İşte, ödüllü 'Vahdettin hain' yazısı

Kodla Büyü

Gezgin-®

Seçkin Üye
Seçkin Üye
Mesajlar
345
Keşan'da başlayan 'Vahdettin hain' soruşturması sürüyor. İşte ilk satırlar: 1299 yılında Söğüt ve çevresine inen küçük kara bulut yavaş yavaş büyüdü ve tüm balkanları sardı.

Edirne'nin Keşan ilçesinde Cumhuriyet'in 84. yıldönümü nedeniyle düzenlenen kompozisyon yarışmasında ikincilik ödülü alan "Cumhuriyet gelince" adlı kompozisyonda Osmanlı devletine ve padişahlarına hakaret olduğu gerekçesiyle, seçici kurulda bulunan öğretmenler hakkında Kaymakamlık talimatıyla soruşturma açıldı.

İddialara göre, her yıl Cumhuriyet Bayramı öncesi Keşan'da ilköğretim okulları arasında kompozisyon yarışması düzenleniyor. Ödülleri objektif olsun diye rumuz ile yazıldı. Söz konusu kompozisyon da 'Güneş' rumuzu ile yazıldı.

Keşan'daki yerel gazetelerde yer alan haberlere göre yarışma sonucunda

1. Orhaniye Köyü İlköğretim Okulu'ndan İbrahim Korkmaz

2. Kurtuluş İlköğretim Okulu'ndan İ.Ö.

3. Yekta Baydar İlköğretim Okulu'ndan A. Ş. N.

İ.Ö.'nün yazdığı "Cumhuriyet gelince" ikinci oldu. Olaylar patlak verince birinci gelenin adı bile unutuldu. Ancak soruşturma açılan yazının Kurtuluş İlköğretim Okulu öğrencisi İ.Ö.ye ait olduğu iddia edilmesine rağmen soruşturmanın Yekta Baydar ilköğretim Okulu üzerinden yürütülmesi kafaları karıştırdı.

ORTALIK KARIŞTI.

Olayla ilgili görevlendirilen milli eğitim müfettişleri seçici kurulu oluşturan 7 öğretmen hakkında soruşturma başlatırken, okula da gidip öğrencinin kim olduğunu tespit etmek istedi. Bu arada iddiaya göre eşi subay olan okulun Türkçe öğretmeni A.P., soruşturmayı öğrenince babası uzman çavuş olan kompozisyonu yazan İ. Ö.'nün ceza almasını önlemek için üçüncü A.Ş. N. isimli kız öğrenciden, "Kompozisyonu ben yazdım" demesini istedi. Kız öğrenci de müfettişlere önce kompozisyonu kendisinin yazdığını söyledi. Ancak olayın ciddiyeti anlaşılınca, gerçeği itiraf ederek, kompozisyonu aslında İ. Ö.'nün yazdığını, Türkçe öğretmeninin İ. Ö. ceza almasın diye kompozisyonu kendisinin yazdığını söylemesini istediğini anlattı.

Bunun üzerine soruşturma kapsamına İ. Ö. ile Türkçe öğretmeni de dahil edildi. Ancak İ.Ö. Kurtuluş İlköğretim Okulu öğrencisi. Soruşturma açılan öğretmen A.P. Yekta Baydar İlköğretim Okulu öğretmeni.

Kurtuluş İlköğretim Okulu Müdürü, olay patlak verince söz konusu yazının kendi okullarından gönderilmediğini öne sürdü.

YETKİLİLER: SORUŞTURMA SONUCUNU BEKLİYORUZ

Keşan Kaymakamı Abdülkadir Karataş, soruşturma açıldığı için olay hakkında sonuçlanıncaya kadar konuşmak istemediğini ifade etti.

Edirne Valisi Nusret Miroğlu da müfettiş görevlendirildiğini belirterek sonucu beklemek gerektiğini söyledi.

KARABULUT OSMANLI MI?

Son Osmanlı Padişah'ı Vahdettin'e hakaret ettiği öne sürülen olay kompozisyonun aslında Osmanlı İmparatorluğu'nun tamamını kapsadığı öne sürülüyor. İşte, "bir ilköğretim öğrencisinin yazamayacağı yazı" olarak yorumlanan kompozisyon...

Yazan: 'GÜNEŞ'

"Cumhuriyet gelince"

"1299 yılında Söğüt ve çevresine inen küçük kara bulut yavaş yavaş büyüdü ve tüm balkanları sardı. Bu kara bulutun altında tüm insanlar kendilerine olan saygınlıklarını yitirip bir kişi için çalıştılar. Elde ettikleri her şeyi bir haine verdiler. Sonucunda da çoðu bu hainin emriyle öldürüldü.

İşte tüm bu zamanlarda ne güneş doğmak, ne kuşlar ötmek, ne bulutlar dans etmek ne de bayraklar dalgalanmak istedi.

Bu kara bulut ve onun doğurdukları 1918 yılına kadar sürdü ve 1918'den sonra yavaş yavaş dağılmaya başladı. Çünkü, gerçek parlayışını bile unutan bu güneşe yardımcı biri geldi. Bu yardımcı Mustafa Kemal'di. O, bu kara bulutları yavaş yavaş dağıtacaktı. I. Dünya Savaşı ile başlayan çalışmalarında o haini kaçırttı ve o büyük kar bulutu da 1923 yılında "Cumhuriyet'i" ilan ederek dağıttı. Hem de bir daha geri gelmemek üzere.

Tüm yurdun kurtarıcısı, Cumhuriyet, 29 Ekim 1923'te ilan edildi. Böylece güneş en güzel pırıltılarıyla doğmaya, bulutlar dans etmeye, kuşlar en güzel şarkılarını söylemeye ve en önemlisi bayraklar özgürce, gerine gerine dalgalanmaya başladı. Çünkü artık herkes özgürdü, herkes medenileşmiş, çağdaşlaşmıştı. Herkes istediği kıyafeti giymekte, istediği yere istediği saatte gitmekte, istediği kişiyle görüşmekte özgürdü. İstediği kişiyi destekleyip, başa gidebilirdi. Çünkü artık cehalet gitmiş, demokrasi gelmiş, laiklik gelmişti. Çünkü artık yönetim şekli Cumhuriyet'ti."
 
Propaganda tarihi

+

Slogan milliyetçiliği

=

yukarıdaki paragraf

...

Gerçek tarihi araştıralım, propaganda vari tarihin bize ezberlettiklerini bozalım, birini överken birini yerin dibine geçirmeyelim desem

Gene birkaç slogancı çıkar bana kızar.
 
Geri
Üst