ORUÇ BOZMA...FIKRASI

Kodla Büyü

KARÇİÇEĞİ

Hiperaktif Üye
Hiperaktif
Süper Üye
Seçkin Üye
Mesajlar
2,836
Oruç Bozma
Erzurum fıkralarıBir gün Erzurum kahvelerinden birinde insanlar iftar vaktinin gelmesini beklerken o anda içeriye biri hızla ve şiddetle girmiş.
-Abiler çabuk koşun gelin biri orucunu bozuyor, sigara içiyor gözümün önünde!
Kahveden biri cevap verir.
- Ula tamam dur niye acele diyorsun şu çayımı içip geliyorum.

KAYNAK:http://www.fikralarim.com/oruc-bozma.html
 
Bir cemaat namaza durmuştu. İçlerinden biri konuşunca,
öteki "Namazda konuştun ve namazın bozuldu!" diye çıkıştı.
Bir başkası gülerek "İkinizin namazı da bozuldu" diye güldü.
Dördüncüsü " Üçünüzün namazı da bozuldu. Çünkü üçünüz de konuştunuz" dedi.
Aynı safta duran bir başkası "Allah'a şükür ben hiç konuşmadım!" deyiverdi.


http://www.fikralarim.com/namaz-batil-oldu.html
 
Azrail Gönderdin
Bektaşi yoksulluktan bıkmış, ellerini açıp dua etmiş:

“Allah’ım, şu canımı al da kurtar beni bu sefil dünyadan.”

O sırada yanından geçtiği binanın duvarları yıkılmış. Bektaşi canını zor kurtarmış, ellerini havaya kaldırmış:

“Allah’ım kırk yıldan beri ’bana biraz dünyalık ver’ diye sana dua ettim, beni dinlemedin.
Şimdi hemen Azrail gönderdin...”
http://www.fikralarim.com/azrail-gonderdin-.html
 
Bektaşi çalışıyor hem de oruçlu, sıcağa dayanamamış, bir maşrapa suyu başına dikmiş, görenler bağırmış:
“Yahu ne yaptın oruç gitti!”
“Giderse gitsin, o mübarek her yıl gelir, bu can bir giderse bir daha gelmez.”
 
gelse bir dilber-i ahu , olsa yevm-i ramazan ;
dilber-i ahu mu efdal , yoksa yevm-i ramazan ?

Yani diyorlar ki:
"Oruçluyken, karşısına ahu gibi bir dilber çıksa, orucunu mu tercih edersin, yoksa rüya gibi güzeli mi?"

hazret pek fazla düşünmeden cevaplamış :

ye , iç , eğlen ; sağla sefasin dilberin ;
zira kazası var ramazanın , kazası yok dilberin...
 
Adama sormuşlar :
-Kaç gün oruç tuttun?
-Hastalığım nedeniyle, ancak bir gün tutabildim! Demiş.

Aynı soru, orada bulunan Bektaşi’ye sorulunca, hiç istifini bozmadan yanıt vermiş :
-Bu arkadaş benden bir gün fazla tutmuş!
 
Bektaşi'nin düşüncesinden, söylediklerinden kısacası fıkralarından hoşnut olmayanlar, onun Tanrı'ya inancından şüphe duyduklarını yayarlar.
Onlara göre Bektaşi, "Allah'ı ve buyruklarını inkâr eden bir zındık"tır. Onu tanımayan, onun düşüncesinin özünü anlamayanların önyargısıdır bu. Bektaşi "inkâr"cı değil "tenkit"çidir, "yergi"cidir.

Eleştirileri ve yergileri, Tanrı'ya değil, yollarını sapıtanların kendi yarattıkları "tanrı" anlayışınadır, kendi yasalarını örnek alarak "tanrı buyruğu" diyenleredir.

