Bilişime 50 kontenjan verilmesi

Kodla Büyü
Öyle haklısınız ki hocam. Yıllardır Din kültürü öğretmeni alımları en üst seviyede. Mevcut yöneticilerin neredeyse tamamı ilahiyatçı ya da Din kültürü öğretmeni. İşini layığıyla yapana, bulunduğu makama hakkıyla gelene saygım sonsuz. Ama liyakat kavramının bu denli ayaklar altına alındığı bir ortamda yapılan haksızlığı dile getirenleri kendilerince yaftalamakta üstlerine yok. İşin daha da acısı sana bana dinden imandan bahsedip takiye de yapıyorlar. Siyasi bir partinin il başkanının elinden çıkıyor atamalar, görevlendirmeler ve bunu aleni bir şekilde yapıyorlar. İtiraz edince siyaset karıştırmayın oluyor.
Hocam din kuralları sana bana geçerli biz yaparsak hak yeriz onlar yaparsa neyse yazacak çok şey var da yazmayayım
 
Bu ne kibir? Hayrola, Allah sizi özene bezene yaratmış da bizi farklı mı yaratmış? Sizin yaratılışınızdaki mükemmellik nerden geliyor?

Hem siz onu boşverin, bilişim öğretmeni olarak din kültürü öğretmenlerinin derdine düşmeyin de kendi alanınızdaki öğretmenler için iki çift laf edin. Hazır konusu açılmışken bir de anlatın, nedir sorun? Neden din kültürü alanına bu kadar atama yapılıyorken bilişime atama olmuyor? Buyrun kendi alanınızın derdiyle bir hemhal eyleyin.

Yaradanın hikmetinden sual olunmaz. Allah bizi çarpık çurpuk, hocamızı da kalem gibi yarattıysa demek. Olamaz mı yani?
 
Bu ne kibir? Hayrola, Allah sizi özene bezene yaratmış da bizi farklı mı yaratmış? Sizin yaratılışınızdaki mükemmellik nerden geliyor?

Hem siz onu boşverin, bilişim öğretmeni olarak din kültürü öğretmenlerinin derdine düşmeyin de kendi alanınızdaki öğretmenler için iki çift laf edin. Hazır konusu açılmışken bir de anlatın, nedir sorun? Neden din kültürü alanına bu kadar atama yapılıyorken bilişime atama olmuyor? Buyrun kendi alanınızın derdiyle bir hemhal eyleyin.
Keşke bu kadar bilmiş olmak yerine açıp biraz okusan. "Her insan kendi yaratılışına göre hareket eder" benim sözüm değil, yüce Yaradan in ayeti. Bu kadar kibirli olup, laf sokmaya çalışmak yerine aç biraz oku. Belki o zaman anlarsın anlatmak istediklerimi.
 
Çoğu okul müdürü 5. ve 6. sınıftaki bilişim derslerini okuldaki başka öğretmenlere verdiği sürece, 7. ve 8. sınıfta bilişim yerine ilginç dersler seçildiği sürece okullarda bilişim öğretmeni ihtiyacı ortadan kalkacak ve nihayetinde 50 gibi komik sayılar ortaya çıkacaktır..
Benim anlamadığım Teknofest olur, Tübitak olur vb. şeylerde hocam aman bi proje yapın, robot yapın, hoplasıın zıplasın başvuralım derler ama iş böyle branşımızla alakalı bir duruma gelince kimse ortada yok.. Müdürlerden çıt çıkmaz.. Yani onca yeni mezun çocuklar var yazık onlara.. Bir zamanlar tıp puanıyla yarışan bölümün geldiği noktaya üzülüyorum..
 
Son düzenleme:
Laf sokmak yerine aç oku İsra 84.

Okudum. Allah @ntopcu2 'yi düzgün yaratmış, dkab'a fazla kontenjan verilmesini eleştirenleri eğri yaratmış yazmıyor. "Her insan kendi yaradılışına göre hareket eder" diyerek kendinizin doğru, diğerlerinin yanlış olduğu sonucuna nereden vardınız?

Dkab, Siyer, Kur'an derslerinden rahatsız olan bir kitle olmak yerine, btynin önemi nasıl kavratılabilir? Alan için neler yapılabilir? Bu konuda kafa yormak daha makul gibi. Zira diğer türlüsü hazımsızlık emaresi gibi görülebilir. Dkab derslerini ötekileştirince ders sayımızın arttırılacağını pek sanmıyorum.

