- Mesajlar
- 1,642
Osmanli padisahlarinin hobileri
Osmanli'da devlet erkaninin islerinin yani sira ozel olarak ilgilendikleri hobiler vardi. Komutanliklari ve devlet yoneticiligi kimligiyle tanidigimiz bircok padisahin ilginc hobileri vardi. Hemen her Osmanli padisahi, el sanatlari veya guzel sanatlarin bir (ya da birkac) dalina hakim olacak sekilde yetistirilmistir. Tabii bir de hobileri olmasi dogaldi. Zira her insan gibi, rutin mesguliyetlerinin yaninda gonlunun arzuladigi isleri yapmak, padisahlari psIkolojik olarak icinde bulunduklari sIkintilardan uzaklastirir, ayni zamanda bu durum, mevcut kosusturmacanin disinda farkli bir dusunme pratigine imkân tanirdi.
Fatih Sultan Mehmed'in bahcivanliga ozel bir meraki vardi. Bu meslekte iddialiydi ve bu yuzden bos vakitlerinin cogunu bahcivanliga ayirir, bundan da buyuk bir haz duyardi. Seferler arasinda kalan zamanlarinda Topkapi Sarayi ve diger saraylarin bahcelerinde calismaktan zevk alirdi. Ayrica ok icin parmaga takilan yuzukler, kemer tokalari ve kilic kinlari imalati da elinden gelirdi.
Yavuz Sultan Selim'in hobisi kuyumculuktu. Siire merakliydi. Nitekim bazi Turkce siirlerinin yaninda Farsca bir divani da vardir ve Almanya'da basilmistir. Ayrica Osmanli padisahlari icerisinde cok okumaktan dolayi gozlerinin bozuldugunu ve bu yuzden gozluk taktigini bildigimiz ilk padisah, Yavuz'dur.
Kanuni Sultan Suleyman iyi giyinmeyi severdi. Babasi gibi kuyumculuga merakliydi; ama siir alaninda, komutanligi ve yoneticiligi kadar basarili bir padisahti. 'Muhibbî' mahlasini kullandigi Divan'inda tam 2.779 gazel bulunmaktadir ki, Divan sairleri arasinda en fazla gazel yazmis olan Zâtî'nin bile ulastigi gazel sayisi ancak 1.825 adette kalmaktadir. Kanuni boylece Divan edebiyatinin gazel rekorunu kirmistir. Ayrica kavaf (kunduraci) olduguna dair kayit da vardir.
I. Mahmud hilalci, muhur kazicisi ve kuyumcuydu. Eserlerini carsida sattirir, eline gecen paralarla sadakalarini dagitir, ufak tefek ihtiyaclarini karsilar, bundan da buyuk bir haz alirdi. Bir gun kendisine vezirlerinden birisi, "Sevketlum, nicin boyle ugrasip zahmet edersiniz?" deyince, "Milletin hazinesini millete sarf etmek gerek. Saniyen, insanin calisip alin teri dokerek kazandigi paranin zevki baskadir." cevabini almistir.
II. Abdulhamid'in at binme, yuzme, aticilik gibi meraklari vardi. Silah kullanmakta pek mahirdi. Nisan alarak ismini yazar, madalyalari ortasindan delerdi. Kakma ve susleme islerinde mahir olmasinin yaninda usta bir marangozdu da. Sarayinda ozel marangozluk aletleri vardi. Is tulumunu giyer ve atolyesinde saatlerce kendini kaybederdi. Bir baska meraki da polisiye roman okumak, daha dogrusu okutmakti.
ALINTIDIR.....
Osmanli'da devlet erkaninin islerinin yani sira ozel olarak ilgilendikleri hobiler vardi. Komutanliklari ve devlet yoneticiligi kimligiyle tanidigimiz bircok padisahin ilginc hobileri vardi. Hemen her Osmanli padisahi, el sanatlari veya guzel sanatlarin bir (ya da birkac) dalina hakim olacak sekilde yetistirilmistir. Tabii bir de hobileri olmasi dogaldi. Zira her insan gibi, rutin mesguliyetlerinin yaninda gonlunun arzuladigi isleri yapmak, padisahlari psIkolojik olarak icinde bulunduklari sIkintilardan uzaklastirir, ayni zamanda bu durum, mevcut kosusturmacanin disinda farkli bir dusunme pratigine imkân tanirdi.
Fatih Sultan Mehmed'in bahcivanliga ozel bir meraki vardi. Bu meslekte iddialiydi ve bu yuzden bos vakitlerinin cogunu bahcivanliga ayirir, bundan da buyuk bir haz duyardi. Seferler arasinda kalan zamanlarinda Topkapi Sarayi ve diger saraylarin bahcelerinde calismaktan zevk alirdi. Ayrica ok icin parmaga takilan yuzukler, kemer tokalari ve kilic kinlari imalati da elinden gelirdi.
Yavuz Sultan Selim'in hobisi kuyumculuktu. Siire merakliydi. Nitekim bazi Turkce siirlerinin yaninda Farsca bir divani da vardir ve Almanya'da basilmistir. Ayrica Osmanli padisahlari icerisinde cok okumaktan dolayi gozlerinin bozuldugunu ve bu yuzden gozluk taktigini bildigimiz ilk padisah, Yavuz'dur.
Kanuni Sultan Suleyman iyi giyinmeyi severdi. Babasi gibi kuyumculuga merakliydi; ama siir alaninda, komutanligi ve yoneticiligi kadar basarili bir padisahti. 'Muhibbî' mahlasini kullandigi Divan'inda tam 2.779 gazel bulunmaktadir ki, Divan sairleri arasinda en fazla gazel yazmis olan Zâtî'nin bile ulastigi gazel sayisi ancak 1.825 adette kalmaktadir. Kanuni boylece Divan edebiyatinin gazel rekorunu kirmistir. Ayrica kavaf (kunduraci) olduguna dair kayit da vardir.
I. Mahmud hilalci, muhur kazicisi ve kuyumcuydu. Eserlerini carsida sattirir, eline gecen paralarla sadakalarini dagitir, ufak tefek ihtiyaclarini karsilar, bundan da buyuk bir haz alirdi. Bir gun kendisine vezirlerinden birisi, "Sevketlum, nicin boyle ugrasip zahmet edersiniz?" deyince, "Milletin hazinesini millete sarf etmek gerek. Saniyen, insanin calisip alin teri dokerek kazandigi paranin zevki baskadir." cevabini almistir.
II. Abdulhamid'in at binme, yuzme, aticilik gibi meraklari vardi. Silah kullanmakta pek mahirdi. Nisan alarak ismini yazar, madalyalari ortasindan delerdi. Kakma ve susleme islerinde mahir olmasinin yaninda usta bir marangozdu da. Sarayinda ozel marangozluk aletleri vardi. Is tulumunu giyer ve atolyesinde saatlerce kendini kaybederdi. Bir baska meraki da polisiye roman okumak, daha dogrusu okutmakti.
ALINTIDIR.....
