Öğretmenler, her 4 yılda bir öğretmen yeterlikleri çerçevesi

Kodla Büyü

KARDELEN46

Site Gezgini
Mesajlar
81
Öğretmenlere yönelik 2023 vizyonu belirlendi
Millî Eğitim Bakanlığınca hazırlanan ve öğretmen yetiştirme ve geliştirme sürecinde bir yol haritası niteliğinde olan 2017-2023 yıllarındaki eylemleri kapsayan "Öğretmen Strateji Belgesi" Resmi Gazete´de yayımlandı.
09.06.2017 17:38
yazdırfacebook twitter linkedin google
Millî Eğitim Bakanlığınca hazırlanan ve Yüksek Planlama Kurulunca kabul edilen, "Öğretmen Strateji Belgesi 2017-2023", Milli Eğitim Bakanlığınca düzenlenen Ulusal Öğretmen Stratejisi Çalıştayı sonucunda hazırlandı. Belgede öğretmen yetiştirme, geliştirme ve istihdam süreçlerine ilişkin, "öğretmenliğe yönelik hizmet öncesi eğitim, öğretmenlik mesleğine adayların seçimi ve istihdamı, adaylık ve uyum eğitimi, kariyer geliştirme ve ödüllendirme öğretmenlik mesleğinin statüsü ve sürekli mesleki gelişim" olmak üzere, 6 temel bileşen belirlendi.

Yüksek nitelikli, iyi yetişmiş ve mesleğe uygun bireylerin öğretmen olarak istihdamını sağlamak için öğretmen yetiştirmeye yönelik programlarda eğitimleri iyileştirmek, üniversite mezunları arasından öğretmenlik mesleğine en uygun olanları seçmek, belgede tartışılan amaçlar ve bu amaçlarla ilişkili hedeflerden biri olarak yer aldı. Öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimini sürekli kılmak amacıyla öğretmenlerin gelişim ihtiyacını tespit için periyodik olarak yapılacak bir performans değerlendirme sistemini hayata geçirmek de diğer bir hedef olarak belirlendi. Adaylık sürecinden itibaren öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişim faaliyetlerinin niteliğini artırmak da hedefler arasında sıralandı.

Diğer yandan, öğretmenlik mesleğine yönelik algıyı iyileştirmek ve mesleğin statüsünü güçlendirmek için öğretmenlerin çalışma şartlarını iyileştirmek, kurumlar ve bölgeler arası farklılıklara göre, iyileştirici tedbirler almak, kariyer ve ödüllendirme sistemi de geliştirilecek.

Bu amaç ve hedeflere yönelik 35 eylem maddesi belirlendi. Belgede yer alan eylemlerin hayata geçirilmesinde Milli Eğitim Bakanlığı´nın yanı sıra, farklı kamu kurum ve kuruluşlar, sivil toplum kuruluşlarının da planlanan politikalarda etkin bir rol almalarına imkân sağlanacak. Belgedeki eylemlerin uygulanmasının koordinasyonundan ve izlenmesinden Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü sorumlu olacak.

Öğretmen yetiştiren programlarda eğitim iyileştirilecek
Strateji Belgesi´nde, yüksek nitelikli, iyi yetişmiş ve mesleğe uygun bireylerin öğretmen olarak istihdamının sağlanması için iki hedef belirlendi. Bu kapsamda, öğretmen yetiştirmeye yönelik programlarda eğitimler iyileştirilecek ve üniversite mezunları arasından öğretmenlik mesleğine en uygun olanları seçilecek. Öğretmen yetiştirmeye yönelik programlarda eğitimleri iyileştirmek için şu eylemler belirlendi: "Öğretmen yetiştirme çalışma grubu işlevsel hale getirilecek. Öğretmen yetiştirmeye yönelik programlara sahip olan kuramların akademik ve örgütsel olarak ve uygulama ağırlıklı olarak yeniden yapılandırılacak. Lisans programı seçimi de yeniden yapılandırılacak. Öğretmen yetiştirmede belirli alanlarda program tercihinin fakülteye girişten sonra yapılabileceği bir sistem oluşturulacak. Öğretmen yetiştirmeye yönelik programlardan diğer programlara geçiş imkânları sağlanacak. Bu kapsamda, öğretmenlik mesleğine (akademik, sağlık, psikolojik gibi nedenlerle) uygun olmadığı komisyonca tespit edilen eğitim fakültesi öğrencilerine diğer fakülte ve bölümlere geçiş imkânlarının sağlanmasına yönelik hukuki ait yapı oluşturulacak.

Öğretmen yetiştirmeye yönelik programlara sahip olan kuramların, bu eğitimlerde alternatif öğretim programları uygulamalarına imkân sağlanacak. Öğretmenlik uygulamaları sertifika sahibi öğretmenler ile yürütülecek. Fakülte-okul iş birliği süreçlerinin yeniden yapılandırılacak. Öğretmen yetiştirme programları için standartlar geliştirilecek. Bu programlarda öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısının iyileştirilmesi sağlanacak. Eğitim fakültelerindeki öğretim elemanlarının ilk ve orta dereceli okullarda gözlem, araştırma ve uygulama yapabilecekleri ortamlar oluşturulacak."

Öğretmenlerin seçimi için çoklu veri
Üniversite mezunları arasından öğretmenlik mesleğine en uygun olanları seçmek de belgede yer alan diğer hedefler arasında yer aldı. Belgede, öğretmenlik mesleğine kabul için ana kaynak eğitim fakültesi mezunları olmakla birlikte ihtiyaç duyulduğunda başka fakülte mezunlarının da göreve başlamadan önce ilgili alanın eğitimine yönelik programları tamamlamak şartıyla gerektiğinde öğretmen olarak istihdam edilebileceğine işaret edildi. "Öğretmenlik mesleğine seçme işlemleri, çok aşamalı ve ölçütleri belirlenmiş olarak yeniden tasarlanmalı." ifadesine yer verilen belgede, bu doğrultuda öğretmenliğe seçilecek adayların sahip olunması gereken temel yeterliklerin değerlendirilebildiği ve yalnızca yazılı sınav değil, alternatif değerlendirme yöntemlerinin de kullanıldığı bir seçme sisteminin oluşturulması gerektiği bildirildi.