Hocam dkab konusunda diğer arkadaşlara katılmakla birlikte, temelde bu mesajınıza da katılıyorum. Bölümün hakları konusunda retoriği dkab veya başka bir branş üzerinden kurarsak yanlış olur kanaatindeyim. Dkab yerine matematik olsaydı da fark etmezdi. Sizi anlıyorum. Ve zaten bu yüzden dkab muhabbetine hiç katılmadım.

Ama eleştirene de "ilahiyat okuyabilirsiniz" demedim. Ayıp yani.

Dkab konusunda benzer şekilde düşünüyoruz ama "ilahiyat okuyabilirsiniz" çıkışıyla yanlış yerden giriş yaptınız. Üstten bir bakış bu. "Sonra da her insan kendi yaradılışına göre hareket eder" diyerek forumdaki arkadaşları düşüncenizi çarpıtmayla suçladınız. Bu doğru değildi. Bunlara istinaden ben de kendinizi üstün gördüğünüz şeklinde espri yaptım. Öyle değilseniz kusura bakmayın, özür dilerim. "İlahiyat okuyabilirsiniz" dediğiniz kişinin de gönlünü alın bence. İnsanlar yıllarca emek verip okul okuyor, bilgisayar öğretmeni olmanın hayalini kuruyor, anası babası kim bilir ne emeklerle okutuyor, 50 kişi kontenjanı görünce yaşanan moral çöküntüsünün üstüne, "ilahiyat okuyabilirsiniz" dendiğini bir düşünün. Anladığım kadarıyla inançlı bir insansınız, bu söz yakışmadı bence size.
 
Okudum. Allah @ntopcu2 'yi düzgün yaratmış, dkab'a fazla kontenjan verilmesini eleştirenleri eğri yaratmış yazmıyor. "Her insan kendi yaradılışına göre hareket eder" diyerek kendinizin doğru, diğerlerinin yanlış olduğu sonucuna nereden vardınız?



Hocam dkab konusunda diğer arkadaşlara katılmakla birlikte, temelde bu mesajınıza da katılıyorum. Bölümün hakları konusunda retoriği dkab veya başka bir branş üzerinden kurarsak yanlış olur kanaatindeyim. Dkab yerine matematik olsaydı da fark etmezdi. Sizi anlıyorum. Ve zaten bu yüzden dkab muhabbetine hiç katılmadım.

Ama eleştirene de "ilahiyat okuyabilirsiniz" demedim. Ayıp yani.

Dkab konusunda benzer şekilde düşünüyoruz ama "ilahiyat okuyabilirsiniz" çıkışıyla yanlış yerden giriş yaptınız. Üstten bir bakış bu. "Sonra da her insan kendi yaradılışına göre hareket eder" diyerek forumdaki arkadaşları düşüncenizi çarpıtmayla suçladınız. Bu doğru değildi. Bunlara istinaden ben de kendinizi üstün gördüğünüz şeklinde espri yaptım. Öyle değilseniz kusura bakmayın, özür dilerim. "İlahiyat okuyabilirsiniz" dediğiniz kişinin de gönlünü alın bence. İnsanlar yıllarca emek verip okul okuyor, bilgisayar öğretmeni olmanın hayalini kuruyor, anası babası kim bilir ne emeklerle okutuyor, 50 kişi kontenjanı görünce yaşanan moral çöküntüsünün üstüne, "ilahiyat okuyabilirsiniz" dendiğini bir düşünün. Anladığım kadarıyla inançlı bir insansınız, bu söz yakışmadı bence size.
Yazdıklarımın hiç birinde kendimin doğru, diğerlerinin yanlış olduğunu iddia etmedim. Usul olarak problemli gördüğüm bir konuyu ifade etmek istedim. X,y,z branşına niye fazla veriliyor demek bizim branşın sayısını yükseltmiyor. Bu dkab değil de İngilizce, sınıf, PDR de olabilirdi. Sağolsun arkadaşlar da o kadar dolmuşlar ki laf sokacak, yaftalayacak yer arıyorlar. Allah'ın ayetini de benim sözüm gibi algılayıp, kibirli olduğumu iddia edecek kadar cüretkar davranılabiliyor. Ben bugün BTR olarak hukuk ve yüksek lisans mücadelesi veriyorum. İngilizce, sınıf, dkab v.s diğer branşlara sataşarak menfaat elde edeceğini düşünenler ikinci bir bölüm okuyabilir. Bunda bir problem görmüyorum...