Müslümanlığı, şeriatçı zihniyet içinde değerlendirenler, Bektaşi’ye ters gelir. Kuvvet ve kudret sahibi Allah’ın, insanların yalvarıp yakarmasına, kendisini yüceltmelerine ihtiyacı yoktur.
Yaratıcı mademki her şeye kadirdir, insanların günah işlemelerine engel olabilir, haksızlıkları önleyebilir, Tanrı’dan korkmak için sebep yoktur.
Çünkü O affedicidir.
İnsanların, kendilerinin sebep oldukları, adaletsizliklerin sorumsuzluğunu Tanrı’ya yükleme hakları yoktur.
Tanrı kötülüklerle uğraşmaz!

Dr. Dursun Yıldırım, Kültür Bakanlığı’nın yayımladığı doktora tezinde, fıkralardaki Bektaşi’nin sanıldığı gibi içkili, küfürlü, fütursuz, açık saçık konuşan sarhoş bir adam olmadığını belirtir. Bektaşi fıkraları toplumsal gerçeğin aynasıdır.
http://www.milliyet.com.tr/bayram-bekta ... efault.htm
http://www.alevihaberajansi.com/index.p ... &Itemid=34
 
Sıratı denizden geçeceğim
Bektaşi, Kurban Bayramı arifesinde kocaman bir torik alıp evine giderken tanıdıkların biri takılmış:
– Ne o erenler, kurban yerine torik mi aldın? Bektaşi, gülerek:
– Evet canım, fakir bu yıl sıratı denizden geçmek niyetinde olduğundan derya kuzusu kurban ediyorum, cevabını verir.
 
Ben şarabı eskimiş acı acı severim;
En çok da ramazanda cumaları içerim;
Helal üzümünü ezdim doldurdum küpe:
Ne olur,içinceyedek ekşitme Tanrım.

...

Oruç tutup namaz kılmağa kalktım geçende
Dedim belki öyle ererim dileklerime
Yazık ki bir kuru yelle bozuldu abdestim
Bir damla şarapla da orucum gitti güme.

ÖMER HAYYAM
...
http://www.siir.gen.tr/siir/o/omer_hayyam/321-340.htm
 
teksen' Alıntı:
Ben şarabı eskimiş acı acı severim;
En çok da ramazanda cumaları içerim;
Helal üzümünü ezdim doldurdum küpe:
Ne olur,içinceyedek ekşitme Tanrım.

...

Oruç tutup namaz kılmağa kalktım geçende
Dedim belki öyle ererim dileklerime
Yazık ki bir kuru yelle bozuldu abdestim
Bir damla şarapla da orucum gitti güme.

...
Sizin derdiniz ne Allah aşkına?
 
teksen' Alıntı:
Bektaşi çalışıyor hem de oruçlu, sıcağa dayanamamış, bir maşrapa suyu başına dikmiş, görenler bağırmış:
“Yahu ne yaptın oruç gitti!”
“Giderse gitsin, o mübarek her yıl gelir, bu can bir giderse bir daha gelmez.”

:puhaha:
 
İKİ KUL ARASINDAKİ FARK!

Bektaşi bir ramazan günü gezinirken, muhteşem bir köşkün yanından geçer.
Kapıda şatafatlı bir fayton durmaktadır. Köşkten sırmalı elbiseleri içinde bir adam çıkar. Muhafızlar selam dururlar. Adam lüks arabaya binerken, bektaşi meraklanır, muhafızlardan birinin yanına sokularak sorar:
“Hemşerim, arabaya binen padişah hazretleri midir?”
Muhafız:
Hayır” der “O beyimizdir, padişahın kullarından biridir.

Bektaşi, önce muhteşem arabaya, sonra sırmalı elbiseli adama bakar bakar, daha sonra ellerini açarak:
Ey ulu Tanrım” der “Hikmetinden sual olunmaz ama bir şu padişahın kuluna bak, bir de senin şu kuluna!”
http://www.sozcu.com.tr/2016/yazarlar/r ... m-1291331/
 
adamın biri(bektaşi mi değilmi orasını bilmem :) açlığa dayanamamış iftar yaklaştıkça nerde kaldın mübarek 11 ay demiş :)
 
Geri
Üst