Strateji Belgesi´nde bu seçme yöntemine ilişkin, şunlar kaydedildi: "Mesleğe giriş sürecinde, en uygun adayların seçilmesi için çoktan seçmeli eleme ve sıralamaya dayalı giriş sınavları yanında çoklu veri kaynağına dayalı değerlendirmeyi temel alan, danışman öğretmen eşliğinde mesleğe hazırlama ve iş başında deneme imkanı sağlayan istihdam sistemleri geliştirilecek. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı bilimsel veriler doğrultusunda nüfusun seyrini ve bileşimini dikkate alarak, orta ve uzun vadede eğitim kademeleri ve öğretmenlik alanları bazında hazırlanan öğretmen ihtiyacı projeksiyonunu kamuoyu ile paylaşacak. Açıklanan veriler doğrultusunda mesleğe yönelecek bireylerin, istihdam durumuna göre üniversite tercihi yapmaları sağlanabilir."

Strateji Belgesi´nde bu hedefin gerçekleştirilmesi için eylemler de belirlendi. Buna göre, mesleğe girişte çoklu veri kaynağına dayalı değerlendirmeyi temel alan seçme sistemleri geliştirilecek. Mesleğe girişte adayların, psikomotor ve duyuşsal becerilerini de göz önüne alan öğretmen yeterlilikleri çerçevesinde seçme sınavları ile lisans başarısı, ürün seçki dosyası, öğretmenlik uygulaması değerlendirmesi, mülakat ve benzeri çoklu veri kaynağına dayalı değerlendirmeyi esas alan bir istihdam sistemi oluşturulacak.

Diğer yandan, aday öğretmen olarak atanabilmek için gerçekleştirilen sınavlarda asgari puan şartı getirilmesi de hedefler arasında yer aldı. Aday öğretmen olarak atanabilmek için gerçekleştirilecek sınavlarda asgari puan şartının getirilerek mesleğe girişte, öğretmenlerin eğitim bilimleri ve kendi alanlarına ilişkin asgari bir başarı düzeyine sahip olanlar arasından seçilmesini sağlamak da hedeflendi. Alanlara göre, öğretmen ihtiyacı ve bu ihtiyaçları karşılamaya dönük istihdam oranlarının her yıl ilgili paydaşlar ve kamuoyuna açıklanması sağlanacak.


Öğretmenler, her 4 yılda bir öğretmen yeterlikleri çerçevesinde yapılacak sınava tabi tutulacak
Milli Eğitim Bakanlığınca hazırlanan, öğretmen yetiştirme ve geliştirme sürecinde yol haritası niteliğinde olan, 2017-2023´teki eylemleri kapsayan "Öğretmen Strateji Belgesi"ne göre, istihdam edilen tüm öğretmenler, her 4 yılda bir öğretmen yeterlikleri çerçevesinde yapılacak sınava tabi tutulacak. Resmi Gazete´de yayımlanan, Milli Eğitim Bakanlığınca hazırlanan, Yüksek Planlama Kurulunca kabul edilen "Öğretmen Strateji Belgesi 2017-2023", bakanlıkça düzenlenen Ulusal Öğretmen Stratejisi Çalıştayı sonucunda hazırlandı.


Belgede öğretmen yetiştirme, geliştirme ve istihdam süreçlerine ilişkin "öğretmenliğe yönelik hizmet öncesi eğitim, öğretmenlik mesleğine adayların seçimi ve istihdamı, adaylık ve uyum eğitimi, kariyer geliştirme ve ödüllendirme, öğretmenlik mesleğinin statüsü ve sürekli mesleki gelişim" olmak üzere 6 temel bileşen belirlendi. Bu amaç ve hedeflere yönelik belirlenen 35 eylem maddesinde, üniversite mezunları arasından öğretmenlik mesleğine en uygun olanları seçmek, belgede tartışılan amaçlar ve bu amaçlarla ilişkili hedeflerden biri olarak yer aldı. Belgede "Öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimini sürekli kılmak" amacı vurgulanırken, "Öğretmenlerin gelişim ihtiyacını tespit için periyodik olarak yapılacak bir performans değerlendirme sistemini hayata geçirmek" ve "adaylık sürecinden itibaren öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişim faaliyetlerinin niteliğini arttırmak" hedeflerine yer verildi.

Zorunlu bir performans değerlendirme sistemi
Belgeye göre, öğretmen yeterlikleri ihtiyaçlar doğrultusunda güncellenecek. Bakanlık, belirlenecek öğretmen yeterliklerini ulusal ve uluslararası gelişmeler doğrultusunda güncelleyerek ilgili paydaşlara duyuracak. Bütün öğretmenler için zorunlu bir performans değerlendirme sistemi geliştirilecek. Öğretmen yeterlikleri çerçevesinde, öğretmenlerin mesleki gelişim ihtiyaçlarının belirlenmesi, mesleki gelişim çalışmalarının izlenmesi, yönlendirilmesi ve değerlendirilmesine yönelik çoklu veri kaynağına dayalı değerlendirme yaklaşımı çerçevesinde bir performans yönetim sistemi kurulacak.

Performans değerlendirme sonucundan, mesleki gelişim ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik gerekli tedbirlerin alınması, kariyer gelişimi, terfi ve hizmet puanının hesaplanması gibi alanlarda bir kriter olarak yararlanılacak. İstihdam edilen tüm öğretmenler, her 4 yılda bir öğretmen yeterlikleri çerçevesinde yapılacak sınava tabi tutulacak. Sınav sonuçları, öğretmenlerin gelişim ihtiyaçlarının belirlenmesi ve buna yönelik tedbirlerin alınması, kariyer gelişimi, terfi, hizmet puanının hesaplanması gibi alanlarda bir kriter olarak kullanılacak. Öğretmenlerin mesleki gelişimini izleme ve destekleme faaliyetlerinde görev alacak kişilere bilgi, beceri ve farkındalık oluşturacak eğitimler verilecek. Bakanlık tarafından Okul Temelli Mesleki Gelişim Modeli´nin (OTMG) güncellenerek uygulanması sağlanacak.