Bu arada "beni doğru diğerlerini eğri yaratmış" demedim bu sizin hipotezinizdi kendi hipotezinizi kendiniz çürüttünüz. Daha fazla kırmayalım birbirimizi, bu şekilde bir çözüm bulamayacağız. Umarım böte hak ettiği değeri, hak ettiği şekilde alır. Hepinize iyi günler.
 
Son düzenleme:
Yazdıklarımın hiç birinde kendimin doğru, diğerlerinin yanlış olduğunu iddia etmedim. Usul olarak problemli gördüğüm bir konuyu ifade etmek istedim. X,y,z branşına niye fazla veriliyor demek bizim branşın sayısını yükseltmiyor. Bu dkab değil de İngilizce, sınıf, PDR de olabilirdi. Sağolsun arkadaşlar da o kadar dolmuşlar ki laf sokacak, yaftalayacak yer arıyorlar. Allah'ın ayetini de benim sözüm gibi algılayıp, kibirli olduğumu iddia edecek kadar cüretkar davranılabiliyor. Ben bugün BTR olarak hukuk ve yüksek lisans mücadelesi veriyorum. İngilizce, sınıf, dkab v.s diğer branşlara sataşarak menfaat elde edeceğini düşünenler ikinci bir bölüm okuyabilir. Bunda bir problem görmüyorum...

Bu arada "beni doğru diğerlerini eğri yaratmış" demedim bu sizin hipotezinizdi kendi hipotezinizi kendiniz çürüttünüz. Daha fazla kırmayalım birbirimizi, bu şekilde bir çözüm bulamayacağız. Umarım böte hak ettiği değeri, hak ettiği şekilde alır. Hepinize iyi günler.

Peki.
 
Vay be bölümün geldiği noktaya bak. Bir zamanlar tıp puanıyla eşit puanla alan bölüme şu anda 50 kişilik atama yapılıyor. Benim bu bölümle alakalı hiç bir umudum kalmadı meslekte 12.senem ama artık yok robotik kodlama yok bilişim le üretim projesi bunlar bana göre bizim bölüme fayda sağlamaz kafa yapısını değiştirmedikten sonra bari atanmış olanlara alan değişikliği hakkı versinler dersi komple kaldırsınlar bizlerde eziyet çekmeyelim bari
 
Yazdıklarımın hiç birinde kendimin doğru, diğerlerinin yanlış olduğunu iddia etmedim. Usul olarak problemli gördüğüm bir konuyu ifade etmek istedim. X,y,z branşına niye fazla veriliyor demek bizim branşın sayısını yükseltmiyor. Bu dkab değil de İngilizce, sınıf, PDR de olabilirdi. Sağolsun arkadaşlar da o kadar dolmuşlar ki laf sokacak, yaftalayacak yer arıyorlar. Allah'ın ayetini de benim sözüm gibi algılayıp, kibirli olduğumu iddia edecek kadar cüretkar davranılabiliyor. Ben bugün BTR olarak hukuk ve yüksek lisans mücadelesi veriyorum. İngilizce, sınıf, dkab v.s diğer branşlara sataşarak menfaat elde edeceğini düşünenler ikinci bir bölüm okuyabilir. Bunda bir problem görmüyorum...

Bu arada "beni doğru diğerlerini eğri yaratmış" demedim bu sizin hipotezinizdi kendi hipotezinizi kendiniz çürüttünüz. Daha fazla kırmayalım birbirimizi, bu şekilde bir çözüm bulamayacağız. Umarım böte hak ettiği değeri, hak ettiği şekilde alır. Hepinize iyi günler.
Valla dünya size güzel hocam. Allah'ın kendi yarattıklarına karşı kullandığı dili, siz, burada tartıştığınız kişiye karşı kullanıyorsunuz. Üstelik de eleştirdiğiniz bir kitleye karşı yapıyorsunuz bunu ve sonra da zeytinyağı gibi "ben öyle demedim, ben öyle demedim. Siz öyle anladınız" diye de üste çıkıyorsunuz. Hakikaten dünya size güzel. "Her insan kendi yaratılışına göre hareket eder" diye ben de size eleştiride bulunuyorum. Tabii siz yine üstünüze alınmazsınız.

