalışanlarının kişisel işlerini yapmaktanda bıktık.
Bize gel git denmesin hakkımız olan ne ise onu versinler.

GEREKİRSE REHBER ÖĞRETMEN OLALIM ama yine GEL GİT diyeceklerse
o zaman MÜDÜR YARDIMCISI yapsınlar ...

Bizler ezilmekten usandık.

LÜTFEN UYANIN ARKADAŞLAR.. BENİMDE CANIM İSTEMİYOR AMA UYANMAK ZORUNDAYIZ.


Harikasın hocam :+1:
 
Sayın hocam,
Belki dertlerimizin hepsi uyuşmuyor ama eminim ki hepimizin ortak dertleri sen de toplanmış. Bi tanesi hariç "hocam bilgisayarım bozuldu"

Bu iğrenç soru herhalde hepimizin kabusudur. Teknik eleman muamelesi görmek gücüme gidiyor. Bugüne kadar (yüzümün yumuşak olmasıdan olsa gerek) kimseye surat asmadım, hayır demedim. Bunun sonucunda olan ne derseniz; olur olmaz zamanda "hocam program kuruyordum bi hata verdi ne yapabilirim!" gibi iğreç sorulara cevap vermek zorunda kalmak. Bir çok iletimde arkadaşlara "bu işler sizin işleriniz değil hocam, yapmayın" dememe rağmen ben 4 yıl boyunca yaptım. İtiraf ediyorum(!)

Hocam yazınızı okurken gıpta ettim, umarım ben de birgün böyle şeyler yaparım dedim. Bazıları "bunlarla uğraşılır mı hocam?" diyebilir ancak idealist öğretmen böyle olur! O öğrenciler sınavda başarılı oldukça duyacağınız haz eminim ki inanılmazdır!

Tek hedefimiz bizlerin milli eğitimde bir yere kondurmaları için uğraşmak olmalı. Yeter ki görevlerimizi bilelim! Belirsizlikten nefret ediyorum :verymad:
 
Hocam konu başlığı ve yazdıklarınız harika. Tam da hislerimize tercüman olmuşsunuz. Gerçekten sıkıntı vermeye başladı bu durum.
 
Tek hedefimiz bizlerin milli eğitimde bir yere kondurmaları için uğraşmak olmalı. Yeter ki görevlerimizi bilelim! Belirsizlikten nefret ediyorum

filatros hocama katılıyorum. Dogru soze ne denir.
 
Ben şunu iddia ediyorum sorun formatörlük kelimesinin kirlenmesi. Ben son 2 dönem hariç (yani zorunlu olan döenemler) formatörlük yapmadım. Okulumda 17 saat derse girdim. Okulda adım Bilişim Teknolojileri Öğretmeni iken herşey çok iyiydi. Son 2 dönem zorunlu formatörlük süresince ünvanım BİTEFO olunca işler değişti. Okulumda yine 17 saat derse girdim. Aynı işleri yaptım. Tek fark, öğle arası ve 3-5 arası BT Laboratuarını planlı bir şekilde öğrenciye açmak oldu. Ama dediğim gibi tek fark bu. Anlamadığım son 2 dönem hariç beni çok çalışkan görenler, işi yatıyosuna getirdi. Ne değişti? Hiçbirşey. Bence formatör kelimesi kaldırılsın, uygun bir yönetmelikle adımız değil görevlerimiz netleştirilsin. Ama adımız öğretmen kalsın.
 
ghost' Alıntı:
Tamam dersimiz almış olabilirler ama en azından bize artık emir vermesinler, buraya gel şuraya gel demesinler, hizmetli gelipte şu seni çağırıyor demesin artık. Bütün öğretmen arkadaşlarım adına konuşuyorum Biz bıktık artık, MEB in işlerini geçtik çalışanlarının kişisel işlerini yapmaktanda bıktık.
Bize gel git denmesin hakkımız olan ne ise onu versinler.

GEREKİRSE REHBER ÖĞRETMEN OLALIM ama yine GEL GİT diyeceklerse
o zaman MÜDÜR YARDIMCISI yapsınlar ...

Bizler ezilmekten usandık.

+1

Biz Bize Emir Verilmesinden Usandık...
 
Geri
Üst