"Öğretmen akademileri" kuruluyor
Adaylık sürecinden itibaren öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişim faaliyetlerinin niteliğinin artırılması amacıyla "öğretmen akademileri" kurulacak. Akademiler, eğitim öğretim alanında bilimsel, teknolojik gelişmeleri incelemek, araştırmak, danışmanlık hizmeti sunmak, MEB personeli için hayat boyu öğrenme fırsatları oluşturmak, öğretmenlerin hayat boyu öğrenme fırsatlarını artırmak ve çeşitlendirmek için mesleki gelişim faaliyetlerinde örgün, açık ve uzaktan öğretim yoluyla hizmet sunan kurumlarla iş birliği sağlamak için çalışacak.

İlk kez 2016´da başlatılan aday öğretmen yetiştirme sürecinin, gelen dönütler doğrultusunda içerik ve yöntemleri zenginleştirilerek uygulanmasına devam edilecek. Mesleki gelişim programlarında görev alacak eğiticilerin niteliklerine (alan bilgisi, eğitim liderliği, etkili iletişim becerileri, öğretim yöntem ve teknikleri, uyum becerisi gibi) ilişkin ölçütleri, paydaşların katılımı sağlanarak geliştirilecek. Öğretmen akademileri aracılığıyla, yetişkin eğitimi alanında sertifika ve mesleki gelişim programlarının açılması teşvik edilecek.

Eğitim çalışanlarının, ulusal ve uluslararası bilimsel çalışmalar üretmeleri, etkinliklere katılımları teşvik edilerek, bu konuda ilgili kurumlarla iş birliği geliştirilecek ve benzeri nitelikte fırsatlar oluşturulacak. Ulusal Ajans, YTB, TİKA, Maarif Vakfı, TÜBİTAK gibi kurumlarla iş birliği sağlanarak, öğretmenlerin eğitim alanındaki uluslararası gelişmelerle ilgili bilgi düzeyi ve farkındalığı artırılacak. Katılım oranının artırılması için de gerekli tedbirler alınacak.

"Öğretmene şiddete" yeni düzenleme
Strateji Belgesi´nde, öğretmenlik mesleğinin statüsünün güçlendirilmesi de hedef olarak yer aldı. Öğretmenlik mesleğine ilişkin mevzuatın, belgede yer alan eylemlerle uyumlu olarak, güncel ihtiyaçları karşılar biçimde yeniden düzenlenmesine yönelik çalışmalar gerçekleştirilecek.

Öğretmene karşı şiddetin önlenmesine yönelik hukuki ve idari düzenlemelerle, alınacak tedbirlerin kapsamlı olarak planlandığı eğitimde, şiddeti önlemeye yönelik eylem planı hazırlanacak. Eğitim kurumlarının yapılarını demokratik, şeffaf ve katılımcı biçimde geliştirerek öğretmenlerin okul yönetimi süreçleri ile eğitim uygulamaları üzerinde daha fazla yetki ve sorumluluk sahibi olmaları sağlanacak. Öğretmenlik mesleğinin statüsünün artırılabilmesi için öğretmenlerin görev yaptıkları fiziki ortamların buna uygun düzenlenmesi ve şartlarının iyileştirilmesi de belgede hedeflenen bir diğer konu oldu. Bu hedef doğrultusunda, öğretmenlerin çalışmalarını kolaylaştırıcı ve bireysel çalışmalar yapabilmelerine imkân sağlayan fiziki alanlar oluşturulacak.

Bölgeler arası farklılıklar dikkate alınacak
En küçük mülki idari birimler de dahil olmak üzere Türkiye´nin her yerinde sürdürülmesi gereken eğitim hizmetlerinin devamı için kurumlar ve bölgeler arası farklılıklara göre iyileştirici tedbirler alınacak. Belgede, iyileştirmelere ilişkin, "Özellikle kimi merkez okullara göre imkanlar açısından nispeten yetersiz çevrelerde bulunan eğitim kurumlarına yönelik ek iyileştirici tedbirlerin alınması gerekmektedir. Bu tür eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenlere yönelik istihdam koşulları, ek ücret, hizmet puanı, lisansüstü eğitime erişim, yer değiştirmeler ile yurt dışı eğitim ve görevlerde öncelik, konut desteği ve lojman gibi destekler de önemli ölçüde özendirici olabilecektir." ifadelerine yer verildi.

Buna göre, eğitim öğretim kurumları, bölgesel, çevresel ve kurumsal özellikleri açısından kapsamlı olarak belirlenmiş kriterler çerçevesinde yeniden değerlendirilerek sınıflandırılacak. Öğretmenlere, görev yapılan eğitim kurumunun öncelik ve özelliklerine göre istihdam koşulları, hizmet puanı, yer değiştirmeler ile yurt dışı eğitim ve görevlerde öncelik, konut desteği ve lojman gibi özendirici imkanlar oluşturulacak. 652 sayılı KHK´nın ek dördüncü maddesinde yer alan hükümlere göre, işlerlik kazandırılan sözleşmeli öğretmenliğe ilişkin model, yeni ihtiyaçlar doğrultusunda sürekli geliştirilecek.

Öğretmenlere ödüllendirme sistemi
Aynı eğitim kurumunda kesintisiz, uzun süre görev yapan öğretmenlere mesleki deneyimlerini taşıyabilmeleri ve geliştirebilmeleri amacıyla hizmet gerekleri ve kamu yararı göz önünde bulundurularak, okul ve kurum değişiklikleri yapmak üzere bir model oluşturulacak.

Sürekli mesleki gelişime teşvik edilmesi, niteliklerinin artırılması, statülerinin yükseltilmesi amaçlarına yönelik öğretmenlere kariyer basamaklarında yükselme ve ödüllendirme imkanı verilecek. Öğretmenlerin mesleği ve alanına ilişkin gönüllü faaliyetleri ile okul dışı çalışmaları, yapılacak sınavlar, öğretmen akademilerinde alınacak eğitimler ve öğrenci başarıları gibi çeşitli ölçütlerin dikkate alındığı, yükselmelerinin belirli bir süreliğine gerçekleştiği kariyer sistemi oluşturulacak.