Kendi konforlu dünyanızdan insanlara ahkam kesmeyin. Herkesin sizin gibi ikinci, üçüncü, beşinci üniversite/yüksek lisans okuma şansı yok. Olsa bile zorunluluğu yok. Başkalarına yine o tepeden bakışla "başka bölüm oku o zaman" diyen cahil cüretinizi de kendinize saklayın. Muhtemelen bunun, buradaki herkese karşı bir hakaret olduğunu, bozuk bir üslup olduğunu da kabul etmezsiniz. Dedim ya, dünya size güzel.
 
Valla dünya size güzel hocam. Allah'ın kendi yarattıklarına karşı kullandığı dili, siz, burada tartıştığınız kişiye karşı kullanıyorsunuz. Üstelik de eleştirdiğiniz bir kitleye karşı yapıyorsunuz bunu ve sonra da zeytinyağı gibi "ben öyle demedim, ben öyle demedim. Siz öyle anladınız" diye de üste çıkıyorsunuz. Hakikaten dünya size güzel. "Her insan kendi yaratılışına göre hareket eder" diye ben de size eleştiride bulunuyorum. Tabii siz yine üstünüze alınmazsınız.

Kendi konforlu dünyanızdan insanlara ahkam kesmeyin. Herkesin sizin gibi ikinci, üçüncü, beşinci üniversite/yüksek lisans okuma şansı yok. Olsa bile zorunluluğu yok. Başkalarına yine o tepeden bakışla "başka bölüm oku o zaman" diyen cahil cüretinizi de kendinize saklayın. Muhtemelen bunun, buradaki herkese karşı bir hakaret olduğunu, bozuk bir üslup olduğunu da kabul etmezsiniz. Dedim ya, dünya size güzel.
Konuyu noktalamama rağmen tahrik edici bir üslup kullanarak kimin zeytinyağı kimin su olduğunu belli ediyorsunuz. İğneyi kendinize, çuvaldızı ele batırın. Bilgisizliğinizi insanların üslubundan dem vurarak örtemezsiniz. Bu arada sizin uslubunuz o kadar güzel ki! Gelecek atamaların tamamında, kontenjanın hepsi bötede olacak. Size ve sizin gibilere ne kadar teşekkür etsek azdır!
 
Biraz da ben baharat atayım..
1- 9 yıl önce beni arayan lise öğretmenleri senin bölümü öğrencilerimiz seçmek istiyorlar ne dersin dediklerinde "sakın ha" demiştim. Kapasite belli, ders tamamen seçmeli mezun ve alım oranı çok kötü, kimya bölümüne yaklaşıyor, çok fazla fakültede bu bölüm açıldı, mezun artışıyla ters orantılı alım var... demiştim.
Devletimizin yeni yeni düzeltmeye çalıştığı mesleki arz-talep dengesizliğinin bir örneği de biz olduk..
Kimya, tarih, fizik,... bt, ..
2- Din K öğretmenlerinin ortaokul ve lisedeki ders sayısı bizimkinden kat kat fazla, seçmelileri saymıyorum
3- Benim çalıştığım okullarda görmedim ama din k. Seçmeli derslerinin seçilmesi yönünde baskı olduğu yönünde ifadeler çok.
4- Resmi olarak öğrenci seçsede gerçekte seçmeli dersi idare seçiyor, bt öğretmenşm norma düşmesin diye 7 ve 8 lerde btvy dersi seçen idareciler tanıyorum.
5-seçmeli ders veliye kalsa 5.sınıfta Kur'an, matematik, ingilizce, sonraki sınıflarda sınavlara hazırlık.. benim izlenimim..
6-BTR gibi saçma bir durum, başka okula ders tamamlama için görevlendirilmek zorunda olmayan bt lerin 7 ve 8. Sınıfta bty seçilmesi için bastırmaması
7-Bir arkadaşım dönem arasında okul müdürüne gidip "7 ve 8lerde dersim seçilmesse başka okullara ders tamamlamaya veya btr ye gitmek zorunda kalacağım" sözünden sonra 12 saat olan dersin 20 saat olacak şekilde ders seçildiğini biliyorum. ( 20 saatiniz varsa başka okula ders tamamlmaya veya btrye gitmessiniz)4. örmeği oldu galiba
8- robotik koldlama, kodlama işinin çok reklamsal hale gelmesi.. ele ayağa düştü, gösteriş için yapılan hazır kod kullanılan Tübitak şeyisileri.. hatta 2. Sınıf öğrerme boyama yaptınca robotik kodlama yaptırdım sanınca ...
9- Bakanlığımızın sözde bilişimi destekleyip özde işler nede olsa yürüyor fikri
10-Kıyasen yeni olan branşımızda göreve ilk başladığımızda öğretmenlikten soğutulup teknik servisliğe alıştırılmamız, ruhumuza ameleleğin işlemesi ve birçoğumuzun kendini öğretmen olarak algılayamaması
11-

Deseler ki 6 ay kurs al, başka branşa geç.. hemem atlarım...
 
Son düzenleme:
Neyi açıklamışsınız mesela? Dkab dersinin diğer dersler gibi sıradan, gayet normal kadro aldığını mı? Hayır açıklamamışsınız. Kullandığınız ayeti laf olsun diye kullanmadıysanız, tam olarak kime hitaben neden kullandığınızı da açıklamamışsınız. Ben öyle demedim şöyle dedim diye geçiştirmişsiniz. Açıklama yok, iddialarınızı temellendirme yok. Benim üslubum yüzünden bizim alanın atamalarını/derslerini dkab alanına verseler(tüh, zaten veriyorlar) sizin için daha iyi olacak. Gayet mutlu mesutsunuz durumdan. Hem yüksek lisans ile de kendinizi kurtarmışsınız(biz mülakatta eleniyoruz, şans işte).
 
Valla dünya size güzel hocam. Allah'ın kendi yarattıklarına karşı kullandığı dili, siz, burada tartıştığınız kişiye karşı kullanıyorsunuz. Üstelik de eleştirdiğiniz bir kitleye karşı yapıyorsunuz bunu ve sonra da zeytinyağı gibi "ben öyle demedim, ben öyle demedim. Siz öyle anladınız" diye de üste çıkıyorsunuz. Hakikaten dünya size güzel. "Her insan kendi yaratılışına göre hareket eder" diye ben de size eleştiride bulunuyorum. Tabii siz yine üstünüze alınmazsınız.

Kendi konforlu dünyanızdan insanlara ahkam kesmeyin. Herkesin sizin gibi ikinci, üçüncü, beşinci üniversite/yüksek lisans okuma şansı yok. Olsa bile zorunluluğu yok. Başkalarına yine o tepeden bakışla "başka bölüm oku o zaman" diyen cahil cüretinizi de kendinize saklayın. Muhtemelen bunun, buradaki herkese karşı bir hakaret olduğunu, bozuk bir üslup olduğunu da kabul etmezsiniz. Dedim ya, dünya size güzel.

Ağzınıza sağlık hocam. Arkadaş kendince konuyu noktaladı. Ben de tartışma uzamasın diye cevap vermedim. Ama son gönderisindeki hiçbir şeye katılmıyorum. Çarpıta çarpıta kendini haklı çıkardı aklınca. Vicdanı rahat mı bilmiyorum.

İlk gönderisinde "ikinci üniversite okuyun arkadaşlar. mühendislik okuyun, matematik öğretmenliği okuyun, bu bölüm bitti" vs. demedi. "Dkab'ı eleştiriyorsanız gidin ilahiyat okuyun" dedi resmen. Ama çevir kazı yanmasın, "öyle demedim şöyle dedim", "onu kast etmedim şunu kast ettim" diye çevirip duruyor. Ben niyet okumam, varsayımda da bulunmam. Bu bağlamdan bundan başka bir şey çıkmıyor.
 
Birçoğumuzun öğrencilere reklamını yapıp (bazı okullarda idareyi usulü ile ikna edip) seçmeli dersin seçilmesiyle her okulda 3-5 saat dersimizin artması toplamdaki normu ve alım miktarının artacağını düşünüyorum.
Birçok okulda norm sınırında olan dersimiz toplamda yekun tutmuyor.

Yıllar önce bir ocak ayında norma düşünce tercih yapıp başka okula gittim. O zamanlar bt dersi seçmeli, gittiğim okulda bt dersi seçilmiş,öğretmen olmayınca başka bir derse çevrilmiş, bir dönem başka branşın dersine girdim, müdür ertesi yıla tüm sınıf düzeylerinde bt dersini seçti, adamın cümlesi "okula bigisayar öğretmeni gelmiş bırakırmıyım".
 
Birçoğumuzun öğrencilere reklamını yapıp (bazı okullarda idareyi usulü ile ikna edip) seçmeli dersin seçilmesiyle her okulda 3-5 saat dersimizin artması toplamdaki normu ve alım miktarının artacağını düşünüyorum.
Birçok okulda norm sınırında olan dersimiz toplamda yekun tutmuyor.