KAYNAK: http://www.meb.gov.tr/ogretmenlere-yone ... r/13843/tr
 
İdarecilikte kadrolaşma bitti, ilk atamalar partililerce mülakatla seçilip alınıyor, sıra mevcut öğretmenler içindeki partili olmayan öğretmenlere geldi.

Önce yazılı sınav denilecek ve sonra mülakata dönecek. Partinin il ve ilçe başkanlarının yapacağı mülakatlara göre işten atılmalar başlayacak.
 
Re: Ynt: Öğretmenler, her 4 yılda bir öğretmen yeterlikleri çerç

KAFANIZI YORMAYIN.
BİR MİLYON üyeli MEMUR-SEN (yetkili sendika) var.
Başkanı ise yine bir öğretmen. Sn. ALİ YALÇIN.

Konuyu bayrama kalmaz, MEB nezdinde büro içi görüşmeleri yolu ile halleder.
 
meleği gene ayaklar altına aldılar sınav hadi neyse bir nebze olabilir öğrencinin,velinin ve müdürün not vermesi(şamar oğlanına çevirmesi) nedir ya ama bize müstehak hiç kimseden ses yok hadi bakalım hayırlı uğurlu olsun...
 
4 yılda bir ne soracaklar merak ettiM? ingilizce?matematik ? yoksa bilişim-yazılım-veritabanı??
 
referandum öncesi söyledik daha bunlar bir şey değil bundan sonra çoğu öğretmen öğrenci veli ilişkisi 100 verene 100 olur :alkis:
 
Baskanlik gecerse bunlarin hepsini sira sira yapacaklarini soyledim.1 yada 2 yil sonra butun ogretmenleride sozlesmeli statusune alacaklar hepsi asama asama gerceklesek.
Meb bunyesinde artik yalaka olmayana is yoka donecek is.
Ama sadece yandas sendikadayiz bize bisey olmaz kafasiyla yasayan ogretmenlere sitemim.
Unutmasinlar bir zamanlar cemaat nasil biz buyuguz gucluyuz bisey olmaz dediyse bes on yil sonra baska bir parti gelirse su anin yandaslari kendini kapi onunde bulabilirler.
 
Ayrica Öğretmenliği beceremediği için müdürlük sinavina girip başarılı olan insanlar "iyi eğitimci" oluyorsa
Bu değrlendirmenin sonunda başarılı diye çıkacak olan şaheserleri tahmin bile edemiyorum
 
ersan3333' Alıntı:
Baskanlik gecerse bunlarin hepsini sira sira yapacaklarini soyledim.1 yada 2 yil sonra butun ogretmenleride sozlesmeli statusune alacaklar hepsi asama asama gerceklesek.
Meb bunyesinde artik yalaka olmayana is yoka donecek is.
Ama sadece yandas sendikadayiz bize bisey olmaz kafasiyla yasayan ogretmenlere sitemim.
Unutmasinlar bir zamanlar cemaat nasil biz buyuguz gucluyuz bisey olmaz dediyse bes on yil sonra baska bir parti gelirse su anin yandaslari kendini kapi onunde bulabilirler.
5-10 daha iktidar değişmez mi ? :scared: o zaman yandaş- yada taraf olmayanlar ne eziyetler görecek kim bilir...
 
spider23' Alıntı:
ersan3333' Alıntı:
Baskanlik gecerse bunlarin hepsini sira sira yapacaklarini soyledim.1 yada 2 yil sonra butun ogretmenleride sozlesmeli statusune alacaklar hepsi asama asama gerceklesek.
Meb bunyesinde artik yalaka olmayana is yoka donecek is.
Ama sadece yandas sendikadayiz bize bisey olmaz kafasiyla yasayan ogretmenlere sitemim.
Unutmasinlar bir zamanlar cemaat nasil biz buyuguz gucluyuz bisey olmaz dediyse bes on yil sonra baska bir parti gelirse su anin yandaslari kendini kapi onunde bulabilirler.
5-10 daha iktidar değişmez mi ? :scared: o zaman yandaş- yada taraf olmayanlar ne eziyetler görecek kim bilir...
Ahirette de yandaslik yalakalik kul hakki yemek prim yapmaz yalniz oda var
 
bu arada gerçek anlamda-objektif bir sınav ile öğretmenlerin kendi branşlarından değerlendirmeye alınmasına aslında karşı değilim...


İşine hakim olanla-olmayan...

bilgi sahibi olanla olmayan ayırt edilsin..

ama ve lakin sınavlara-sınavı hazırlayacak komisyona güvenim yok.. kim olacak?kimlerden olacak?birilerine sızdırılacak mı?

bunlarla ilgili en ufak bir şüpheye yer bırakmadan-ADİL-eşitlikçi-DÜRÜST-objektif bir sınava ben de varım...

okulumda öğrencinin sorduğu 2 tabanında logaritma 8 i cevaplayamayan matematikçi gördüm..

böyleleriyle ;işine hakim olanlar;bilgi sahibi olanlar ayırt edilmeli....kendi zümrem de de sınıftan-nesne örneklemekten bi haber olup 13 saatlik NTP dersine girenleri gördükçe vicdanım sızlıyor...ama işte o sınav ne şekilde yapılacak?

gerçekten müfredatı kapsayan -OBJEKTİF bir sınav yapılabilecek mi? ve yaptırımları neler olacak? yada faydaları?
 
spider23' Alıntı:
bu arada gerçek anlamda-objektif bir sınav ile öğretmenlerin kendi branşlarından değerlendirmeye alınmasına aslında karşı değilim...