Yıllar önce bir ocak ayında norma düşünce tercih yapıp başka okula gittim. O zamanlar bt dersi seçmeli, gittiğim okulda bt dersi seçilmiş,öğretmen olmayınca başka bir derse çevrilmiş, bir dönem başka branşın dersine girdim, müdür ertesi yıla tüm sınıf düzeylerinde bt dersini seçti, adamın cümlesi "okula bigisayar öğretmeni gelmiş bırakırmıyım".

Müdürünüze helal olsun. Deniyoruz açıkçası ama olmuyor. Velilere ve öğretmenlere yazılım, tasarım, bilgisayar bilimleri vs. konulu sunum bile yaptım. Norm fazlası olmaktan kurtulamadım. :D Velileri ikna etsek, öğretmenleri(sınıf rehber öğretmenlerini) ikna edemiyoruz. Onların da tek bildiği sınav sınav sınav, test test test. Günün sonunda idarecinin insiyatifine kalıyoruz. İdarecilerin büyük çoğunluğu da sınava dönük derslerin seçilmesini istiyor. Cidden sizin müdür istisnalardan biridir belki.

Türkçe, Matematik, Sosyal Bilgiler gibi branş öğretmenleri kendi sınıflarına kendi seçmeli derslerini kesinlike seçtiriyorlar. Sınav manyağı bir sitemde veliler de bayıla bayıla bu dersleri seçiyor. Günün sonunda idareci, veli, diğer branş öğretmenleri ve sınav sistemi arasında ezilip kalıyoruz.

Gerçekten bu şekilde olacak iş değil. Ciddi bir eğitim reformundan falan geçtim, kendi dersimizi zorunlu yaptırabilsek yeter düşüncesindeyim artık. Kurumsal iq'yu yükselten pırıl pırıl bilgisayar öğretmenleri var, ders olsa harika işler çıkaracaklarına eminim. Ülkenin de ihtiyacı olan bir şey bu. Ama nedendir bilmiyorum, bakanlık bir türlü görmüyor. Unutulduk resmen, 12 bin bilgisayar öğretmeniyiz sanırım, çürümeye terk edildik. Sesimizi duyan da yok.

Allah bizi kör etmiş bu branşı seçerken. Meslekte 16. senem. Şimdiye kadar üniversite sıralaması benden yüksek olan iki kişiyle tanıştım; biri lisede çalışırken tanıdığım matematik öğretmeniydi, diğeri de 10 bin sıralama ile odtü fen bilgisi yazmış bir arkadaştı. Odtü fen bilgisi yazan da bin pişmandı. Biz yakmışız resmen puanları. Şu an tek istediğimiz ders. Ders verilirse gerçekten çok güzel işler çıkaracak bilgisayar öğretmenleri var. Ama bakanlık btr görevleri vasıtasıyla yazıcıda sıkışan kağıdı çıkarmak, tahtaya imaj attırmak, eba'ya assist etmek gibi saçma sapan görevlerle harcadı bizi. Yahu zorunda olmadan kim neyi öğrenmiş? Bırakacak diğer öğretmenleri kendi haline, "ne haliniz varsa görün" diyecek. Teknoloji kullanımını zorla öğrenecekler. Btr nedir yahu. Bıktık vallahi bu saçmalıktan.

Ki btr görevlerinin onaylanmadığı gibi haberleri ilk defa duydum birkaç gün önce. Artık bakanlığa da gereksiz geliyoruz. Allah sonumuzu hayreyleye. Bu gidişle "hizmetlerinizden dolayı teşekkür ederiz. artık sizinle çalışmayı düşünmüyoruz" derlerse şaşırmayacağım.
 