İşine hakim olanla-olmayan...

bilgi sahibi olanla olmayan ayırt edilsin..

ama ve lakin sınavlara-sınavı hazırlayacak komisyona güvenim yok.. kim olacak?kimlerden olacak?birilerine sızdırılacak mı?

bunlarla ilgili en ufak bir şüpheye yer bırakmadan-ADİL-eşitlikçi-DÜRÜST-objektif bir sınava ben de varım...

okulumda öğrencinin sorduğu 2 tabanında logaritma 8 i cevaplayamayan matematikçi gördüm..

böyleleriyle ;işine hakim olanlar;bilgi sahibi olanlar ayırt edilmeli....kendi zümrem de de sınıftan-nesne örneklemekten bi haber olup 13 saatlik NTP dersine girenleri gördükçe vicdanım sızlıyor...ama işte o sınav ne şekilde yapılacak?

gerçekten müfredatı kapsayan -OBJEKTİF bir sınav yapılabilecek mi? ve yaptırımları neler olacak? yada faydaları?
:alkis:
 
Ben kesinlikle objektif bir değerlendirme olacağını düşünmüyorum. Keşke düzgün yapılsa da biz de eksiklerimizi gorsek. O kadar çok bedavadan maaş alan öğretmen var ki. Açıp iki şeyi inceleyip kendini gelistirmez. Salla başı al maaşını. Ama bunların ne kadar iyi bir şekilde tespit edileceği konusunda baya baya korkuyorum. Gördük en son yönetici atamalarında ne kadar objektif davranıldığını.

Bir de zorunlu rotasyon olayı var. Rotasyon il dışı olursa işte o zaman bittik. İl il dolasiriz artık. Sonraki adım "sınav yaptik geçemediler, başka şehre gönderdik gitmediler, basari düşüyor sürekli oysa bakın özeller ne kadar başarılı, özellestiriyoruz okulları " olacaktir.

Bunların da olması bir adet khk ya bakar. O khk da yaz tatilinde gelir. Oohhhh iyi gelir sıcak havada serin serin.
 
Re: Ynt: Öğretmenler, her 4 yılda bir öğretmen yeterlikleri çerç

Bilimsel görüş tarafı (akademik kadro) ve STK tarafı (Eğitim işkolundaki Yetkili Sendika) onayı olmadan strateji belgesi yayımlanmaz.

.
Not: Şahsi bilgimdir.Çünkü resmi usûl budur.
 
spider23' Alıntı:
bu arada gerçek anlamda-objektif bir sınav ile öğretmenlerin kendi branşlarından değerlendirmeye alınmasına aslında karşı değilim...


İşine hakim olanla-olmayan...

bilgi sahibi olanla olmayan ayırt edilsin..

ama ve lakin sınavlara-sınavı hazırlayacak komisyona güvenim yok.. kim olacak?kimlerden olacak?birilerine sızdırılacak mı?

bunlarla ilgili en ufak bir şüpheye yer bırakmadan-ADİL-eşitlikçi-DÜRÜST-objektif bir sınava ben de varım...

okulumda öğrencinin sorduğu 2 tabanında logaritma 8 i cevaplayamayan matematikçi gördüm..

böyleleriyle ;işine hakim olanlar;bilgi sahibi olanlar ayırt edilmeli....kendi zümrem de de sınıftan-nesne örneklemekten bi haber olup 13 saatlik NTP dersine girenleri gördükçe vicdanım sızlıyor...ama işte o sınav ne şekilde yapılacak?

gerçekten müfredatı kapsayan -OBJEKTİF bir sınav yapılabilecek mi? ve yaptırımları neler olacak? yada faydaları?
Görüşlerinize katılıyorum.
gerçekten müfredatı kapsayan -OBJEKTİF bir sınav yapılabilecek mi?
Bu sorunuzun cevapı da idareci atamalarında mevcut. Bu sınavı getirmenin eğitim sistemini düzeltmek için yapılmadığı aşikar. İdarecilerin %85'i malum sendikadan. Şimdi de öğretmenlerin oranını %85'e çıkaracaklar.
 
Yazida soyle bir ibarede var.Butun universite mezunlari ogretmen olabilecek ihtiyac dahilinde diyor
Iste asil meslegi ve egitimi bitirecek olan budur ve bunuda yapacaklar goreceksiniz.yakin zamanda bir isletme insaat muh. yada sut urunleri fakultesi mezunu ile zumre olabiliriz
 
spider23' Alıntı:
bu arada gerçek anlamda-objektif bir sınav ile öğretmenlerin kendi branşlarından değerlendirmeye alınmasına aslında karşı değilim...


İşine hakim olanla-olmayan...

bilgi sahibi olanla olmayan ayırt edilsin..

ama ve lakin sınavlara-sınavı hazırlayacak komisyona güvenim yok.. kim olacak?kimlerden olacak?birilerine sızdırılacak mı?

bunlarla ilgili en ufak bir şüpheye yer bırakmadan-ADİL-eşitlikçi-DÜRÜST-objektif bir sınava ben de varım...

okulumda öğrencinin sorduğu 2 tabanında logaritma 8 i cevaplayamayan matematikçi gördüm..

böyleleriyle ;işine hakim olanlar;bilgi sahibi olanlar ayırt edilmeli....kendi zümrem de de sınıftan-nesne örneklemekten bi haber olup 13 saatlik NTP dersine girenleri gördükçe vicdanım sızlıyor...ama işte o sınav ne şekilde yapılacak?

gerçekten müfredatı kapsayan -OBJEKTİF bir sınav yapılabilecek mi? ve yaptırımları neler olacak? yada faydaları?

Sayın hocam, öğretmenlik yeterliliği yazılı/sözlü sınavlarla ölçülemeyecek bir beceridir. Yazılı/sözlü sınavlarla sadece ve sadece branş bazında bilgisi ölçülebilir. Salt bilgi kapasitesi, öğretmenlik demek değildir. Öğretmenlik becerisi uzun sürelerde gözlenerek BELKİ ölçülebilir. Sonuçta eğitim bir süreçtir. Böyle bir süreci değerlendirmek kolay olmaz.

Bir öğretmen olarak bildiğinizi farz ediyorum, sınavlar aynı zamanda psikolojik durumlardan etkilenerek olumsuz sonuçlarda doğurabilir. Örnek vermiş olduğunuz meslektaşımızın, dalgın bir anına denk gelmiştir 2 tabanında logaritma 8'i cevaplandıramaması. Moralimizin bozuk olduğu bir günde değerlendirilmek hoş olmaz değil mi?

Veliler değerlendirecek, idare değerlendirecek... Veliler çocuğuna yüksek not veren öğretmeni daha çok seveceklerdir. Değerlendirmeleri de bu yönde olur. İdareciler de muhtemelen kendilerine hiç itiraz etmeyen öğretmenlere yüksek not verir.

Bazı meslektaşlarımızın belki bilgi kapasitesi düşüktür; ama, sahip olduğu az miktarda bilgiyi tam anlamıyla öğretebilme becerisine sahiptir. Bazı meslektaşlarımızda, bilgi kapasitesini artırmıştır; ancak, hiçbir bilgisini aktaramıyor olabilir. Sizce hangisi daha kaliteli öğretmen; az miktarda bilgisini tam anlamıyla aktarabilen mi, çok fazla bilgisi olup hiçbirisini aktaramayan mı? Bu ikisinin ayrımına nasıl varılabilir? Ben de bir örnek verebilirim; kendi lise matematik öğretmenim. Soru çözmekte üzerine yoktu, cevabına ulaşamadığı matematik sorusu görmedim şahsen. Ama, bize öğretebildiği hiçbir şey de yoktu. 9. sınıf matematik dersimize geliyordu ve o yılki eksiklerimizi telafi etmemiz çok zor oldu. Derste sadece soru çözüyordu ve kendisi çözüyordu. Bize çözmemiz için vakit bile bırakmıyordu. Kendisi sorup, kendisi çözüyordu (bir defasında yöntemlerine itiraz etmiştim ve aldığım cevap "insan matematik öğrenmek için ayda 100 milyona kıymalı" olmuştu). Şimdi bu öğretmenimiz, yapılacak herhangi bir bilgi sınavından 100 alacaktır. Sizce kaliteli bir öğretmen midir?

Diyeceğim o ki; hiçbir sözlü/yazılı sınav öğretmenlik becerisini ölçemez. Siz siz olun, öğretmenleri bilgi kapasiteleri ile değerlendirmeyin. Bilgi eksikliği giderilebilir. Bu tür sınavlara kesinlikle karşı olun. Çünkü bu sınavların amacı; öğretmenlik becerisini tespit etmek değil, başka bir şey.
 
çok bilmek iyi öğretmek değildir. hiç bilmeden de öğretmen mümkün değil. öyle proflarımız vardı ki fakültede kimse ne anlattığını anlamıyordu, ama adamda kafa zehir ona diyecek bir şey yok.

velhasılı kelam zaten bu olayın amacının eğitimde kalite ile alakası olmadığını, maksadın sadece ve sadece adamını seçmek olduğunu düşündüğüm için tartışmaya gerek dahi görmüyorum.
 
Kağıt üstünde her ne kadar mantıklı,doğru bir fikir gibi görünse de uygulamada nasıl olduğunu görmeden ön yargılı yaklaşmış oluruz.
Fakat çoğu arkadaşımız bakanlığımızın yaptığı, çoğu uygulamaları göz önünde bulundurup, kaygılarını dile getirmiş.

Bu kaygılara katılmamak elde değil.Bir şey yapılırken nolur öğretmenlere de danışın artık.1 Milyonluk eğitimciyiz.Sahada olan bizleriz.Gelin bize sorun neyi nasıl yapmamız gerektiğini.Bizler boş insanlar değiliz.O koltuklarda oturanlarınızdan kat kat zekiler,kat kat bilinçli ,girişimci insanlar var.Gelin de neyi nasıl yapmalıyızı Siyaset üzerinden değil, gerçeklik üzerinden kuralım.
Bu ülkede her kuruma Siyaset sokulmamalı.Fakat Meb maalesef bunu yapıyor ve yarın öbür gün iktidar değiştiğinde asıl Eğitim Sistemimiz kilitlenecek.Her gelen İktidar kafasına göre İdareci,öğretmen,çalışan almamalı...
Bu yüzden ben karşıyım.Eğer ki gerçekten bilgimiz ölçülecekse kabul fakat işin içine mülakattır,amirlerinin verdiği puanlardır ( Kısacası siyasi görüş ) girerse karşıyım...
 
sınava 15 gün kala işi gücü bırakıp sınava yoğunlaşmayı düşünüyorum hedefim en azından Türkiye 3. olmak :mrgreen: :mrgreen:
Onca anket çalışmasını doldurmamız gerekiyor karne gününe böyle birşeyi hemen duyurmak hangi sistemde var.
Bu işin planlama, analiz, tasarım, uygulama basamakları vardır bunlar duyurulur önce fikir alınır.
 
mkutlukyildirim' Alıntı:
spider23' Alıntı:
bu arada gerçek anlamda-objektif bir sınav ile öğretmenlerin kendi branşlarından değerlendirmeye alınmasına aslında karşı değilim...


İşine hakim olanla-olmayan...

bilgi sahibi olanla olmayan ayırt edilsin..

ama ve lakin sınavlara-sınavı hazırlayacak komisyona güvenim yok.. kim olacak?kimlerden olacak?birilerine sızdırılacak mı?

bunlarla ilgili en ufak bir şüpheye yer bırakmadan-ADİL-eşitlikçi-DÜRÜST-objektif bir sınava ben de varım...

okulumda öğrencinin sorduğu 2 tabanında logaritma 8 i cevaplayamayan matematikçi gördüm..

böyleleriyle ;işine hakim olanlar;bilgi sahibi olanlar ayırt edilmeli....kendi zümrem de de sınıftan-nesne örneklemekten bi haber olup 13 saatlik NTP dersine girenleri gördükçe vicdanım sızlıyor...ama işte o sınav ne şekilde yapılacak?

gerçekten müfredatı kapsayan -OBJEKTİF bir sınav yapılabilecek mi? ve yaptırımları neler olacak? yada faydaları?

Sayın hocam, öğretmenlik yeterliliği yazılı/sözlü sınavlarla ölçülemeyecek bir beceridir. Yazılı/sözlü sınavlarla sadece ve sadece branş bazında bilgisi ölçülebilir. Salt bilgi kapasitesi, öğretmenlik demek değildir. Öğretmenlik becerisi uzun sürelerde gözlenerek BELKİ ölçülebilir. Sonuçta eğitim bir süreçtir. Böyle bir süreci değerlendirmek kolay olmaz.