Hangi branş, dersini "adam" yerine koydurmak için bu kadar uğraş veriyor? Ben arkadaşların sabrına ve azmine hayranım. Dernek çalışmaları, kodlama çalışmaları ( kodla Manisa vs...) Vb.. Gercekten takdir ediyorum. Elbette ben de bu çalışmalara katılıyorum. Ancak muhattabimiz koca bir "cahiller ve küçük hesaplar ordusu". İnanin 20 yıldır MEB adına öğrendiğim tek şey bu. Biz bu güruha, tabiri caizse "çok fazlayiz". Ve ne yaparsak yapalım MEB in bakış açısı değişmez. --Ancak Alaattin Çakıcı, sorunlarımızı anlatan bir mektup yazsa, o mektup ta silsile yoluyla arşa!! ulaşsa?İşte o zaman uzaya gidecek Türk bile aramızdan seçilir.
Yazmassak olmaz, yatırım tavsiyesi değildir!!--
 
Hangi branş, dersini "adam" yerine koydurmak için bu kadar uğraş veriyor? Ben arkadaşların sabrına ve azmine hayranım. Dernek çalışmaları, kodlama çalışmaları ( kodla Manisa vs...) Vb.. Gercekten takdir ediyorum. Elbette ben de bu çalışmalara katılıyorum. Ancak muhattabimiz koca bir "cahiller ve küçük hesaplar ordusu". İnanin 20 yıldır MEB adına öğrendiğim tek şey bu. Biz bu güruha, tabiri caizse "çok fazlayiz". Ve ne yaparsak yapalım MEB in bakış açısı değişmez. --Ancak Alaattin Çakıcı, sorunlarımızı anlatan bir mektup yazsa, o mektup ta silsile yoluyla arşa!! ulaşsa?İşte o zaman uzaya gidecek Türk bile aramızdan seçilir.
Yazmassak olmaz, yatırım tavsiyesi değildir!!--

Eheh. Vallahi güzel fikir. Şaka maka güzel fikir. Bir an cidden düşünmedim desem yalan olur. Gerçekten de işe yarar ama sonra adımız mafya ile anılırsa işin içinden çıkamayız.
 
Neyi açıklamışsınız mesela? Dkab dersinin diğer dersler gibi sıradan, gayet normal kadro aldığını mı? Hayır açıklamamışsınız. Kullandığınız ayeti laf olsun diye kullanmadıysanız, tam olarak kime hitaben neden kullandığınızı da açıklamamışsınız. Ben öyle demedim şöyle dedim diye geçiştirmişsiniz. Açıklama yok, iddialarınızı temellendirme yok. Benim üslubum yüzünden bizim alanın atamalarını/derslerini dkab alanına verseler(tüh, zaten veriyorlar) sizin için daha iyi olacak. Gayet mutlu mesutsunuz durumdan. Hem yüksek lisans ile de kendinizi kurtarmışsınız(biz mülakatta eleniyoruz, şans işte).

İmam Şafi'nin bir sözü geldi aklıma, 40 alimi bir delille yendim, 1 cahili 40 delille yenemedim buyuruyor. Gözünüzü öyle karartmışsınız ki, algılar kapalı. Şimdi daha iyi anlıyorum ne demek istediğini.
 
İmam Şafi'nin bir sözü geldi aklıma, 40 alimi bir delille yendim, 1 cahili 40 delille yenemedim buyuruyor. Gözünüzü öyle karartmışsınız ki, algılar kapalı. Şimdi daha iyi anlıyorum ne demek istediğini.
Yine boşa sallamışsınız lafı, maşallah. Delil demişken, hani deliliniz? Hiçbir soruya cevap vermeden hakaret etmeyi biliyorsunuz, maşallah.
 
Yine boşa sallamışsınız lafı, maşallah. Delil demişken, hani deliliniz? Hiçbir soruya cevap vermeden hakaret etmeyi biliyorsunuz, maşallah.

Hakkımı birileri gibi sağa sola sataşarak aramak yerine, farklı şekillerde aramaya çalışıyorum. Bölümün öneminin anlaşılması için çaba sarf ediyorum. En azından üzerime düşeni yapma gayretindeyim, veli öğrenci idare açısından. Atamanın az olması beni hiç mutlu etmiyor. Atanamayan arkadaşlarımı gördükçe üzülüyorum. Kendi hazırlık sürecim geliyor gözlerimin önüne. Bu bölümün herkes nezdinde saygıdeğer bir bölüm olması tek temennim. Lise de de yazılım okuyan biri olarak söylüyorum. Eğer sözlerim hakaret olarak algılandıysa özür dilerim, anlatmak istediğim tek şey hak aramanın yolu birilerine sataşmaktan geçmiyor. Herkese iyi akşamlar.
 
Çok şey yazıp sildim yazıp sildim yazıp sildim.
"Müslüman elinden ve dilinden emin olduğun kimsedir." sözünü yazmak için de 40 defa düşündüm. Hiç değilse kalbimle buğz edeyimde, imanımın zayıf olduğu görülsün.
Yıllardır uygulanmayan yönetmeliğe mi yanayım; 16ncı yüzyılda kapatılan rasathanelere mi!
Bu yazdıklarımı da mı silsem acaba?
 
Bilişim branşını okuyan öğrencilerin şu şartlarda yapması gereken, KPSS'ye sarf edecekleri yüksek efor yerine ya yeni bir bölüm okumak için sınavlara hazırlanmak ya da yazılım alanında yetkinliklerini arttırıp mezuniyetten sonra yurtiçi/yurtdışı bir şekilde yollarına bakmak.
 
Sadece kendi ilimde yaşanan olayı anlatayım. Varın gerisini siz düşünün. 1 ay önce seçmeli dersler seçilirken okulumuzda din kültürü öğretmeni olmamasına rağmen ilçe milli eğitim müdürlüğü okulumuza seçmeli Kuran-ı Kerim, Seçmeli Peygamberimizin hayatı derslerini seçtirmek için sözlü telkinde bulundu.

Tekrar ediyorum okulda Bilişim Teknolojileri öğretmeni varken, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni hiç yokken 7 ve 8'lerde ilçe milli eğitim müdürlüğü bahsi geçen derslerin seçilmesini istiyor.

Bu zihniyetle ne olmasını bekliyoruz arkadaşlar. Kim üstüne karşı gelebiliyor... Kim hakkını savunabiliyor... Hakkımızı savunalım dediğimizde kaç kişi sizle birlikte hareket ediyor. 2011'de Ankara'da klavye kırma eylemi yapalım demiştik. Ne oldu biliyor musunuz? 20 kişi geldi eyleme. Türkiye'nin 4 bir yanından koskoca yürekli 20 kişi... Elbette bir kazanç elde edemedik.


Sonuç olarak dernek vasıtasıyla, sendika vasıtasıyla ya da başka bir bilişim sivil toplum kuruluşuyla yapılacak her türlü hak arayış mücadelesinde ben varım. Ancak kaç kişiyi toplayabileceğiz orası meçhul...
hiç unutmam o yılda benim görüntüm bile var kırarken. O zamanlar Maraş'tan 2 kişi gittik. Seni çok iyi anlıyorum hocam. BTE derneği de kanımca alana çok büyük katkıları var ama sadece alana katkı. haklarımız konusunda çok pasif buluyorum
 
Hocam, bizim dersimizin 7-8'den kalkmasının sebebi MEB'in seçmeli ders sevdası. Haftalık ders saati 30'dan 35'a çıkmasına rağmen bizim dersimize yer kalmadı. MEB'in seçmeli ders sevdasının neyden kaynaklandığını hepimiz biliyoruz. Din dersi 7 ve 8'de zorunlu olmasına rağmen ekstra 2 tane daha seçmeli din dersi geldi. Ki o derslerin içeriği mevcut din dersin alt bölümlerinden türetildi. Tabii tek sorun o da değil. Zorunlu beden dersi varken seçmeli beden dersi var. 4 saat beden dersi gerekli ya da 4 saat din gerekli ama 2 ders bilisim gereksiz? Öyle mi? Bizim dersimiz alınıp dine bedene verildi. O yuzden arkadaşımızın tepkisi normal. Ben ilahiyat da okumuş olsaydım bir sinifta 4 ders din dersine gerek yok derdim. Ayni sekilde 4 ders bilişime de gerek yok. Biz başkasinin hakkina goz koymuyoruz, bizden alinip baskalarina verilen hakkı geri istiyoruz.
hocam sanki 7-8de bilişim dersi zorunluymuş da din dersi ve türevlerine verilmiş gibi yazmışsınız. Zorunlu muydu 7-8de dersler, seçmeli miydi? Ben seçmeli diye biliyorum. Yanlışsam düzeltin. Aklı başında olan ve biraz da ehl-i sünnete önem veren biri din dersi hocalarının özellikle ilahiyat kökenli hocaların önemli bir kısmının mezhepsizlere ses çıkarmadığını bilir. O yüzden de seçmeli din dersini çocuğuna seçtirmez. Kulaklarımla duydum, din öğretmeni Hazreti Adem'in ilk insan olmadığına inandığını, ondan önce de insanların olduğunu başka bir öğretmenle sohbet esnasında konuşabiliyor. Bu insandan benim çocuğum hangi dini öğrenecek?
 
Geri
Üst