Bir öğretmen olarak bildiğinizi farz ediyorum, sınavlar aynı zamanda psikolojik durumlardan etkilenerek olumsuz sonuçlarda doğurabilir. Örnek vermiş olduğunuz meslektaşımızın, dalgın bir anına denk gelmiştir 2 tabanında logaritma 8'i cevaplandıramaması. Moralimizin bozuk olduğu bir günde değerlendirilmek hoş olmaz değil mi?

Veliler değerlendirecek, idare değerlendirecek... Veliler çocuğuna yüksek not veren öğretmeni daha çok seveceklerdir. Değerlendirmeleri de bu yönde olur. İdareciler de muhtemelen kendilerine hiç itiraz etmeyen öğretmenlere yüksek not verir.

Bazı meslektaşlarımızın belki bilgi kapasitesi düşüktür; ama, sahip olduğu az miktarda bilgiyi tam anlamıyla öğretebilme becerisine sahiptir. Bazı meslektaşlarımızda, bilgi kapasitesini artırmıştır; ancak, hiçbir bilgisini aktaramıyor olabilir. Sizce hangisi daha kaliteli öğretmen; az miktarda bilgisini tam anlamıyla aktarabilen mi, çok fazla bilgisi olup hiçbirisini aktaramayan mı? Bu ikisinin ayrımına nasıl varılabilir? Ben de bir örnek verebilirim; kendi lise matematik öğretmenim. Soru çözmekte üzerine yoktu, cevabına ulaşamadığı matematik sorusu görmedim şahsen. Ama, bize öğretebildiği hiçbir şey de yoktu. 9. sınıf matematik dersimize geliyordu ve o yılki eksiklerimizi telafi etmemiz çok zor oldu. Derste sadece soru çözüyordu ve kendisi çözüyordu. Bize çözmemiz için vakit bile bırakmıyordu. Kendisi sorup, kendisi çözüyordu (bir defasında yöntemlerine itiraz etmiştim ve aldığım cevap "insan matematik öğrenmek için ayda 100 milyona kıymalı" olmuştu). Şimdi bu öğretmenimiz, yapılacak herhangi bir bilgi sınavından 100 alacaktır. Sizce kaliteli bir öğretmen midir?

Diyeceğim o ki; hiçbir sözlü/yazılı sınav öğretmenlik becerisini ölçemez. Siz siz olun, öğretmenleri bilgi kapasiteleri ile değerlendirmeyin. Bilgi eksikliği giderilebilir. Bu tür sınavlara kesinlikle karşı olun. Çünkü bu sınavların amacı; öğretmenlik becerisini tespit etmek değil, başka bir şey.
Öğretmen hem akademik olarak hemde mesleki açıdan iyi olmalı herhangi birinin eksik olması kabul edilemez. Konusuna hakim değil ama iyi öğretmen diye bir şey olamaz. İnsan bilemediği bir şeyin öğretmeni nasıl olabilir? Bu zihniyet zamanında çeşit çeşit mühendisleri ve avukatları başımıza öğretmen yaptı zaten. Öğretmen hem mesleki açıdan hemde akademik açıdan iyi olmak zorunda.
Bunun sınavla ölçülüp ölçülemeyeceği ayrı bir tartışma ama diyelim ki ölçülüyor. Tüm dünya ölçse biz ölçemeyiz. Bakanlığın yıllardır idareci atamaları başta olmak üzere öğretmen alımlarında ki mülakat sonuçları bu konuda ne kadar iyi niyetli(!) olduklarını gösteriyor.
 
Merhoom' Alıntı:
mkutlukyildirim' Alıntı:
spider23' Alıntı:
bu arada gerçek anlamda-objektif bir sınav ile öğretmenlerin kendi branşlarından değerlendirmeye alınmasına aslında karşı değilim...


İşine hakim olanla-olmayan...

bilgi sahibi olanla olmayan ayırt edilsin..

ama ve lakin sınavlara-sınavı hazırlayacak komisyona güvenim yok.. kim olacak?kimlerden olacak?birilerine sızdırılacak mı?

bunlarla ilgili en ufak bir şüpheye yer bırakmadan-ADİL-eşitlikçi-DÜRÜST-objektif bir sınava ben de varım...

okulumda öğrencinin sorduğu 2 tabanında logaritma 8 i cevaplayamayan matematikçi gördüm..

böyleleriyle ;işine hakim olanlar;bilgi sahibi olanlar ayırt edilmeli....kendi zümrem de de sınıftan-nesne örneklemekten bi haber olup 13 saatlik NTP dersine girenleri gördükçe vicdanım sızlıyor...ama işte o sınav ne şekilde yapılacak?

gerçekten müfredatı kapsayan -OBJEKTİF bir sınav yapılabilecek mi? ve yaptırımları neler olacak? yada faydaları?

Sayın hocam, öğretmenlik yeterliliği yazılı/sözlü sınavlarla ölçülemeyecek bir beceridir. Yazılı/sözlü sınavlarla sadece ve sadece branş bazında bilgisi ölçülebilir. Salt bilgi kapasitesi, öğretmenlik demek değildir. Öğretmenlik becerisi uzun sürelerde gözlenerek BELKİ ölçülebilir. Sonuçta eğitim bir süreçtir. Böyle bir süreci değerlendirmek kolay olmaz.

Bir öğretmen olarak bildiğinizi farz ediyorum, sınavlar aynı zamanda psikolojik durumlardan etkilenerek olumsuz sonuçlarda doğurabilir. Örnek vermiş olduğunuz meslektaşımızın, dalgın bir anına denk gelmiştir 2 tabanında logaritma 8'i cevaplandıramaması. Moralimizin bozuk olduğu bir günde değerlendirilmek hoş olmaz değil mi?

Veliler değerlendirecek, idare değerlendirecek... Veliler çocuğuna yüksek not veren öğretmeni daha çok seveceklerdir. Değerlendirmeleri de bu yönde olur. İdareciler de muhtemelen kendilerine hiç itiraz etmeyen öğretmenlere yüksek not verir.

Bazı meslektaşlarımızın belki bilgi kapasitesi düşüktür; ama, sahip olduğu az miktarda bilgiyi tam anlamıyla öğretebilme becerisine sahiptir. Bazı meslektaşlarımızda, bilgi kapasitesini artırmıştır; ancak, hiçbir bilgisini aktaramıyor olabilir. Sizce hangisi daha kaliteli öğretmen; az miktarda bilgisini tam anlamıyla aktarabilen mi, çok fazla bilgisi olup hiçbirisini aktaramayan mı? Bu ikisinin ayrımına nasıl varılabilir? Ben de bir örnek verebilirim; kendi lise matematik öğretmenim. Soru çözmekte üzerine yoktu, cevabına ulaşamadığı matematik sorusu görmedim şahsen. Ama, bize öğretebildiği hiçbir şey de yoktu. 9. sınıf matematik dersimize geliyordu ve o yılki eksiklerimizi telafi etmemiz çok zor oldu. Derste sadece soru çözüyordu ve kendisi çözüyordu. Bize çözmemiz için vakit bile bırakmıyordu. Kendisi sorup, kendisi çözüyordu (bir defasında yöntemlerine itiraz etmiştim ve aldığım cevap "insan matematik öğrenmek için ayda 100 milyona kıymalı" olmuştu). Şimdi bu öğretmenimiz, yapılacak herhangi bir bilgi sınavından 100 alacaktır. Sizce kaliteli bir öğretmen midir?

Diyeceğim o ki; hiçbir sözlü/yazılı sınav öğretmenlik becerisini ölçemez. Siz siz olun, öğretmenleri bilgi kapasiteleri ile değerlendirmeyin. Bilgi eksikliği giderilebilir. Bu tür sınavlara kesinlikle karşı olun. Çünkü bu sınavların amacı; öğretmenlik becerisini tespit etmek değil, başka bir şey.
Öğretmen hem akademik olarak hemde mesleki açıdan iyi olmalı herhangi birinin eksik olması kabul edilemez. Konusuna hakim değil ama iyi öğretmen diye bir şey olamaz. İnsan bilemediği bir şeyin öğretmeni nasıl olabilir? Bu zihniyet zamanında çeşit çeşit mühendisleri ve avukatları başımıza öğretmen yaptı zaten. Öğretmen hem mesleki açıdan hemde akademik açıdan iyi olmak zorunda.
Bunun sınavla ölçülüp ölçülemeyeceği ayrı bir tartışma ama diyelim ki ölçülüyor. Tüm dünya ölçse biz ölçemeyiz. Bakanlığın yıllardır idareci atamaları başta olmak üzere öğretmen alımlarında ki mülakat sonuçları bu konuda ne kadar iyi niyetli(!) olduklarını gösteriyor.

Bunlar sadece örnekler sayın hocam. Kimi, nasıl değerlendireceksiniz? Mümkünatı var mı? Yapılacak herhangi bir sınav, bu kişilerin topluca başarılı olarak görünmesine sebep olabilir. Ayıkla ayıklayabilirsen. Bir de, niçin sadece öğretmenlik mesleği? Mesela niçin doktorluk değil? Ya da polislik değil (ki malum yapılanmadan dolayı en çok değerlendirilmesi gereken meslek grubu olur)? Soru işareti çok...

Her öğretmenin sendikasına başvuru yapması; sendikaların sıkıştırılması ve takipçi olmaları gereken bir süreç.
 
Sadece darbe dönemlerinde fikirlerine sarıldığımız büyük insan ne güzel demiş.

Öğretmenler!

Yeni nesli, Cumhuriyet’in özverili öğretmen ve eğitmenleri, sizler yetiştireceksiniz; yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin yeteneğiniz ve özveriniz derecesiyle uygun olacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister. Yeni nesli, bu kalite ve yetenekte yetiştirmek sizin elinizdedir. Sizlerin, seçkin görevinizin yerine getirilmesine büyük özveriyle varlığınızı vereceğinize hiç şüphe etmem.

Her yıl öğretmenlerin yeterlilikleri mevzu bahis yapılıyor. Bu durum öğretmenlerin motivasyonunu oldukça düşürüyor. Asıl tartışılması gereken eğitim sisteminde tek sıkıntı öğretmen mi? Diğer unsurlar hiç dile getirilmiyor. Diğer ülkelerde böyle bir sistem var mı? Varsa yetersiz çıkan öğretmenler için ne gibi yaptırımlar var. Öğretmenlerin yeniden eğitimden geçirilmesi sonucu çıkarsa. Öğretmenleri eğitecek prof.ların, doçentlerin yeterliliklerini kim ölçecek.
 
İdare mahkemelerine fazladan bir sürü iş yükü çıkarmaktan başka bir işe yaramaz bu 2023 öğretmen vizyonu:)
 
Mr.Spermata' Alıntı:
İdare mahkemelerine fazladan bir sürü iş yükü çıkarmaktan başka bir işe yaramaz bu 2023 öğretmen vizyonu:)

yargi yoluna kapali derler olur biter, yapmadiklari is degil ne de olsa.
 
Suicide' Alıntı:
Mr.Spermata' Alıntı:
İdare mahkemelerine fazladan bir sürü iş yükü çıkarmaktan başka bir işe yaramaz bu 2023 öğretmen vizyonu:)

yargi yoluna kapali derler olur biter, yapmadiklari is degil ne de olsa.
ne yazık ki yargı artık eskisi gibi çalışanın yada kazanılmış hakların yanında değil-hükümetin yanında kararlar almaya başladı yada başlayacak..şu son "damat" kepazeliğini gördükten sonra yargıya ne yazık ki hiç güvenim yok..
 
ernestososa' Alıntı:
İdarecilikte kadrolaşma bitti, ilk atamalar partililerce mülakatla seçilip alınıyor, sıra mevcut öğretmenler içindeki partili olmayan öğretmenlere geldi.

Önce yazılı sınav denilecek ve sonra mülakata dönecek. Partinin il ve ilçe başkanlarının yapacağı mülakatlara göre işten atılmalar başlayacak.
Benimde görüşüm bu yöndedir. bundan daha iyi anlatılamazdı. teşekkür ederim.
parti içindeki şakşakçıları besleyecek yeterli malzeme kalmadığında eldeki memurları şutlayacaklar sadece öğretmen değil hepsi, ee zaten parti devleti olmadık mıdı???
 
Geri
Üst